Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / HIRSIZ İHRACAT (DENEME)

Yazardan en yeniler

Kurbağanın ineğe dönüşmek istemesi masalını bilirsiniz. Kurbağa büyüdükçe, kendisine ait parçaları arasındaki birlik, tümlük, uyum küçülür ve kurbağa dışa doğru patlar. Ekonomide ihracatta bir dışa doğru patlamadır eğer başka ülkelere özenmek ise yani felsefenin, bilimin, akılın, insanlığın o ülkede olağan hali sonuçu değilse. Herşey felsefe ile de incelenmeli ve felsefeye göre de yorumlanmalı yoksa düşünce ya yanlış ya kısır ya yoz ya esir olur. İhracatçı ekonomi türü gerçekte esirlik, düşmanlık ve işgalcilik kültürüdür çünkü varlığı öteki ülkelerin bilimden, teknolojiden, üretkenlikten, yaratıcılıktan, düşünmekten, özgürlükten uzaklıklarına aittir ve bağlıdır; ve bunların sonucu da öteki ülkelerinkendisine esir, muhtaç olmasına ve hep geri kalmalarına aittir ve bağlıdır. Daha önce bir yazımda yayınladığım gibi ki ülke ülke, kapı kapı dolaşıp ihracat yapmaya çalışmak o ülkenin güçsüzlük ve ihracatın dilencilik halidir ülkeler için. Bu ekonominin ya da ihracatın dışa göre halidir. İhracatın bir de hırsızlık hali var. İhracat ve ithalat üzerine dayalı bir ekonomi zaten hırsızlık gibidir yani hırsız için bir tür ithalat, kurban için ise razılıksız ihracat. Eğer bir ülke öteki ülkelere halkının temel maddesi olan birşeyi sattığında örnek ki domates sattığında domatesin fiatı(fiyatı) arttıyorsa o artış kadar halktan çalma yapılmış demektir. Bu da ekonominin ya da ihracatın içe göre halidir. Görülmekte ki Akp ülkeye ihracatın dilencilik ve hırsızlık halini üstelik de başarı, zafer olarak yamamaya çalışmaktadır çünkü felsefye, bilime ve dini tanımlayan Din hadisileri'ne zıt bir öze, var oluşa ve amaça(amaca) sahiptir. Çarlık Rusyası da halk ekmek bulamazken öteki ülkelere buğday satıyordu ve halkı açlıktan kırılan Çarlık Rusyası dünyanın en çok buğday ihraç eden ülkesi görünüyordu. Güçlü ülke kapı kapı gezip ihracat yapmaz, dünya onun kapısına gelir; güçlü ülke halkın kullandığı birşey sattığında o şeyin fiatı fırlamaz. Yani açık ki ihracat kardeşlik, dostluk, insanilik, dünya birliği dışında hiç de insani birşey değildir ki bu da zaten bir ülkede ekonomi geliştikçe ya da ihracat arttıkça demokrasi, insan hakları, işçi hakları gibi şeylerin olumsuzluk hali içinde kalmaları ile kendisini belli eder. Güçlü ülke önce kendi milleti için üretir; ve öyle üretim de öyle çok, öyle verimli olur ki elinde fazlası olur ve onu da başka ülkelere satar yani milletin ekmeğini ya da ekmeğinden çalıp ya da eksiltip satmaz ki düşük ücret de zaten hem işçinin emeğini çalmaktır hem de ihracatın hırsızlık anlayışı içinde olmasının olmasıdır. Milletin dilinin ya da halinin razı olmadığı ihracat hırsız ihracattır. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 28.7.18/13.03
Düzenleme: 28.07.2018 / 13:06

HIRSIZ İHRACAT (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler