Saat bilmem kaç? Gece yarısı bir vakit.Dolaşıyoruz karanlık sokaklarda, bir ben, bir de tek sadık dostum: gölgem . O da yoruldu belki benimle dolaşmaktan, belki de benim gibi birisinin gölgesi olmaktan. Bilemiyorum, belki de bilmek istemiyorum. Dolaşmaya devam ediyoruz, beraberce bilinmeyene....
Ortalık kapkaranlık, şiddetli bir gök gürültüsü ve ardından müthiş bir yağmur. Islanmamak istedim, sırf gölgemi ıslatmamak için, çünkü tek dostum "o"ydu. O da bırakırsa beni ne yapardım sonra. Islanmamak için koşturdum sağa sola. Neyse ki barakanın altına sığındık beraberce. Üşüdüğümü hissettim bir an. Ağzımdan çıkan sıcak nefesle ısıtmaya başladım ellerimi. Ve sonra anladım ki bu üşüme soğuktan değil "dostsuz" kalmaktanmış…
Fıratın-Hüznü
25.05.2007 / 19:57
usagi
25.05.2007 / 20:58