Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / TÜRKİYE'DE ÖNCE TÜRK SİNEMASI BOZULDU SAVIM (DENEME)

Yazardan en yeniler

Bence Türkiye toplumunu önce; meyhane, pavyon, açık saçık, edeb dışı giyimler, sarı saçlar, moda, sigara-içki içen kadınlar, fahişeler, dansözler, bikini ve sevişme sahneleri ile Türk Sineması yozlaştırdı yani Türkiye'de önce Türk Sineması bozuldu, yozlaşdı(yozlaştı). Bu sahnelerde yer alan kadınlar, genç kızlar bence Türk değildiler. Türk kadını günümüzde bile sinemada oynamak istemez; bırakın öyle edebdışı sahnelerde oynamayı, edebdışı giysiler giymeyi. Türk kadını; tarlada çalışır, bahçede çalışır, ağaçlara çıkar, ekmek yapar, hayvan güder, ev işi yapar, oya yapar, kazak örer, inşaatda(inşaatta) çalışır ancak sanat ile, özellikle de sinema ve tiyatro sanatı ile arası pek yoktur. Hele ki üstelik de günümüzden 50 yıl önce; filim(film) sahnelerinde mini etek, bikini giyecek; pavyon sahnelerinde göbek atacak; fahişeyi oynayacak; sigara, içki içecek; vamp kadını oynayacak; erotik sahneler çekecek; edeb dışı filimlerde oynayacak; asla. Ben buna olasılık vermiyorum. Ak ile kara ortaya çıkmalı bence. Ben bile böyle filimlerde asla oynamam ve böyle filimler asla çekmem. Anlaşılan ki teknik olarak 'Türk Sineması' denilen, özünde, gerçekde(gerçekte) ise Türk Sineması olmayan sinema, yozlaşabilmek ve toplumu da yozlaştırabilmek için Türk olmayan kadınlara gereksinim duydu. Buna gereksinim duyan yapımcıların da Türklüğü tartışılmalı bence. Sonra da 'Türkler şöyle yapdı(yaptı), Türkler böyle yapdı' denilip kabak hep Türklerin başına patlıyor. Her 'Türküm' diyene de Türk denilmemeli bence. Yoksa ak ile kara birbirine karışabilir böyle. Türk Sineması'ndaki bu yozlaşma siyah-beyaz sinema zamanında başladı. Siyah-beyaz sinema dönemindeki dinsel ve Kurtuluş Savaşı filimleri dışındaki filimlere bakarsak pavyonsuz, meyhanesiz, dansözsüz, erotik sahnesiz, bikinisiz filim çok az görürüz. Gerçekte; 1970'lerdeki seks filimi furyasının öz dayanağında, bu tür siyah-beyaz filim geçmişi de etkindir. Düşünün ki örneğin 1960 yılı filimlerinde; cinsel organları açıkça belirten bikiniler, erkek mayoları var ki ben bile utanıyorum o sahnelerden. 2013 yılında, kitap okumayı, aydınlara katlanmayı, demokrasiyi, laikliği ve bilimselliği sindirememiş, özümseyememiş bir topluma o bikinili, mayolu, pavyonlu, meyhaneli, fahişeli, mini etekli sahneler, filimler nasıl özümsettirilebilmiş, sindirtilebilmiş, ilginçtir. Bugün Türk Sineması denilen sinemayı bir izleyin; bakın bakalım kaçında meyhane, pavyon, dansöz, fahişe, bikini, mayo, mini etek, edeb dışı giyim, sigara, içki yok? Nerede ise hangi Türk filimini açsan içinde meyhane, pavyon, dansöz, bikinili, mayolu, fahişe, edeb dışılık, ahlak dışılık var. Günümüzde ise bir de bu tür sahnelerde, filimlerde oynayan kadınlar baştacı edilmektdedir, ödüllendirilmektedir ve bu tür sahneler sinema kariyeri sayılmaktadır. Bence Türk Sineması denilince yalnızca dinsel filimler, Ferhat ile Şirin filimleri gibi filimler ile Ulusal Kurtuluş Savaşı filimleri düşünülmelidir. Ben asla Türk Sineması kapsamına bikinili, mayolu, mini etekli, dekolteli, dansözlü, pavyonlu, meyhaneli, edeb dışı sahneli filimleri almıyorum. İlginç ki o filimlerde oynayan kadınlar ve o filimleri yapanlar dinsiz de değillerdi. Yani bence bu ülkede önce Türk Sineması bozuldu; sonra da ötekiler. Bu ülkede bence yeniden, doğru düzgün, edebli, ahlaklı, bilimsel bir Türk Sineması kurulmalıdır çünkü Türk olmak, Atatürk'ün de dediği gibi, herşeyden önce 'Ahlaklı olmaktır'. Din gibi bilim de sanat da önce 'utanmak' kavramı ile başlar, başlamalıdır. Necdet Gürçiftçi İnternetde yayınlandığı zaman: 9 mayıs 2013/07.45

TÜRKİYE'DE ÖNCE TÜRK SİNEMASI BOZULDU SAVIM (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler