Şiir Defteri

KANAL İSTANBUL VE BOZUK YUMURTALAR (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
14.06.2018 / 12:52
845 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Dünyanın en zor şeyi kitap okumak ve sıpor(spor) yapmaktır. İnsanlar tüm gün tarlada, bağda, bahçede, inşaatta çalışmayı gözealırlar(göze alırlar) ancak aynı insanların kitap okumayı ve sıpor yapmayı gözealmaları çok zordur. kitap mı, sıpor mu, derseniz; kitap. Siyasette bilim dünyasından daha çok iş dünyasına benzer; buyüzdenki(bu yüzden ki) 'Onlar konuşur, biz yaparız' denilmiştir. Ancak nedense fabrika yerine yol, köprü yapmalarına bakılırsa 'yapma'nın da alt türleri var demek. Siyaset için en kolay işler ise konuşmak ve beton dökmektir. Var olan siyasi iktidarın beton işlerine yönelmesi gerçekte onun bir seçimi ya da buluşu ya da keyifi değildir. Ekonomi biliminde; bir ülke kalkınmak isterse birtakım basit şeyleri yapmak zorundadır; işsizliği yok etmek isterse de beton işileri(işileri) çünkü beton yani inşaat işileri hem işsizlere iş hem de çimento, demir, kum ocağı, tuğla üretimi, cam sanayisi, mobilya sanayisi, beyazeşya sanayisi gibi alanlara da iş yani para demektir; kıredili(kredili) satışlar sayesinde kuşkusuz ki bankalara da. Siyaset bir cehalet ve nefs türü olduğundan gerçekte hep basit, ilkel, kolay işlere yönelir. Bu üşlerin de en kolay işi beton işileridir. Yani beton işileri ile övünmek gerçekte bir ilerleme, yükselme, kalkınma, gelişme değil ilkelliktir, ilkel bir ekonominin durumudur. Ülkemizde beton işileri biryandan sanayiyi canlandırırken kuşkusuz ki biryandan da işsizliği azaltmalı ya da yok etmelidir çünkü beton işilerinin ekonomide amaçı budur çünkü beton dökmekle ekonomi yükselmez, ülke yükselmez; nice diktatörler olmuştur ki muhteşem saraylarda yaşamışlardır; Avrupa'ya birbakın(bir bakın). Peki ülkemizde beton işleri artarken işsizlik neden artmaktadır? Ya beton işileri yavaşlamıştır ya da beton işileri emek yoğun değil teknoloji yoğun haldedir ya da öteki işlerde durgunluk yani işsizlik olmaktadır çünkü yatırımların ya da işlerin işsizliği azaltmak yerine çoğaltması tuhaf birşeydir. Ekonomi biyüdü deniliyor, 7.4 şiddetin de imiş hem de. Peki ekonomi büyümekte ise neden işsizlik büyümekte? Hiç fabrika açılmıyorken ekonomi nasıl olup da büyümekte? Yani hiç fabrika açmadan ekonomiyi büyütme yolu icat edilmişse harika birşey olur! Belki de Abd'den geri getirilen altınlar ile ekonomide büyüme görünmüştür? Abd'den kaç ton altın geri getirildi acaba? Ve onlar acaba ekonomiye girdi olarak mı gösterildi, milli gelir büyük görünsün diye? Neyse. Bilmemkaçınca(Bilmem kaçıncı) hava limanı, bilmemkaçıncı boğaz köprüsü yapacağız' diyorlar. Bir de 'Kanal İstanbul' yapılacakmış ve dünyanın üçüncü uzun kanalı olacakmış; Mısır'da Süveyş kanalı, Panama'da Panama kanalı falan varmış da. Peki ey türkiye milleti; siz hiç Mısır malı, Panama malı aletler, cihazlar, makinalar, eşyalar gördünüz mü hayatınızda? Demek ki kanal ile geçinmek üretmeyen, fabrika açamayan, asalak bir ekonomi türünün dünyası. Kanal İstanbul. Şu kadar uzun, bu kadar genişmiş falan filan. Peki dünyanın en büyük hava limanını, dünyanın en büyük köprüsünü, dünyanın en büyük kanalını yapsan ne olacak? Diyelim ki Kanal İstanbul'u yaptın. Çevresi gökdelenlerle, apartmanlarla falan da doldu. Ne olacak? Kanal İstanbul çevresindeki Avm'lerde de Gdo'lu, mısır şurubulu yiyecekler, içecekler satılmayacak mı? Bayat yumurtalar satılmayacak mı? Bayat yumurta. Yumurtaların kolilerde satılması hem iyi oldu hem kötü. İyi oldu çünkü kimin, neyin yumurtası belli oldu. Kötü oldu çünkü yumurtalar bayat mı taze mi beli olmuyor, anlayamıyorsunuz oysa yumurtalar açıkta satılıyorsa kulağınıza sallayıp taze mi, bayat mı, cılk mı olduklarını anlayabilirsiniz. Yumurta deyip geçmeyin; bayatı çok fena zehirler, hastahaneye bile taşıttırabilir; böbreklere, karaciğere zarar verebilir, yüzde bile sivilcelere neden olabilir. Yumurtanın taze olup olmadığını nasıl anlarız? Eğer yumurtaları küçük bir kapda kaynatıyorsanız, yumurtalar sivri uçları aşağıda, geniş uçları yukarıda duruyorlarsa bayattır, cılktır; kaynatmış iseniz kabuklarını soyduğunuzda beyazın arasından sarısı görünmüşse bayatttır ya da cılktır. Yumurtanın kabuğuna, pişirmeden bir metal kaşıkla hafif hafif vurun; tok tok ses çıkıyorsa bayattır ya da cılktır, tın tın ses çıkıyorsa tazedir. Yumurta kaynarkan patlamışsa bayattır ya da cılktır. Yumurtayı kırdığınızda sarısı dağılıyorsa bayattır, hem sarısı hem beyazı dağılıyorsa cılktır. Yani Kanal İstanbul da yapsan da çevresinde Gdo'lu, mısır şurubulu yiyecekler içecekler; bayat ya da cılk yumurtalar satılmayacak mı özellikle yaz aylarında? Beton sağlıklıdır çünkü Gdo'lu, mısır şurubulu şeyler ve yumurta yemez içmez. Peki ya insanlar? Toplum, millet, halk? Yani bir ülkede betonlar yükseliyorken insanlar, toplum, millet, halk yiyecek içecek satın alırken büyük bir tedirginlik içinde iseler ne anlamı var? Önce beton mu, önce sağlık mı? Şimdi gidin istediğiniz Avm'den yumurta alın ve deneyin yazdıklarımı. Ekonomide kanal diş doktoruluğundaki(hekimiliğindeki, tabipliğindeki, sağaltımındaki) kanal tedavisine benzer. İş kanal tedavisine gelmişse artık durum çok ciddidir, durum sağlıksızlıktır. Oysa ekonomiler de toplumlar da kanal ile değil felsefe, bilim ve Din hadisileri ile tedavi edilir. Yani Kanal İstanbul ile övünmek ekonomi artık kanal tedavisine düşmüş demektir. Köprüler ile övünmek de dişteki köprü tedavisi benzeri idi. Yani taze yumurta bulmanın yani sağlıklı beslenmenin bile büyük sorun olduğu bir ülkede kanal yapsan ne olur, yapmasan ne olur? Bak uzaya uydu üstüne uydu gönderen Hindistan'ın %30'u çok zengin, %70'i fakirlik içinde. Cehalet parayla güler, alimlik ise ilimle. Yumurtaları tavaya ya da yemeğe ya da hamura kırmadan önce ayrı bir tabağa kırın ki bozukları atabilseniz. Köprüleri, yolları, tünelleri, kanalları, betonları mı yiyeceğiz? Bir de bebekler, çocuklar, yaşlılar, hastalar var. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 14.6.18/12.37
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal

Bağlı Üyeler

  • 01usta09:39
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir