hanettir/ nankörlüktür sevdaların en büyük mezarlığı
Ve gözlerin geliyor aklıma
Mevsimsiz kara kış soğukluğunda içimi üşütüp titreten
Gözlerin hani öyle umarsız
Dikilmiş toprağıma bilenmiş bıçak yüzü
Ayrılık gelmiş çoktan v/akitsiz kapıya
Hani bırakmış her şeyi sessiz oluruna
Bir mezar taşı sanki
Üzerinde adım ha var ha yok belli belirsiz
Gitmek dediğin nereye g/öçün ardı yine y/ol
Çocuk saflığında yetimiz deşilmiş içimiz
Acımız bağrımızda kirletmeden tertemiz
Harmanız
Akşamız
Silah çatmışız sevdamıza
Bir yanım teslim
Diğer yanım kacak yağmurda yaşta isyan
Kurşun kurşun dolar günün sen yüzü
Dolar
Yalnızlığının namlusuna bitmemiş çilem
Gün batımı kızıllığında tetiği düşer şakaklarımdan
Yine bize dâr bu sevmeler
Yine bize âr bu sorgusuz ölmeler
Kavuşmak ki kan uykusunda bir rüya
Kış kıyamet can pazarı
İhanet kokuyor kalabalık sokaklar
Devrilmiş bir yanım
Umutsuzca insan arıyor hala yaralı canım
Yapayalnızız
Koynumda beslenirken acım içim ateş dışım cehennem
Ağıtlara dökmüşüm efkarımı
Kan sızan yüreğimin yarasından
Hep özlemiş
Hiç yaşamamışım
Saçılmışım
En hırçın yanımdan türkü türkü hasret kokan
Nakış nakış işlenmişim hasret kokulu mendillere
Gün gelir sen yoksun
Vuslat uzak her yanım sana düşen uçurum
Vurulmuştum yine böyle bir aksam üstü
Tenimden parça parça bölünerek
İhanettir/ nankörlüktür sevdaların en büyük mezarlığı
Ve gözlerin geliyor aklıma
Gözlerin
Şahin Sevim