Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / KÖPRÜ CEZALARI (DENEME)

Yazardan en yeniler

Medyadan dinliyorum ki İstanbul boğazı'ndaki köprülerden geçmeleri yasak olup da geçen taşıtlardan alınan cezalar ile ilgili büyük bir şikayet var, öyle ki binlerce. Öyle ki bir sürücü şöyle diyor: 'Cezalar o kadar çok birikmiş ki arabamı satsam zaten o kadar para etmez'; çünkü aylarca ya da 1 yıl ya da 1,5 yıl o köprüden geçmiş ve cezaları faizle de biriktikçe birikmiş. Şikayeti iki tane olarak toplayabiliriz: 1- O köprülerden geçiş yasağını bildiren uyarılar yok. 2- Cezalar neden 1 yıl, 2 yıl gibi çok uzun bir zaman sonra bildirildi? Bence bunun nedeni şu: Köprülerden geçme yasağı bildirilmiyor ki geçen geçsin yani geçen geçene olsun. Cezalar da hemen değil yıllar sonra bildiriliyor ki faizleri ile artabildikçe artsın. Bunun iki nedeni var bence: 1- Köprülerden toplanan cezalar köprülerden yeterli geçiş olmayınca köprüyü yapan şirkete verilecek. çünkü köprüleri yapan şirketlere denilmiş ki 'Köprüden yılda şu kadar araç geçmezse aradaki farkı devlet verecek'. Devlet yani millet yani vergiler, harçlar, cezalar. 2- Türkiye'de yalnızca Dolar kıtlığı değil Tl kıtlığı da var. Yani bence o köprülerde sürücülere kurulmuş büyük bir mali tuzak var. Üretmeyen, her para getiren şeyini özelleştirme adı altında satan devlet ne yapacak? Parayı milletten yani vergilerden, harçlardan, cezalardan toplayacak. Siyaset hiledir; siyaset üzerine kurulu bir ekonomi de kuşkusuz ki hile üzerine olur. Yani üretmeyen bir siyaset üretmeyen bir ekonomi yaratır; üretmeyen bir ekonomi üretmeyen bir devlet yaratır; üretmeyen bir devlet de ekonomisine vatandaşların hatasılarını(hatalarını) da dahil eder çünkü para kaynakıları(kaynakları) sınırlıdır. Yani demek ki Türkiye'ye özelleştirme değil; devlet ekonomisi yani çalışan, üreten, fabrikaları olan bir devlet gerek. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 3.12.18/10.06

KÖPRÜ CEZALARI (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler