Şiir Defteri

Şubat Soğuğu

Yazan: emergency_06691
10.02.2015 / 23:47
1299 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
ŞUBAT SOĞUĞU Yıkıntılar arasında geçmez bir ömür demiştin bana. Her yanını sarmış hatıralarından beni göremiyorsun, kendimi gösteremiyorum sana. Sen virane şehrinde yaşamayı seviyorsun ve sanki oranın dışında aldığın nefes sana yaşamı vermeyeceğini sanıyorsun demiştin. Ne çok haklıymışsın Süheyla. Şimdi bunları neden mi yazıyorum sana. Bende bilmiyorum. Belki de bazı şeylerin farkına vardım sanırım. Geç oldu biraz evet. Beni yine böyle bir şubat soğuğu bırakıp gitmiştin. O zaman anlamamıştım gidişinin soğuğunu, şimdi içim ürperince anladım. Şu an kim bilir neredesin kiminlesin? Sahi buradan seslensem sesime gelir misin? Yalnızlık en çok insanı soğukta vuruyormuş. Dört yanın çevrili olmasına rağmen, rüzgar içine içine esiyormuş. Ne çok sevmişsin beni. Şimdilerde bunu daha iyi anlıyorum. Sahi beni senin gibi bir seven daha bulabilir miyim? Işte bunu pek sanmıyorum. Artık aşkta aramıyorum, sevgi de. Çünkü kim gelirse gelsin mutlu olamayacağımı biliyorum. Ben mutluluğu sen giderken cebinde unutmuşum ve seni de mutluluğu da bir daha ne arayıp ne sormuşum. Beyhude dolanmışım senden sonra caddelerde sokaklarda. Neyi aradığımı, bazende adımı unutmuşum. Aslında ben seni senden sonra bulmuşum. Işte bu yüzden geç kalmaz mı aşıklar, kıymete binmez mi aşklar? Her zaman yitirilince anlaşılıyor, değerler kaçırılan pişmanlıklar. Şubatın en kötü yanı da, penceremdeki uğultu sesi. Seni her gece hatırlatan bana o ses. Bu sesten korkardın hatırlar mısın, şimşektende korktuğun gibi. Ne zaman yağmur yağsa senli yanlara, ya yanıma gelir ya da arardın, koru beni sesinle ya da sar beni ellerinle derdin. Işte bu uğultulu gecelerde de iyice sarılırdın bana, bir çocuk edasıyla. Burnun yorganın üzerinde buz tutardı üşüdüğünü o zaman anlardım. Ellerinin soğuğu değil burnunun soğuğuna bakardım. Sahi bunları şimdilerde de hatırlıyor musun? Hala burnun üşüdüğünde ben geliyor muyum aklına. Şimdilerde de sesimden bir lokma almak istiyor musun? Duyuyor musun bu uzak diyarlardan sessizliğimin çığlığını. Duysan ne çare ki.. giden gemiler bir daha dönmezmiş geride kalan limanlara, ve duydum senin gemin yanaşmış başka duraklara. Olsun ben zaten dedim ya aşk ya da sevgi değil istediğim artık. Mutluluk desen onunla en son sende kaldık. Şimdilerde sadece uzun uzun mektuplar yazıyorum sana, bilmem bu kaçıncı mektup yüreğimdeki yangınlara. Ve bunlar bir gün ulaşacak olursa sana. Işte o zaman sadece kokumu hatırla. Yaşayamadıklarımız için asla kızma bana. Ve her gün batımında beni hatırla. Çünkü sen öyle bir anda çıkıp gelmiştin bana, gönlü yüzünden güzel, gözleri kapkara esmer.. O. Burak YILMAZ
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • VEJETARYEN1978
  • Serdar150
  • yunuskivanc
  • Adıyaman
  • Şiirlik
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir