arıyorum aradıklarımı
kayboluşlarımda belki
belki bulurum diye
ölüm hediye ediyorum
her güneşin doğuşuna
ve her gelişin kaderine
bir gidiş makbul diye
uğurlarım geceleri
gündüzlerin şerefine
Bu gölgeler
Bu aynadaki yüzler
Bu beden, bu mekan
Neden bu ikram
Neden bu geri alış
Hediye değilmiş hayat
Dedim ki buna alış
Ödünç kabusların
Ödünç kadınların
Ödünç rüyaların
Hepsi geçip giderken
Gözünün önünden
Rüzgar gibi tozuyla toprağıyla
ve açık kalbin penceresi
Serinlerken serinlemekten
Üşütürsün, düşünürsün
Düşünmediklerini, düşünemediklerini
Dilinden düşürdüklerini
Toplamaya başlarsın kulaklardan
Kelime seçersin
Ağız denen torbalardan
ve bir kadın ararsın
rüyalarından bir beden olup
çıkıp gelir karşına
sanki sen yaratmış gibi
işte istediğim gibi!
halbuki hiçbirşey çizememişzsin
belkide belkide hiç istememişsin...
hayat tablosuda bilki bir ayna
nereye çıkarsan çıkarsın kendi karşına
alkışlayanlar hep kendini meth etmiş
küfredenlerse yerin dibine geçmiş
herneyse bütün bunlardan bahsetmek
seni unutturabilir demek bile
seni hatırlamaktan olsa gerek
bana bir şey gerek oda hiçbirşey
oda birşey ya... Dayanamıyorum
Devranı zindan... Daralıyorum
Parasızlıktan mı paralanıyorum
Halbuki aç kalmışım açlığa
Yedikçe bu aşkı, acıkıyormuş insan
Tat dedim, tadında bırak herşeyi
Yoksa tatsızlık çıkacak ortaya
ve nasıl yaşarsan öyle geberekcesin
tabiri varya, tabiri içindir güya
ne diyeceksin son anda
göreceğin o son rüyada
belkide ilk ve son olacak...
Hepsi bu.
Sular kadar ömrün
Buhar olacak avuçlarından
ve zamanı kurcalamaktan
bozacaksın bütün hayatını
ve yaşamadığını yaşayacaksın ölürken
çekip gidişler artık çekip giderken
Hiçbirşey kalmayacak elinde
ve belinde olmayacak hiçbir el
ve sel olsa göz yaşın
bütün umutların alabora
ve Nuh tufanı kopacak içinden
sense bir kalbin ucuna doğru
tutunacaksın umutsuzca
Seni bu sel değil, umutsuzluk tüketecek
ve tükenecek belki üç günlük ömrün
tadı damağında kalacak bir ölümün
hayalini kuracaksın giderken
ölümlerden ölüm seç beğen
ve gözünün önünden geçecek herşey
ve diyeceksin neyi nerede yanlış yaptım
ya da neyi nerede doğru
soracaksın kendini bu cevapsız soruyu
ve yanıt alacaksın yanıtsızlığından
uyan kalbim, uyan kadın, uyan aklım uyan
senin uykularında uyanırmış hezeyan
senin sabahların gecelerden karanlık
bütün olup biten iki rekatlık
bir namazla sonlanacak
akan gözyaşların hep içini kurutacak
sen kendinde kendine bulamazsın bir bucak
neyi arıyorsun kaybettiklerinde
kaybettiklerinde ne arıyorsun
ne buluyorsun bu kayboluşta
sanki aklın hep yok oluşta
bilgisayarım
08.08.2008 / 22:31
gene süpersin sevgili oğuz
ömür diyorlarmış buna
belli olmuyor ki
belki çıkamıyoruz yaza
ilkönceleri bu ömür
toz pembe görünüyor
sonraları kararıyor
insan hayattan bikıyor
veee işte yavaş yavaş
göçüyor göçüyoruz
ömrün ne demek olduğunu
hiç bir zaman düşünemiyoruz
en içten sevgilerimle hayırlı geceler
{s:015}{s:026}{s:027}{s:030}{s:029}
bilgisayarım
08.08.2008 / 22:31