Şiir Defteri

FESİH KARARI VE SONRASI GELİŞMELER

Yazan: öğretmen
27.05.2025 / 02:35
68 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
FESİH KARARI VE SONRASI GELİŞMELER Uzun süreden beri Türkiye'nin gündemini belirleyen ve herkesin merakla beklediği PKK'nin silahları bırakma ve kendini fesih etme kararı nihayet açıklandı. Konuya başlarken sürecin daha iyi anlaşılması için, PKK kuruluşuyla bakmak gerekir. PKK Ankara'da ''Apocu'' olarak tanınan, solcu ve Kürt öğrencilerin temelini attığı PKK (Kürdistan İşçi Partisi) hareketi, 27 Kasım 1978'de Diyarbakır'ın Lice İlçesinin Fis Köyü'nde kuruluş kongresini gerçekleştirdi. Kongreye ilk oluşumdan beri Öcalan ile beraber hareket eden 21 kişi katıldı. Kuruluş kongresine katılanların birçoğu 1979 yılında tutuklandı. Örgütün kurucuları, cezaevinde başlatılan ölüm orucunda yedi kişi yaşamını kaybetti. Arkasından Diyarbakır cezaevinde uygulanan vahşete karşı, 4 PKK'li genç üzerlerine benzin dökerek yaşamlarına son verdi. Bu ve benzeri İşkence ve kötü muamele uygulamalarıyla kötü bir şöhrete erişen Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde yaşananlar örgüt için önemli kilometre taşı oldu. Bu dönemde yakalanmayan Öcalan1979 yılında Suriye'ye geçti. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra PKK'nın Lübnan'ın kontrolündeki Bekaa Vadisi'nde varlığı güçlendi, buraya giden PKK'lıların sayısı arttı. PKK kadroları Bekaa Vadisi'nde Filistinli gerillalardan ideolojik ve silahlı eğitim almaya başladı. Abdullah Öcalan 1984'te örgütün "uzun süreli halk savaşı" ilan ettiğini açıkladı. Siirt'in Eruh, Şırnak, Pervari bölgesi ile Hakkari'nin Çukurca ilçesinde 15 Ağustos 1984 tarihinde eş zamanlı yapılan saldırılarla PKK Türkiye'de askeri noktaları ilk kez hedef aldı. Örgüt böylece Türkiye'ye karşı silahlı mücadelesini başlatmış oldu. PKK geçmişi ve kuruluşuna kısa vurgudan sonra şimdi çeşitli dönemlerde çeşitli şekillerde ifade edilen barış süreçlerine bakalım: İlk barış süreci;1993'te Cumhurbaşkanı Turgut Özal da "şiddet yoluna karşı" barış için girişimler başlattı. Bunun üzerine Abdullah Öcalan, 20 Mart 1993'te ateşkes ilan etti. Özal'ın şaibeli ölümüyle süreç tamamlanamadı. PKK militanlarının, 24 Mayıs 1993'te Elazığ-Bingöl karayolunu kesip otobüsteki terhis olan silahsız 33 askeri kurşuna dizerek öldürmesi, örgütün en büyük saldırılarından biri oldu. Bu saldırı ile ateşkes de sona erdi. İkinci barış süreci; 6 yıl sonra ikinci ateşkesi 1999 yılında tek taraflı ilan etti, 2002'de silahlı güçlerini Türkiye'den çekmeye başladı. On yıl sonra Üçüncü barış süreci; 2012'de, Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerin ardından, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan bu kez "çözüm süreci" adı verilen bir girişimin başladığını duyurdu. 21 Mart 2013'te Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında Abdullah Öcalan'ın mektubu okundu ve PKK'dan silahlı militanların güçlerini sınır dışına çıkarması istendi. 21 Mart 2015 Diyarbakır Nevruzunda yeni bir mektup gönderen Abdullah Öcalan, PKK'ya silahsızlanma için yeni bir çağrı yaptı ve İzleme heyeti ve Hakikat ve Yüzleşme komisyonun kurulmasıyla PKK'nın kongresini gerçekleştirebileceğini açıkladı. PKK 22 Temmuz'da Urfa'nın Ceylanpınar ilçesinde iki polis memurunun evlerinde öldürülmesiyle çözüm süreci fiilen sona erdi. Sonradan yapılan açıklamada Öcalan, bu eylemi PKK'nin yapmadığını söyledi. Dördüncü barış süreci; ?'Terörsüz Türkiye'' ismi farklı olsa da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 22 Ekim 2024'te yeni bir sürecin başlayacağı fitilini ateşledi. Bu açıklamalar sonrası konuyu uzatmamak adına çağrı sonrası gelişmeleri ana başlıklar halinde şöyle açıklanabilir; 1-15 Şubat 1999'da uluslararası bir operasyonla Nairobi'de tutuklanarak Türkiye'ye getirildiğini; 2-Adına ne denirse densin 22 Ekim 2024 yılında, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM'de DEM Parti grup toplantısında konuşması" şeklinde açıklamada bulunarak yeni sürecin başlayacağının ifade ettiğini; 3-27 Şubat'ta kamuoyuyla paylaşılan "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı"nda tüm gruplara silah bırakma ve PKK'ya kendini feshetme çağrısında bulunduğunu; 4- PKK, bu doğrultuda 1 Mart'tan itibaren ateşkes ilan ettiğini duyurduğunu; 5-Fesih ve silah bırakma kararı ulusal ve uluslar arası arenada ilgiyle karşılandığını; 6- DEM Parti İmralı Heyeti Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimindeki (IKBY) ve Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanı Mesud Barzani ile Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani ile bir araya geldiğini; 7- Siyası partiler arasında süreçle ilgili ziyaretler, liderler hakkında bilgi alışverişi yapıldığını; 8-1978'de kurulan PKK ile mücadele yarım asır devam ettiğini, resmi kaynaklara göre 40 binden fazla insan hayatını kaybetti. Binlercesi yaralandığını; 9- Birçok faili meçhul cinayetin ve insan hakları ihlallerinin yaşandığı bu dönemde, köyden kentlere yoğun bir Kürt göçü başladığını; 10- İmralı heyeti 10 Nisan'da Beştepe'de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğünü; 11-Heyetin siyası parti ziyaretlerinde çözüm olacaksa TBMM'de şeffaf şeklinde tartışmanın tartışıp karara bağlamanın gerektiğini; 12-Çözüm sürecini hukuk zeminde yasal güvencelere alınmasının gerektiğini; 13-Bu süreç.. hem iktidar.. hem PKK ve lideri Öcalan için.. büyük bir samimiyet testi ve güven sınavı niteliğini taşıdığını; 14-Sorunu Türkiye olarak çözülmezse, BOP (Büyük Ortadoğu Projesi)'nin gereği başka güçlere bırakılacağını; 15-Süreç başarıyla tamamlanırsa, kazananın sadece Türkiye değil, Suriye, Irak ve İran gibi komşu ülkelerinin de barış ve istikranın gelebileceğini; 16- Ve İmralı heyetinde yer alan Sırrı Süreyya Önder, 3 Mayıs'ta hayatını kaybetmesi barış adına büyük kayıp olduğunu düşünüyorum.
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Dilara58
  • Sedatyasar
  • imbat12
  • Cerenbicer
  • Kalbinizinsesi
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir