Şiir Defteri

Kanadı Kırık Güvercinler

Yazan: bkale007
12.07.2013 / 14:08
2080 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Henüz yola çıkmaya hazır değilim, Gözlerim görmeye hazır değil, Süslü vitrinlerdeki kirli elleri… Korkuyorum, Ayaklarım gitmek istemiyor daha ileri… Yuvarlak masalarından Korkuyorum, Adalet dağıtır gibi görünüyorlar Çocuklara, Defalarca sularda Boğuyorlar, Onlara Kıyıyorlar oysa… Anneler, Kaç bin yıllardan beri, Gözlerinden eksilmeden ümitleri Ve artarak özlemleri, Bekliyorlar bir anne sabrıyla, Bir merhamet sahibi Bulacak diye, Sepetlere koydukları masum bebekleri… Masmavi Tertemiz bir gökyüzü, Ulu dağlar esintisi, Sarı, beyaz çiçekler, Mesela çiğdemler, Gecelerin yanıp sönen yıldızları, Bir de nurlu ayları, Çocukların masalları, Masallarında uçan halıları, Yakar topları Neşeyle oynadıkları… Beyaz sayfaları defterlerin, Kitapların Altı çizilmiş bölümleri, Gökkuşağının baskın renkleri Zalimlerin vicdanlarının huzura ermesine feda ediliyor gibi… Yine kardeş gibiler, Gülüyorlar beraber, Modern paylaşımların Keyifli hali üzereler… Altın tepsiler içinde, Kara bir geceye doğru sürüklüyorlar Oysa geleceği… Büyük bir aymazlıkla Kutsuyorlar kıyımlarını… Sonra da Deniz kıyılarında yıkıyorlar, Kanlı ayaklarını… Korkuyorum, Oysa korku nedir bilmem ki ben, Yüreklerinde saklı nefretten korkuyorum, Gözlerinde görünmeyen… Korkuyorum, En güzel resimleri çizmelerinden Kanlı elleriyle… Korkuyorum, Doymak bilmeyen iştahlarından Dişleri takma olsa bile… Bu; Tahammülsüzlük, Açlıktan değil, Yokluktan değil… Bu; Mutluluğuna kast etmek insanlığın, Paylaşmaktan ya da paylaşmamaktan değil, Mirasıdır eski asırlardan tevarüs düşmanlığın… Biliyorum; Bir yol var Bir olmanın bir kalmanın bir yolu var, Nefretin, öfkenin uzağında bir yol, Kanın, gözyaşının yanına yaklaşmadığı, Sevginin yerini kinin almadığı, Sevginin yerine öcün konmadığı… Biliyorum; Ellerinde silahların ağırlığı olmadığı, Barutun kokusunun bulunmadığı, Çocukların oyun zamanlarında, Üstlerini tozun toprağın batırdığı zamanlardan kalma bir yol var… Biliyorum; Geceler bitecek sabah olunca, Öfkeler dinecek sevgi selinde… Çiçekler açacak dağlarda, Baharlar olacak yollarda… Biliyorum; Bir gün bırakılacak tüm ağırlıklar da, Yürekten başka yük taşınmayacak omuzlarda… Oysa Sen bilmiyorsun Gökyüzünün rengini, Saçların dökülüyor gözlerinin önüne, Bir adımlık bir dünyada yaşıyorsun… Ufukları ellere bırakmışsın bütünüyle Çiçeklerin kokusunu almıyorsun, Niçin bu kâbuslardan uyanmıyorsun… Niçin, Ellerinde barut kokusuyla Kınalı kuzuların ardındasın, Saçlarına taç yapsın diye Sevdiğine çiçek toplamak varken… Kopamıyorsun neden Elleriyle karanlığı besleyenlerden… Burhan Kale
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • VEJETARYEN1978
  • Serdar150
  • yunuskivanc
  • Adıyaman
  • Şiirlik

Bağlı Üyeler

  • Serdaryusuf09:53
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir