Şiir Defteri

ÖNCESİ VE SONRASI İLE 12 EYLÜL

Yazan: öğretmen
22.09.2025 / 22:56
51 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
1. Giriş Siyasal tarih literatüründe ?darbe?, mevcut hükümetin küçük bir grup tarafından ani ve çoğu kez şiddet içeren yöntemlerle devrilmesi olarak tanımlanır. Bu yönüyle darbe, meşruiyetini anayasadan ve halkın iradesinden almayan, siyasal iktidarı zor yoluyla ele geçirme girişimidir. Türkiye'de darbeler, resmî söylemde genellikle ?ülke bütünlüğünü korumak, millî birlik ve beraberliği sağlamak, iç savaşı önlemek ve devlet otoritesini yeniden tesis etmek? gibi gerekçelerle açıklanmıştır. Ancak tarihsel veriler, darbelerin siyasal, toplumsal ve ideolojik boyutlarının bu gerekçelerin ötesinde olduğunu göstermektedir. 2. Darbelerin Ortaya Çıkış Koşulları Bir darbenin gerçekleştirilebilmesi için genellikle üç temel koşul gözlemlenir: 1. Siyasal kutuplaşma ve istikrarsızlık: Hükümetlerin karar alma süreçlerinin tıkanması, yönetim krizleri. 2. Toplumsal gerilim ve şiddet ortamı: Terör olayları, sokak çatışmaları, ekonomik sıkıntılar. 3. Askerî vesayetin kurumsal gücü: Ordu içerisindeki hiyerarşik yapı ve siyasete müdahale kapasitesi. Türkiye'nin çok partili hayata geçişinden itibaren bu koşullar çeşitli biçimlerde üretilmiş, darbelerin ?zemini? olgunlaştırılmıştır. 3. Türkiye'de Darbeler Kronolojisi 1. 27 Mayıs 1960 Darbesi Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk askerî darbesidir. Demokrat Parti iktidarına karşı gerçekleştirilen bu darbe sonucunda Cumhurbaşkanı Celâl Bayar, Başbakan Adnan Menderes ve çok sayıda milletvekili tutuklanmış, Yassıada Yargılamaları sonunda Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu idam edilmiştir. 1961 Anayasası ile askerî vesayet kurumsallaşmış, siyasal sistem ?vesayet-demokrasi dengesi? üzerine inşa edilmiştir. 2. 12 Mart 1971 Muhtırası Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve kuvvet komutanlarının imzasıyla hükümete verilen muhtıra sonucunda Süleyman Demirel başbakanlıktan istifa etmek zorunda kalmıştır. Parlamenter sistem görünüşte devam etse de siyaset üzerinde askerî baskı artmış, temel hak ve özgürlüklerde kısıtlamalara gidilmiştir. 3. 12 Eylül 1980 Darbesi Türkiye'nin en kapsamlı askerî darbesidir. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren önderliğinde gerçekleştirilen darbe ile: Siyasi partiler feshedilmiş, liderler gözetim altına alınmıştır. 1961 Anayasası askıya alınmış, ardından hazırlanan 1982 Anayasası ile vesayetçi düzen daha da pekiştirilmiştir. Resmî rakamlara göre: 650.000 kişi gözaltına alınmış, 230.000 kişi askerî mahkemelerde yargılanmış, 48 kişi idam edilmiş, Cezaevlerinde en az 171 kişi işkence sonucu yaşamını yitirmiş, 1.683.000 kişi fişlenmiştir. Bu yönüyle 12 Eylül, yalnızca bir iktidar değişimi değil, toplumsal hafızada derin travmalar yaratan bir rejim dönüşümü olmuştur. 4. 12 Eylül'ün Siyasal ve Toplumsal Sonuçları 12 Eylül darbesi, Türkiye'de demokratik kurumların işleyişini köklü biçimde değiştirmiştir. Siyasal Alan: Partiler kapatılmış, siyasetçilerin faaliyetleri yasaklanmış, siyasal temsil daraltılmıştır. Toplumsal Alan: Sendikalar, dernekler ve sivil toplum kuruluşları baskı altına alınmış, toplumsal muhalefet susturulmuştur. Hukuk ve Anayasa: 1982 Anayasası ile yürütme yetkileri güçlendirilmiş, bireysel hak ve özgürlükler ciddi biçimde sınırlandırılmıştır. Kültürel Etki: Toplumda korku, apolitikleşme ve otosansür yaygınlaşmıştır. 5. 12 Eylül'ün Günümüze Yansımaları Aradan 45 yıl geçmiş olmasına rağmen 12 Eylül rejiminin kurumsal ve zihinsel mirası sürmektedir. 1982 Anayasası hâlen yürürlüktedir ve demokratikleşme sürecinin önünde engel oluşturmaktadır. Devletin tekçi, merkeziyetçi ve baskıcı yapısı, darbe sonrası inşa edilen bu düzenin sürekliliğini göstermektedir. 6. Sonuç 12 Eylül, yalnızca bir askerî müdahale değil, Türkiye'nin siyasal ve toplumsal yapısını yeniden şekillendiren bir kırılma noktasıdır. Demokratikleşme süreci açısından geçmişle yüzleşmek, darbelerle hesaplaşmak ve evrensel insan haklarına dayalı yeni bir anayasal düzen kurmak zorunluluktur. Aksi hâlde, 12 Eylül'ün gölgesi, farklı biçimlerde siyasal hayat üzerinde varlığını sürdürmeye devam edecektir. Yıl 2025 12 Eylül darbesinin üzerinden tam 45 yıl geçti, ama 12 Eylül darbe rejimi hâlâ sürüyor. Nasıl mı? Tekçi, baskıcı ve darbeci. Son olarak 12 Eylül'ü anlatan şiirimi sunuyorum. UNUTMA OĞUL Sen sen ol Dediklerimi unutma oğul Mevsimlerden Bir sonbahar mevsimi Aylardan eylül on ikisiydi Gece zifiri Gece sessiz Yaprak dökümü habercisiydi Şafak vakti Rap-rap posta sesleri Radyo Televizyonlardan Okundu ferman bildirileri ** Sen sen ol Her şeye kanma oğul Bakma öyle Bayrak Ezan Vatan yalanlarına Kutsal değerler Kalkan ettiler oyunlarına Başlarında Bol apoletli bir paşa Yanında generalleri Birlikte Katlettiler demokrasiyi *** Her taraf zindana çevrildi Zülüm dört yanda kol gezerdi Darağacı İşkence birbirini izledi Biri sağdan Diğeri soldan Halkalı urganlarla Sehpalara çekildi Sözüm sana ey oğul Zulme boyun eğme Olma birine köle kul Sen sen ol Oku ara hak yolu bul **** Oğuzların dolmasını Boğazın tıkanmasın Akmasın gözyaşların oğul Sen sen ol Böyle gelmiş Böyle gidecek deme Umut İlaç Umut insanların gülüşünde Elbette gün gelecek Devran dönecek İster gülsün İster köpürsün efendiler Hesap verecekler birer-birer Muzaffer KALABA
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • birmecnun
  • biravare
  • e_sen
  • Ebrar
  • komikbıyıklıadam
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir