Şiir Defteri

İSLAM VE KANDİLLER

Yazan: nesligül
25.06.2009 / 11:47
2530 kez görüntülendi
6 yorum yapıldı
Kandil, ağzı oldukça küçük, yayvan ve yuvarlak bir kap biçiminde olan, içinde sıvı bir yağ ile fitil bulunan tarihi bir aydınlanma aracıdır. Kandilin kullanışı mumdan da eskidir. Antik çağlardan kalmış eşyalar arasında, kazılarda en çok rastlanılan kandildir. İlk zamanlarda kandilde yağ olarak kötü cins zeytinyağı kullanılırdı. Kandil önceleri aydınlatma amacıyla evlerde kullanılırken sonradan dini inançlar nedeniyle, tapınaklarda, mezarlarda hatta kutsal kabul edilen ağaçların dallarında sürekli yakılır oldu. Kandil ışığı insanlar için ruhani bir anlam taşıyordu. Hayatı temsil ediyordu. Kandilin yağının tükenmesi, ışığının sönmesi, ölüm anlamına geliyordu. Müslümanların kutsal saydıkları beş geceye ‘kandil geceleri’ adı verilmesinin de kandilin ruhani kimliği ile ilişkisi vardır. Aslında kandil kelimesini sadece Türkler kullanırlar. Araplar gece anlamına gelen ‘leyl’ sözcüğünü (’leyle-i Regaip’ gibi) kullanırlar. Zaten kandil geceleri inanışı Arap toplumlarında başlamış olsa da gelenek haline getirilmesi ve çeşitli adetlerin ilave edilerek zenginleştirilmesi Türklerin sayesinde olmuştur. Türkler kandil gecelerine ibadet dışında birçok sosyal aktivite de getirmişlerdir. Parmak kalınlığında susamlı ve susamsız yapılan kandil simitleri, komşulara lokma, helva ve şerbet dağıtma, büyükleri arayarak kandillerini kutlama gibi gelenekler bunlardan bazılarıdır. Elektriğin olmadığı devirlerde cami minareleri arasına gerilen iplere tutturulmuş kandillerle yazı ve süsleme yapmak, yani mahya kurmak da yine Türklere mahsustur. Kandil adetleri arasında en etkileyici olanı, hatta yeni nesillerin adını bile duymadıkları kandil uçurma gösterisidir. Kandil gecelerinde yapılan bu gösteride minareye çıkan bir kişi şerefeden yere doğru bağlanmış bir ip üzerinde kandilleri kaydırırdı. Birbiri ardına kayan kandiller yıldız kaymasına benzer bir görüntü oluşturur, bu görüntü halk tarafından ilgiyle izlenirdi. Kadir, Regaip, Miraç, Berat ve Mevlit adını alan bu kutsal gecelerden; ‘Regaip’, Hz. Muhammed’in ana rahmine düşüşü, ‘Miraç’, gökyüzüne yükselmesi, ‘Berat’, günahların affedilmesi, ‘Kadir’ Kuran’ın ilk ayetinin indirilmesi, ‘Mevlit’ ise Hz. Muhammed’in doğum günü olarak kutlanır. Regaib kandili ile kutsal üç aylara girilir. Bu kutsal aylar Recep, Şaban ve Ramazan'dır. Recep Allahın ayı, Şaban peygamberin ayı, Ramazan kulların ayı olarak söylene gelmiştir. Kadir gecesini diğerlerinden ayıran çok önemli bir özelliği vardır. Kur’an’da sadece Kadir gecesinin kutsallığından bahsedilir. Öbür kandil gecelerinden hiç bahsedilmez. Zaten İslam’a göre Allah’a ibadet için her gece ve zaman aynı kutsallıktadır. Aslında bilimsel dini kaynakların bir kısmını inceleyerek oluşturduğum yazım okunduğunda da görüleceği gibi, önemli olan çoğu sonradan cahil hacı, hocalar tarafından ortaya atılmış Kuran'da yer almayan günler ve gecelerin, ibadet için Allahın diğer gece ve günlerinden ayrıcalığı yoktur. Bu gün ve geceler toplumsal gelenek ve görenek özelliği taşımaktadırlar. Birbirimizin bu gün ve gecelerini kutlamak için, telefon hatlarını kilitleyeceğimize, daha hayırlı işler ve ibadetler yapmamız doğru olmaz mı? Temelde bütün dinler gibi iyi ahlak felsefesi olan yüce dinimizde böyle şatafatlı kutlamalara ve gösterişe izin verilmez. Tüm ibadetlerde alçak gönüllülük ve samimiyet esastır. HEPİNİZE İYİ AHLAKLI, İDEAL GÜNLER DİLEĞİYLE.,

braveheart


25.06.2009 / 16:14
NESLİGÜL HANIM SİZİNDE KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN...koskoca yazı yazmışsınız ama sonun iyi kandilller veya kutlama belirtmediniz..kandilller sadece telefonla muhabbet için olmadığı gibi,yaşlılarımızı hatırlamak,onların sesini,hal ve hatırını dinlmek için olduğunu da bilmeniz esastır..sizin uzaktaki bir akrabanızı bayramda aramayı düşünmüyorsanmız o sizin şatafata aykırı oluşunuzdandır..zira hatırlanmak,küçük olup yaşlıları aramak veya ziyaret etmek,büyük olup aranmak el öptürmek hatırlanmak bilmiyorum sizin için öylemi ama benim için büyük bir haz ve mutluluktur..kesinlikle lüks veya şatafat değil,aksine bu kutsal ve özel günlerin getirdiği nimetlerdir.. ''Regaib kandili ile kutsal üç aylara girilir. Bu kutsal aylar Recep, Şaban ve Ramazan'dır. Recep Allahın ayı, Şaban peygamberin ayı, Ramazan kulların ayı olarak söylene gelmiştir'' yukarıda alıntı yapmış olduğum yazınız gibi çok banal ve bayağılaşmış bir anlatım var,sizce bütün bunlar hurafelik mi?kısaca söylemek istediğiniz o mu?

ayşe


26.06.2009 / 03:44
hayırlı kandiller diyorum vardır bir h,kmetiki kandil denmiş hayırlı gün denmiş yaradanımın yarattığı her gün güzeldir ama nasıl cuma günü cuma gecesi ayrıcalık taşırsa kandillede öyle bence duaların daha çok kabul olduğu geceler var bunu böyle bilin saygılarımla

nesligül


26.06.2009 / 12:36
Evet, cahil hacı, hocanın uydurmaları, gerçek bilgiye dayanan dini kaynakları araştırırsanız. Dinde iyi ahlakın, önemli olduğunu görürsünüz. Yani senin anlaman için bir daha yazıyorum. Büyükler ve yaşlılar belli günlerde değil, her zaman aranmalıdır. Ayrıca, bayağı olan ve hakaret etmek dışında doğru bir düşünce üretemeyen sen oluyorsun.T erbiyesizlik etme., düşünceye saygılı olmasını öğren. Senin insan olabilmen için daha kırk fırın ekmek yemen gerekiyor. Dini iyi bilmek için, hacca gitmek yeterli olmuyor. Ayşe Hanım Hac sadece hali vaktı iyi olanlara farz olan bir ibadettir. Sizi din alimi yapmaz. Okuyun, okuyun.

isimsiz_


28.06.2009 / 12:16
nesligül acaba annenin, babanın veya sevdiğinin doğum günlerini veya özel günlerini niçin kutluyorsun.. onlarda sıradan bir gün değil mi.. peki o zaman kutladığınız doğum günleri veya özel günler neden diğer günlerden daha önemli geliyor size.. dini günlerinde mutlaka bir önemi olduğu için o günler özenle kutlanır önemle ibaet edilir.. cahil hacı hocaların getirdiği bir gelenektir diyorsun ama emin ol sen o hacı hacalardan daha cahilsin.. Allah ın kullarına daha yakın olduğu zamanlar vardır.. sabah namazı vya kandiller gibi. bu gibi özel günlerde Allah kullarına bağışlanma kapıları açar.. çünkü bu tür günler Allah ın kullarına fırsat tanıdığı günlerdir.. ne bir gelnek nede bir cahilliktir.. yazılarınıza saygılarımız var ama sakın bir daha dini bir konu üzerine cahillik falab diye yazmayın.. aksi takdirde yazılarınıza tepki olarak bende yazıya geçerim.. kimsenin inanışına cahillik demeye hakkınız yok eğer diyorsanız bu sizin cahilliğinizdir... cahillik yapmayın...

nesligül


29.06.2009 / 17:41
İsimsiz'e Ben çocuklarımın doğum günleri, kendi doğum günüm, evlenme yıldönümüm bunların hiçbirini kutlamam. Eşim ve ben bunların kapitalist sistemin tüccarlarının uydurduğu, ticari günler olduğunu düşünürüz. Bizim için sevdiklerimizin herzaman özel günüdür. Dini günlere gelince benim için kutsal kitabımızda yazan günlerin dışında kutsal gün falan yoktur. Dini referansım sadece kutsal kitaptır. Uyduruk ve ticari şeylerin üzerinde durmam. Sen, senin inancın ve ne yaptığın beni hiç ilgilendirmez. Ben sadece bilimsel gerçeği yazdım. Bu benim düşüncem, seni bağlamaz, bana ne, sen kendin ne istiyorsan yap. Başkalarının düşüncelerine saygı göstermesini öğren önce. İstediğin kadar yazabilirsin. Kalemini tutan yok. Hodri meydan. {s:024}
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Arzum
  • SiirDiyari61
  • Dilara58
  • Sedatyasar
  • imbat12
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir