Bu gece karanlıktan kaçıyorum yine.
Gözlerimi kamaştıran o aydınlık nerede?
Duygulara gem vurmak ve seni düşünmeden nefes almak çok zor sevgili!
Tut ki seni almışlar benden, kaf dağının arkasına saklamışlar.
Ve beni yerin bin kat altına hapsetmişler
Kollarımda kırılmaz prangalar, yani güneşimi çalıp karanlığın kollarına bırakmışlar.
Biçare gönlüm; kör olmuş ağlamaktan gözlerim!
Ama yine de kurtulmak için tek bir sebebim var sevgilim.
İsmiyle bütünleşmiş aşk İMKÂNSIZ.
Yani imkânsıza yakın olan hedef yani EMEL…
İşte bu imkânsızlıklar içinde imkânım sen olmalısın,
Kaf dağının ardından yüreğinle bana gel demelisin ki!
Kırayım zincirleri kaçayım bu karanlık dehlizden.
Sana koşayım, güneşe aydınlığa kanat çırpan bir kuş olayım o anda.
Kaf dağının ardını bilen…
Gözlerin için geleyim, o yeşilin en güzel tonu!
Güzel sözlerini, sesini duymak için patlasın küçük kalbim,
Kanatlarım kırılsın ama ben uçayım.
Bu öyle bir ses ki melekler kıskanmak ta her kelimesinde
Ve gül yüzün;
Güllerin yanında soluk kaldığı yüzün ki!
Güller senin yanında açmaktan utanç duymalı…
Hayal et ki bir gül bahçesindesin, beyaz güller her tarafta.
O narin ellerinle dokunuyorsun ve güller güzel kokularını senin teninden çalıyorlar.
Bülbüller en güzel aşk bestelerine başlıyor o anda,
Dünyadaki en zor, en büyük ve en güzel aşkın bestesini benden çalıyorlar,
Sana vermek için..!
Tek bir eksik güneşin olmadığı çarpıyor o anda gözüme.
Gerek olmandı anlıyorum; nur teninde…
Güneşe gerek kalmıyor aydınlığın yetiyor çünkü!
Saçların beyaz elbise üzerinde ne kadar güzel duruyor bak.
Tebessüm yetiyor gamzelerinin ortaya çıkması için,
Sanki dünyanın en tatlı anları o minik çukurlara yuvalanmış.
Ve ey sevgili kaf dağı ardına saklanmış sevgili!
Ne zaman gel diyeceksin, ne zaman bitecek bu sürgün.
Bu hasretle nereye kadar…
SEYRANİ
tug_sad
01.06.2007 / 01:06
bnede varım bu dünyada ve aranıza katılmak tekrar cok güzel selam size gönül ehliler
tug_sad
01.06.2007 / 01:06
ayşe
01.06.2007 / 15:10