Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / Hayat

Yazardan en yeniler

1 Günlerden pazardı, hatta pazartesiye dakikalar vardı. Belki de pazartesiydi. Bilmiyorum. Tek bildiğim geceydi. O kaldırımlardaki kırmızı renk sandığımız kanlar parlıyordu karanlıkta. Çöp kutusu üzerine sprey boyayla hayat yazılmıştı. Yazılmaktaydı yazılmasına da... İçi boştu. Boş hayatlar, boş düşünceler almaktaydı galiba. İnsan anlayamıyor işte. Düşünsene o çöp kutusu sana acıyarak gülümsüyor. Acımak demişken, be-nim aklıma hep Christy Brown gelir. Ona acındığını fark edince en büyük acıyı yaşıyormuş insan. Acıma hiç kimseye ağabey, acıma! Sadece empati kur, koy kendini onun yerine. Anla! Nerde kalmıştık? Ha! Düşünsene Ben eğer düşünürsem büyük düşünürüm. Ama düşüncelerim anlatılmayacak kadar büyük, kâğıda dökülemeyecek kadar uzun olur. Ama ben düşüncelerimi şiirle anlatırım. Az sözle çok şey anlatmak yani. Bunun içinde ilham gerekli. Bazı insanlar düşünmüyor bile. Başkaları düşündürür onu. Bernard Shawın dediği gibi Akıllı adam aklını kullanır. Daha akıllı adam başkalarının da aklını kullanır.. Bunda da aynı şeyi görüyorum. Tamam, düşün. Büyük, dünya kadar büyük düşün. Eğer söylediğin şey doğruysa büyük konuş. Büyük konuşmak eleştiriye sebep olur. Ben eleştiriyi severim. Hangi eleştiriyi diye sorar-sanız tabii ki de pozitif eleştiriyi. Çok görmüşümdür eleştiriyi. Gördüklerim o kadar emin eleştiriyorlar ki insan tövbe ediyor söylediğine. Yani, eleştiri güzel bir şey ama fazlası zarar. Her şeyin fazlası zarar mıdır? Evet, her şeyin fazlası zarar. Aşkın, yaşamanın, sevmenin, bilginin ve daha sayamayacağım kadar çok şeyin fazlası zarar. Şimdi bana şaşırarak aşkın ve sevmenin fazlası nasıl zarar olabilir diye sorabilirsiniz. Bir kişiyi o kadar çok seversin ki, aşkınız büyür büyür ve en sonunda balon gibi patlar. Yanlış anlamayın beni. Demek istediğim, çok seversin, delilercesine çok seversin. Aşkınız büyür. Ayrılamaz olursunuz birbirinizden. Aşkın ne yapacağı belli olmaz. Bir gün ayrılık vakti gelir başa. Katlanacaksın. Barış Mançonun dediği gibi. Ama ne kadar? Bir gün, bir yıl hatta bir ömür katlanacaksın. Bu ise senin psi-kolojini bozar. Bir daha aynı şeyleri yaşayamayacak duruma gelirsin. Fazlada sevsen azda sevsen yine zarardır. Savaşın iyisi, barışın kötüsü yoktur. diyor Benjamin Franklin. İşte aşkın kötüsü, sevmenin de iyisi yoktur. Çok iyi bilirim insanları. Her şeyin ırkçılığa göre olacağını sanıyorlar. Irkçılık sadece güzel çirkin demek değildir. Aslında ırkçılık diye bir şey yok. Bunlara göre insan seçimi yaparlar, ama buda bir ırkçılık. Hem iyi, hem kötü bir ırkçılık. Irkçılık yok dedim ama Cümlenin devamını getiremedim, çünkü, söylediklerim yazılamayacak kadar büyük! 2 Of hayat, of! Seni bir türlü anlayamıyorum. Bir denklem gibisin. Çözemiyorum da. Xi yalnızda bırakamıyorum, yokta edemiyorum. O kadar düşünüyorum. Yok! Çaresiz vaka! Yaşam seni bunca değerli kılan ne? Merak ediyorum. Ha, buldum! Seneca Ey yaşam! Senin bunca değerli oluşun ölümün sayesindendir. Diyor. O zaman hayatı da bunca değerli kılan şey insanlardır. İnsan deyince midem bulanıyor, daralıyorum ve başım dönüyor. Sanki yere yığılıp kalacakmışım gibi geliyor. Bende bilmiyorum. Neden acaba? Aslında cevabını biliyorum. Ama bunu söylemek utanç verici bir şey. Hayatla insan arasında ters bir orantı var. İnsan Hayat! Bir emrin var mı? demeden yoluna devam eder. Yoluna çıkan engelleri balon gibi görür. Kendiside iğne görevini yaparak balonu patlatır. Çok kolay ya Bir kere arkasına bakıp da patlattığı balonlara verdiği acıyı düşünür mü insan? İnsan, kendi çıkarları doğrultusunda yolunu çizer. Hep en iyisini hak ettiğini sanır. Öbür insanların isteklerini takmaz. Başkalarının istekleriyle çelişmemek için yolunu çizse, kendi çıkarları doğrultusunda çizdiği yola göre daha karlı çıkar. Ama insanlar bunun farkında değil. Kişinin çizdiği yol bir servete çizilmiştir diyebilirim. Eğer kişi kendi çıkarları doğrultusunda hareket edip başkalarını düşünmezse onun ulaşmak istediği servet paradır. Kişi eğer başkalarının durumuna bakıp, bir yerde çelişmemek için yolunu çizmeye çalışırsa o kişinin ulaşmak istediği servet saygınlık, cömertlik ve aklıma gelemeyen birkaç şey dahadır. Çizilen yol çizen cinsiyete göre değişir. Mesela kadınlar çizdikleri yolu titizlikle, en güzel şekilde yapıp hedefini de o kadar süslü görür. Ama erkeklere geldiğinde iş değişir. Erkek derme çatma bir yol çizer ve ona göre hedefine yol alır. Ama bazılarının hedefi çizdiği derme çatma yola göre çok iyidir. Bu söylediklerim bazı insanlar için geçerlidir. 3 Çoğu kişinin bana kızacağı bir gerçeği söyleyeceğim. Güzel, çirkin; iyi, kötü ve daha sayamayacağım çok şey yok. Güzel ile çirkin diye bir şey yok mesela. Olmadı da. İnsanlar oluşturdu bunları. Zaten her şey insanın başının altından çıkıyor. Ne diyebilirim ki?.. Gerçek olan tek şey akıldır. Evren-seldir. Her insanda vardır. Bazen aklın bile bunları alamaz. Bir gerçeğin ortaya çıkabilmesi için arkasında bir yalanın olması gerekir. Ben bunu Yalan, gerçekleri gün yüzüne çıkarmak için vardır. sözümle açıklayabilirim. Ama bazı yalanlar vardır ki yaşadığın bazı acıları hatırlatır veya onu yalan sanırsın. Biriyle evlenirsin. Zamanı gelince sana hayatının yalanını söyler ve seni aldatır. Sende bunu anladığında büyük bir acı yaşarsın. Bu acıyı hafızandan silmek istersin. Sonra ikinci birinden hoşlanırsın. Âşık olursun. Evlenirsiniz. Eski sevdiğinin sözlerinin aynısını söyler ama aslında masum-dur. Yalan söylemez. Sende bu sözleri yalan sanmamak istersin ama sana eski acıları hatırlatır. İçine kurt düşer. Endişelenirsin. Bir süre bunları unutmak için kafa dağıtmak istersin. Bunu eşine söylersin. Eşin masum ama sen bundan emin olamıyorsun. Sana hak verdiğinde anlarsın ki sana yalan söylememiş. İlişkiniz tam bir aşk haline gelir. Ama sakın fazla büyümesin, fazlası zarar. Yapboz parçaları gibi saçılır etrafa ve bazı parçaları kaybolur. Bir daha düzeltemez olursun yapbozu (DEVAMI GELECEK)

Hayat

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler