Şiir Defteri

HOLLANDA VEE TÜRKİYE ME DÖNÜŞ

Yazan: bilgisayarım
13.06.2008 / 18:41
1150 kez görüntülendi
2 yorum yapıldı
16 05 2008 Cuma Almanya köln geride bıraktık ve saat 14 55 de Hollanda ya vardık yağmur hala devam ediyordu Hollanda sulardan kazanılmış topraklar anlamına geliyor laleleri yeldeğirmenleri çeşit çeşit peynirleriyle tanınır.Amsterdamın kanallarını gezmek ayrı bir keyif HollandA AB ye üye ve ekonomik bakından güçlü bir ülke süt üretimi çok fazla rehberimiz anlattı öyleki tüketemiyorlar bu nedenle ziyan olmasın diye samanlara karıştırıp tekrar hayvanlara yediriyorlarmış günde ortalama otuz litre süt veriyormuş birtek inek Hollandalılar beş çayında biz simit ve kurabiye yerken onlarda hardallı çörek yerler ve ikram ederlermiş Dam anlamı yerleşim birimi demek tamamen özgür bir ülke uyuşturucu açıkca herşey serbest inanırmısınız meydanda açık tuvaletler bile vardı ve gayet doğal onlar için kırmızı fener sokağını gezdik vitrinlerde manken gibi bikinili kızlar vardı Genellikle barlarda uyuşturucu satılıp içiliyormuş. Hallanda nın eskiden elle yapılan tahta ayakkabıları ilgimi çekti şimdi teknolojiye dayalı hazır yapılıyormuş gerçekten güler yüzlü insanlar hiçbir şeyi kendilerine dert etmiyorlar Şehir turunda üstü açılır kapanır stadyumunu gördüm yaşlısı genci bisiklet kullanıyor kaldırımın bir tarafı boş ve burası bisiklet yolu olarak kullanılıyor Opera binasını müzesini gördük otobüsle gezerken rehberimiz anlattı burada yaşayan Türk vatandaşlar ibadet etmek için cami bulamamış ve para toplayıp bir kiliseyi satın alıp camiye çevirmişler Amsterdam onbirmilyon kazıkla inşa edilmiş bir şehir Biz dinlenirken bir masanın etrafında gençler oturmuş bira içiyordu ve alt kısmında bulunan pedal ları çeviriyodu hepsi birden yani bir yandan da dolaşıyorlardı saat 19 30 otelimize yerleşmek üzere yola koyulduk beş yıldızlı harika manzaralı radossa otel di 17 05 2008 cumartesi Sabah güzel bir kahvaltıdan sonra gezimiz başladı . Hollanda anayasal monarşiyle yönetiliyormuş hükümet ve kraliçe the hague de ikamet edşyormuş başşehir amsterdam da değil iki km lik tünelden geçtik üstünde gemi biçiminde yapı vardı kaptan nemo binasıymış binalar yerden kazanılacak şekilde yapılmış hem toprak çok az hep su çünkü van gogh evi ve müzesini rembrand müzesi anne frank evini geçerken gördük marken e doğru yol aldık yaklaşık amsterdam dan 30 35 dakika sürdü buranın insanları balıkçılıkla geçiniyormuş yol boyunca iki taraf ta deniz vardı ilginçti giderken sol taraf tan kuzey denizini seyrettim marken de evler tuğla binalar ahşap olarak yapılanmıştı hep villa tipi bahçeleri çiçeklerle süslüydü son derece bakımlıydı insanlar stres yaşamıyor ömürleri uzun kanca vardı çatılarında okuldan mezun olunca çamta asarlar mış veya başka güzel bir şey olunca başka bir sembolik eşya asarlarmış Daha sonra volendam a gelddik gene evler iki ikibuçuk katlı ve bahçe içindeydi avrupada geleneksel olarak en güzel bahçesi olan üç evi seçer ödül verilirmiş Öyle hoşuma gittiki evlerin pencereleri büyük iki yanı süslü perde ve ortasında renk renk canlı saksı çiçekleri vardı Alışveriş yerlerini gezdik on dakika kadar Hollanda belgeselini izledik onikiye çeyrek kala tekrar yola koyulduk Evet Rotterdam en önemli ticeret limanıymış girişte Türk bayrağıyla karşılaşınca tatlı bir heyacan sardı içimi Türk ticeret ateşeliğiydi gördüğüm sonra şehrin televizyon kanallarının binaları ve antenleri vardı bol bol resim çektik asma köprüden geçtik çıkışta küp şekinde birbirine bağlı yamuk binalar olan bir yapı ilgimizi çekti zemin düz masalarda eğriymiş delf 2 bölgesine girdik en eski ticaret şirketinin adıymış 17 . yüzyılın günümüze kadar kalan yapılar vardı ayaküstü öğlen yemeği yedik kızarmış balık ekmek alışveriş yaptık bir de pazarını dolaştık karnıbahar ananas patlıcan salatalıklar çok büyüktü satıcılar bizim pazarcılar gibi satmak için bağırıyorlardı Amterdam da gezdiğimiz müze muhteşemdi yağlı boya tablolarvardı yukarı çıktığımda şaşkınlıktan dona kaldım sanki üç boyutlu bir görüntü panaromik tabloların hepsi evler tahta ayakkabı atlılar birleştirilmiş aklıma gelmişken söylüyeyim bizim istanbul harbiye askeri müzesindede fatih sultan mehmet i anlatan bu görüntünün minyatürü varmış ben en kısa zamanda gidip görmek istiyorum Sonra Maturadam burada bizim istanbul sütlüce deki miniatürk gibi eserlerin maketi yapılmış girişte bir erkek suyu eliyle kapatmış efsaneye göre h Hollanda çok büyük felaket yaşamış sular altında kalmış bu kişi parmağınla suyu kesmiş 18 05 2008 hava alanı otelimize çok yakındı kontrollerden geçtikten sonra uçağımıza bindik Türk hava yolları ekibi gerçekten güleryüzlü ve nazikti havalandıktan sonra bize özel hazırlanmış Türk bayrağı olan fındık diyarı Türkiye yazan fındık ikram ettiler sonra içecek ve arkasından soslu tavuk salata pilav ve içecek ve güzel yurduma dönmekten öyle mutluydum ki anlatamam Hollanda doğal güzellik bakımından görülecek bir ülke ama özgürlük nasıl özgürlükse... bana ters geldi açık söylemem geerkirse sevgilerimle herşey gönlünüzce olsun {s:015}{s:026}{s:015}
Düzenleme:13.06.2008 / 19:46

Fıratın-Hüznü


13.06.2008 / 19:24
New York A.B.D için neyse Köln de Almany için odur. Her cins insan bulunur. Açık pazar gibi bir şey. Üste para verirlerse belki yeniden giderim oralara. Size ilginç gelmesi gayet normal. {s:020}

ayşe


14.06.2008 / 00:36
çok güzel bir gezi çok güzel bir anı olarak kalacak sende nasıl olursa nasıl geçti ise güzeldir mutlaka yaradanım nice güzel geziler göstesin temennim canım yazın çok güzeldi bizleride gezdirdi {s:026}{s:026}{s:015}
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • omerfaruksirin
  • ademtok
  • mimu
  • kartanesimKar
  • Ebuelfiya

Bağlı Üyeler

  • Turkaydini16:31
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir