Ay ile güneşi ayıran zamana inat,
Sensizliğin ateşinde her kavruluşum,
Seni, senden bihaber sevişimin damgası oldu.
Zalimliğin ortasında yetişen her beyaz gül,
Sensizliğimin acıtan yalnızlığında kırıldı.
Yalnızlığın umut veren mısralarını,
Son kez çığlıklarla beraber seslendirirken bedenim.
Rüyalarda bile görmezken gözlerine hasret sevgiliyi,
Aşkın umut veren çaresizliğine aldanan yüreğim,
Haykırışlarla beraber yine seni istedi.
Umutsuz aşkımın son bestesi oldu bu,
Bu ölümsüzlüğe yaraşan kaftan,
Bu yalnızlığın kollarında zalim zincir,
Zemheri de kalan hikayatların son güftesi!...
SEYRANİ