Şiir Defteri

TÜRBAN VE TANGA (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
01.06.2018 / 09:10
1245 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Özelde türban, genelde Akp, daha genelde de din karşıtlarının; bunlara sözle, yazı ile, düşünce ile saldırırlarken sıkça kullandıkları şeylerden biri de türban ve ?Tapınak fahişeleri' ve ?Hıristiyan(Hristiyan) rahibeler' sözcüğüdür. Ama gerçek şu ki bu yaklaşımları; bilimsel, mantıklı, içten, dostça, kardeşçe, yansız bir eleştiri değil düşmanca, mantıksızca, bilimselliği dışlayarak, sırf aşağılamak için siyasal ve ruhsal , kaba bir ?benlik doyurma' eylemidir. Ben de dinsizim, ben de dinlere ve Akp'ye karşıyım ama ben herşeyden önce bilimsel, mantıkçı, felsefeci, yansız, dostça, kardeşçe bir bilgeyim. Bazan bilimler bile kendilerini bilimcilerinin önyargılarından, saplantılarından, takıntılarından, benliklerinden, çıkarlarından koruyamazlar, kurtaramazlar ki bu en çok toplumsal bilimlerde ortaya çıkar, pısikoloji(psikoloji) de içinde olmak üzere. Herşeyden önce; yansızlığını yitirmiş kişi bilimsel, gerçekçi, doğrucu olamaz; olsa olsa siyasalcı olur. Türbanı; Tapınak fahişeleri ve Hıristiyan rahibe giysisi olmakla eleştirmek ve bunu, eleştiriye haklılık kazandırıcı şey olarak görmek bilimsel ve mantıklı değildir. Öncel, sonral yani nedensel ve ereksel olarak da içtenlik, yansızlık, dostçalık değildir. Çünkü; Tapınak fahişeleri, denilen kadınlar fahişe değildir. Bu, bir. Onlara fahişe diyenler ya fahişe sözcüğünün anlamını bilmiyorlar ya da bilmezlikten geliyorlar ki hiçbiri bilimsellik değildir. Fahişeliğin en temel ölçütü; somut bir çıkar karşılığında, somut bir çıkar karşılığı için ve somut bir çıkar nedeniyle yapılmasıdır. Tapınak fahişeleri denilen kadınlar ise yaptıkları cinsel eylemleri; dinsel bir görev olarak yapmaktaydılar. Yani insan, düşmanına bile saldırırken bilimsel, mantıklı, içten, dostça, yansız saldırmalı; eğer ki bilimsel ise. Demek ki türbana, bu yönle saldıranlar bilimsel değil çünkü belli ki bilimsel olmak gibi değil siyasal olmak gibi bir nedenleri ve erekleri var. Gelelim, konuya daha başka bir açıklık getirecek tangaya. Tanga; türbana böyle saldıranları kendi yöntemleriyle ama bilimselce vuran önemli ve zorunlu bir örnektir. Tangayı bugün; dinsiz, dinli, sağcı, solcu, laik, şeriatçı çok bayan giymektedir dünyada. Ama benim saptadığım kadarıyla bugün bildiğimiz biçimiyle ve bugün bildiğimizin en küçüğü ve en pahalı tangayı ilk giyenler; pavyonlarda, sıtriptiz(striptiz) kulüplerinde, Rus sıtriptizciler ve gösteri kadınlarıdır. Öyle yerlerin nasıl yerler oldukları bilinir. En azından birer tapınak değillerdir. Ve oradakiler de rahibe değillerdir. Bu da, iki. Bugün, dünyada; tanga giymeyen ve fahişelik yapan, eşini aldatan dinsizler olduğu gibi, tanga ve türban giymeyen, fahişelik yapmayan ve eşine bağlı kadınlar da vardır. Tanga giyip fahişelik yapan ve eşini aldatan dinsiz kadınlar olduğu gibi, tanga ve türban giyip fahişelik yapan ve eşini aldatan kadınlar da vardır. Ama başka gerçek şu ki tanga, dünyada, fahişelerin en sevdikleri giysidir ama türban en sevdikleri giysi değildir. Hıristiyan rahibeler türban kullanıyor olabilir; öyle ki türban onlardan da alınmış olabilir ama televizyonu da, bilgisayarı da, interneti de, ilaçları da onlardan almıyor muyuz? Şu an giydiğimiz giysileri ve harfleri onlardan almadık mı? Bilim yapmak ve bilimsel olmak elli üniversite bitirilmiş olsa da sanıldığı kadar kolay birşey değildir. Özellikle toplumsal, insansal bilimlerde bilimciler dediğim gibi öznel ve özel durumlarını bilime yansıtabilirler; bilerek ya da bilmeyerek. O yüzden felsefeciler, mantıkçılar, düşünürler, bilgeler bilimin ve bilimsel, insanca bir ülkenin ve dünyanın temel unsurlarıdır, zorunluluklarıdır. Türbanı eleştirenler daha doğrusu kötüleyenlere önerim; bir de tangayı incelesinler. Şunu kesin olarak söylüyorum ki; insanca, bilimsel bir dünyada türbanın yeri olabilir ama tanganın yeri kesinlikle olamaz; bikinin de, mayonun da. Bu; bir, bir daha iki. Bunun nedenlerini burada anlatmayacağım, kitabımda anlatacağım. Yaşamak için, doğmak yeterli ama bilimsel , gerçekçi, doğru yaklaşımlar ve eleştiriler için; bilimsel, yansız, içten, dostça olmak zorunludur; bilimde bile. O yüzden gerçekler ve doğrular ancak; siyasetçilerin değil bilimsellerin, düşünürlerin, bilgelerin yönettiği ülkelerde ve dünyada açığa çıkacaktır. Yöntem, neden ve erek yanlışsa sonuç da yanlış çıkabilir. Bu açıdan; dürüstçe, içten, yansız, bilimsel, insanca, dostça siyaset ve eleştiri yapacakların önce yöntembilim (felsefe, mantık ve bilimsellik) öğrenmelerini öneririm. Yoksa girdikleri; bilimsel bir savaşım değil barbar, ilkel bir savaş olur. Yalnızca kendi benliklerini doyururlar; bilim açısından bir değerleri, önemleri, gereklilikleri olmaz, yoktur. Kendine yapılmasını istemediğin şeyi düşmanına bile yapmayacaksın. Bakın bu gerçekte bilimsel yöntemin zorunlu bir kuralıdır da, ilkesidir de; insancalığın, ahlakın dışında ve bilimsel ahlakın temellerinden biridir. Dinsizim ama kimsenin hakkını kimseye yedirtmem; düşmanıma bile bilimsellik dışı eleştiri getirmem. Bilimsellik ve bilgelik benim onurumdur; işim değil. Necdet Gürçiftçi 2010-Ekim tarihinde internette yayınlandı.
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • ademtok
  • mimu
  • kartanesimKar
  • Ebuelfiya
  • Efeefe
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir