Dokunulmazlığı olan bir dertti bu
Kaçan, kovalanan, tutuklanan...
ve bir rüyada tutuklanan
ayaklarda uyuklayan
kaybettiklerini dahi arayıpta sormayan
Bir güneştin aşkım sen
Doğrulardan doğmayan
ve soldu gül yüzüm
Bende bende bir ben buldum
Küllerimi savurdum kül tablasına
Baktım kader aynasına
Yani ruhun nüshasına
Şekil almış haline, her zamanki ahvaline
Adım adım giderdim bir zamanlar
Kaybolurdu kaybolanlar
Arayıpta sormayanlar
Sessizliği duymayanlar
Yani ne yamyamlar kemirdi kemiklerimi
Ruhum iyiki yoksun, emerlerdi iliklerini
Hatırla şu sevdiklerini
Günahı olsa vermeyenleri
Gül bahçesinden bir kez olsun geçmeyenleri
Aşk şarabını koklayıpta içmeyenleri
Kulağımda can bulan Kuran-ı azimuşan
Şu an hiçbiryerde olmayan
Gözükse ayan beyan
Kemiklerinin çıtırtısı gelirdi tabutundan
Günahları ağırdı belki en gavurundan
Sordular bana inancı; aşığım demek dedim
Peki kanıtla dedi - Hemen bir secde verin
ve şunu iyi bilin ne erebildiniz arşa
ne de inebildiniz yeryüzünden aşağıya
on sekiz sene önce gözlerimi açmışım
doğan bir güneş gibi ışıkları saçmışım
sonra aylar ve yıllara düşmüş sözü söylemek
İçine düştüğüm ateş: Bilmek ya da bilmemek
Şu kalbin kabesini kendine kıble eyle
Kainata sığmayan bilki onun içinde
Başkasını kovalayan, kendisinin peşinde
Göz herşeyi görür ama, kendisine düşünce...
Aynaya baktığında gördüğün ayna olsa
O bana baktığında kendini görmez asla
Dünya dönüyor sanar, yıllarca aynı şansla
Kendinden bihaber olanın ne işi var esasla
Kime nasip olduysa, ihlas, takva ve vera
İhtiyacı yok onun bakmak için aynaya
Gözü kapalı görür dalarda rüyalara
Takılıp düşer ruhu hatıralara
Uzaklaştıkça kendimden küçülmüşüm şekilce
Perdeleri aralayan perdeleri görünce
Düşünceden düşünce, sırattan daha ince
Göz yaşı dökmek demek; varmak demek bilince
Haddim olmasada rahmetten tecelli fevkalade
Lebbeyk dedi ya Rabbin, melek emre amade
Ah birçoğu avare, akılları kerane
Kulaklarında masiva, kulluklarında terane
Sorsan ona nedir hayat
Şahanedir şahane!
Bahanedir bahane bütün olup bitenler
Gidenleri görmeyene göz konuşsa ne eyler
Allah'a şükür demek, şükür değildi beyler
O'nun verdiklerini O'nun için kullanmadıysan eğer
Boyun eğer vakit gelince Firavun bile
Bilebilseydi nedir Allah, kapanırdı secdeye
Ki düşün Rabbin bir baş ağrısı bile vermedi
Öyle kanıtlar sundu, düşünmeniz gerekti...
Kendisi bir katırdı; hayatıda semerdi
Onu taşımadıkça sahipleri döverdi
ve gömerdi varoluş seni yok oluşlara
Öncülük ederdin kayboluşlara
ve ilk buluşlara atılan imza
aynı sima levh-i mahfuzda
aklında açtığın derin havuzda
boğulmadan asla bu denize soyunma!
ayşe
11.09.2008 / 09:36
çok güzel tek kelime ile
şükür demeyi şükür etmeyi bilene
rabbin verdiklerini kullanmayı bilene
rab yolunda doğru gidene
,işte hayat ne güzel diye bilmeye
{s:025}{s:026}{s:026}{s:026}{s:015}{s:030}
#1
bilgisayarım
12.09.2008 / 16:39
sevgili oğuz ben bayıldım bu şiirine harikasın en içten sevgiler hayırlı akşamlar{s:015}{s:027}{s:030}
ayşe
11.09.2008 / 09:36
bilgisayarım
12.09.2008 / 16:39