Şiir Defteri

MERKEZ BANKASI BAŞKANI ÇETİNKAYA'NIN GÖREVDEN ALINMASI (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
08.07.2019 / 01:08
724 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Erdoğan ekonomist olduğunu söylüyor ancak ekonomist olmak için ekonomi akademisyeni olmak zorunludur yani ekonomist olmak için iktisat(ekonomi) fakültesi ya da İibf mezunu olmak yetmez çünkü ekonomistlik ekonomi dalında bilimsel uzmanlıktır; ben de üniversitede ekonomi okudum ancak ekonomist değilim çünkü ekonomi akademisyeni değilim, ayrıca da ekonomiden anlamak başkadır, ekonomist olmak başkadır. Cumhurbaşkanı ve Akp başkanı Erdoğan Merkez bankası başkanı Murat Çetinkaya'yı neden görevden aldığını şöyle açıkladı: 'Kendisine defalarca faizi indirmesini, faiz düşerse enflasyonun düşeceğini söyledik ancak düşürmedi'. Murat Çetinkaya kim? İnsan Merkez bankası başkanlığına getirildi diye ekonomi Pırof'u(Prof'u) falan sanıyor ancak değil; iktisadi ve idari bilimler fakültesi siyaset bölümü, uluslararası ilişkiler bölümü ve sosyoloji bölümü mezunu; finans, ekonomi ve siyaset konularında doktora çalışması yapmış. Halk bankası'nda genel müdür yardımcısı olmuş, Kuveyt-Türk katılım bankasında genel müdür yardımcısı olmuş; yani görünen kadarı ile ekonomi akademisyeni değil, bankacı kimse. Yani demek ki zaten ekonomist olmayan birinin Merkez bankası başkanı yapılması ekonomi açısından tuhaf durum; büyük olasılıkla Akp'nin 'Devlet devlet gibi değil, şirket gibi yönetilmeli' anlayışının ürünü durum. Yani ülkede bunca ekonomi Pırof'u varken ekonomist olmayan birinin Merkez bankası başkanlığına getirilmesi siyasi durum olsa gerek gibi yani Merkez başkanının görevden alınması gerçekte Akp'nin 'Devlet şirket gibi yönetilmeli' mantığının iflası olabilir. Peki Erdoğan'ın 'Faiz düşerse enflasyon da düşer' savı doğru mu? Ekonomi biliminin temel yasalarından biri ki 'Enflasyonu düşürmek için faizi yükseltmek gerekli' çünkü faiz yükselirse insanlar tüketim yapmak yerine paralarına para katmak için paralarını bankalara yatırırlar ve tüketim düşeceği için enflasyon da düşer. Ancak burada sorun yani kast edilen enflasyon neyin enflasyonu'? Konut satışları düştüğü ve yüksek miktarda konut sıtoku(stoku) oluştuğu için, kast edilen enflasyon konut fiyatları ile ilgili olmalı; yani büyük olasılıkla Erdoğan'ın demek istediği 'Konut kıredisi(kredisi) faizleri yüksek olduğu için konut satışı artmıyor' olmalı. Ancak görünen ki konut satışlarının azalmasının temel nedeni kıredi faizleri değil konut fiyatlarının yüksek olması ki bunun da nedeni konut maliyetinin yükselmesi yani bu durumda faiz düşse de satış olması çok zordur yani faizin düşmesi yerine fiyatın düşmesi daha gereklidir, iyi de maliyet artarkan fiyat nasıl düşecek? Yani biryandan(bir yandan) fiyat artarken biryandan da maliyet artmakta ki dar gelirli kesim faiz sıfır bile olsa konutları nasıl alacak? Öteyandan; kıredi faizinin düşmesini istemek mevduat faizinin de düşmesini istemektir ki bu durumda tasarruf eğilimi ve oranı düşebilir yani yine tüketime hücum başlayabilir ve enflasyon daha da artabilir ki mevduata örnek ki %20 faiz veren banka nasıl %0.5 ile kıredi versin? Gerçekte ise konuya farklı açıdan bakmak gerekli. Şöyle ki insan bedeninde ağrı, şişlik, kızarıklık, kaşınma gibi şeyler sağlık sorunu yani hastalık belirtisidir ve ona göre hemen tedavi yapılır; yani konut alanında enflasyonun yükselmesi ya da konut satışlarının yavaşlaması ya da durması gerçekte ekonominin siyasi iktidara ve konut alanına biruyarısı(bir uyarısı) olabilir, 'Artık konut yapmayın, konut pazarı doydu, parayı başka alanlara yatırın, artık başka alanlarda iş yapın' biçiminde; yani bu durumda faiz oranını düşürmek çözüm olmaz, sorunun daha büyümesine bile neden olabilir, yani eğer durum konut pazarının doymuş olması ise faiz düşürmek yerine sermayeyi başka alanlara yönlendirmek gerekir, örnek ki sanayiye, tarıma, bilime, teknolojiye; eğer durum yüksek fiyattan konut pazarının doymuş olması ise ucuz fiyatlı konutların yapımına yönelmek gerekir. Yani her iki durumda da faiz düşürmek çözüm olmayacağı gibi sorunların daha da büyümesine, örnek ki enflasyonun ve Dolar(dolar) kurunun daha da yükselmesine neden olabilir ki borsanın 100.000'e gelmiş olması ya da 120.000'de direncinin olması Dolar'a yükselmek için olanak verir çünkü borsa dirence gelmişse yani borsa artık birsüre(bir süre) yükselmeyecekse ya da düşecekse borsadaki para Dolar'a yönelebilir. Düşüncem ki ya Erdoğan'ın kendisi yanılıyor ya da birileri Erdoğan'ı yanıltmaya çalışıyor ki durum 1 ay içinde belli olur. Faiz oranının düşmesine karşın konut satışı artmıyorsa ve üstelik de Dolar fırlamışsa Erdoğan'ın yanıldığı anlaşılır. Üstelik de haziran ve temmuz aylarında bile %45 indirimli otel reklamılarına(reklamlarına) bakılırsa Türkiye'ye yeterli tursitin gelmediği, otellerin dolu olmadığı açık ki bu durum da açık ki döviz sorunu olması olasılığını yükseltir. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 7.7.19/01.09
Düzenleme: 08.07.2019 / 01:13
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
  • eseisa
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir