Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / YUNUS EMRE SUSKUNLUĞUNA HAYIR (DENEME)

Yazardan en yeniler

Acaba Yunus Emre'yi doğru, iyi, tam olarak anlıyor muyuz yoksa onda da ezbere mi yaşıyoruz? Bireysel yani, şahısına ait, şahısınla sınırlı bir konu olsa sus, tamam anlarım ancak ortada bir vatan, ülke, demokrasi, özgürlük, hukuk, adalet, ahlak, vicdan, edeb, insanlık, toplum, bilim konusu varsa susmak bilime de, bir bilim olan dine de aykırılıktır ve ihanettir bence. Yunus Emre demiş ki 'Edebim el vermez, edebsizlik edene, susmak en güzel cevap, edebi elden gidene.'.. Ne yani; Yunanlılar İzmir'i işgal etmiş, edebsizlik içindeler diye ses çıkarmayacak mısın? Yani ağızından lokmanı alsalar neyse ancak bu bir vatan millet konusu. Ne yani; birine zulüm, haksızlık, kötülük edilirken susacak mısın, edebsizler diye? Anlaşılıyor ki Yunus Emre'nin vatan, millet, ülke diye bir derdi yokmuş; konulara hep bireysel olarak yaklaşmış. Ve bu da felsefe, bilim, kitap okumak gibi özelliklerle arası pek iyi olmayanların ve sömürü düzenlerinin ve yandaşlarının pek hoşlarına gitmiş. Yani gözlerini yum, kulaklarını tıka ve çek git. Bu durum ne felsefeye ne bilime ne dine ne ahlaka ne vicdana ne akıla mantığa uygundur. Edebsizlik ya da yanlış ya da kötülük karşısında susulmaz, tepki gösterilir; felsefe, bilim, din, ahlak, vicdan bunu ister. Anlaşılıyor ki doğru diye sarılınmış herşeyi felsefe ile, bilim ile, akıl ile, mantık ile yeniden gözden geçirmek ve ezbere yaşamamak gerekiyor. Ve üstelik de 'Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır' hadisi de varken. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 9.2.17/09.03

YUNUS EMRE SUSKUNLUĞUNA HAYIR (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler