Konuşmak gerekirse ayrılığın dilinden
Ben vuslatın ilmini unutmuşum tamamen
Ve ağzından şu dilini kesip almaya benzer
Tıpkı delinin elinden alınan bir kılıç gibi
Nedense benim halime kimse bilmez haddini
Sükutlarımın altını, olsun onun serveti
Ki o bıraksın sözü, sessizliğimle baş edemez
Dilimin hakikatlerinde sır idrakı, söylemez
Ben cahilin ilminden bir olan şu bire
Adımı anarak zatıma hakarette hamile
Ve hangi şeytan besleniyor rahminde
Edebildin mi sanki vecdi ile bin secde
Sözüm bal olsa midende zehrolur
Ki benim nazarımda şeytan bile kahrolur
Ki kim bulur bu kini gelip beyne oturtturur
Ufacık veletleri sanki kan kusturur
Kırarım testisini bu kan nehri dilimin
Alırım kılıcımı, keser dilini ilmim
Ve anlamazsın bilirim, bir takva elçisini
Alnın perçeminden söker alır zihnini
Kaç kelamlık kadınsın bir selam ver be önce
Sükut bilmez çenen bir iki vakitte düşünce
İnce düşünmek ince, iğneden iplik gibi
Görünür gönlümün okyanustan öte derinliği
Şu sabrın kovasını devirdiğim zaman
Yatsı vakti üflenir, zamanla yaktığın yalan
Şu gönlün kabesi kaç kuruştur be yılan
Ki durmadan sahibine böyle delice tıslayan
Çıkarın şu baklayı da görelim mahsulünü
Ölümü öldürmekle tattırırım ölümü
Sen et günden günü dünyalık işlerinle
Kemirirsin kendini, timsah emsal dişinle
Ne işin var bizimle, izin kimin izinde
Söyleyin ki peşinle, taksitlensin peşinde
Senin ki andırıyor iğneyle çukur kazmaya
Bir kazma kürek verin karşımdaki kazmaya
Ne işin var yazmaya bir sürü saçmalıklar
Kelimelerin girdiği kılıklardan kılıklar
Kılı kırk yarar bu şair, açılır sükut nabzı
Hangi rüzgar, hangi dalga kesebilir bu hızı
Şu zamanın dilinden anlamadım ki hiç
Piç edilmiş bir kalbe oldum tabi, çok ilginç
Sanki onun şu kalbi taşı olmayan pirinç
Dünyanın kisvesine yaptığı bütün sevinç
Şu aşkımın dilinden sadece dilsiz anlar
Kalbimin merkezinde kurulu kervansaraylar
Hangi dilden anlarsa o dili de kullandım
Sen kalbin kabesini bir kibritle yakardın
Şu hayatı anlatırım, bir ömür yetmez bile
Yaşamak içinse yeterdi tek kelime
Bir sükut kılıcını tutuşturmuş elime
Kesmekteyim elini, el,bel,dile hakim ol
Elimi verdiğimde gitti el kol bacak
Sıratta sırıtkan surat acep kime tutunacak
Ancak ve ancak, biz kalbine bakarız
Kalbinde kibredeni bir kibritle yakarız
Anlamazlar Mavera'nın yada Kariah'ın
Ahımın şu haddinden gelemez ki vahlarım
Ben kendimi taşlarım, kumlamana gerek yok
Tövbelere tövbe ettim, açlığa da karnım tok
Yok Ya Rab yok anlayanım dilimden
Bir şapka takmışlar, eseri yok kelinden
Kelli felli zehrinden doldurmuşlar kadehe
Dillerinde gezinse şahadetleri nafile
Bir yılan gibi kıvrılırsın secdede
Bükük boynum kıldan incedir ince
Körün aydınlığı karanlığa düşünce
İki iblis kanımı pek haince emince
Dişlesin şu yastığı uykulardır pek haram
Bu sözü işitince, derin uykundan uyan
Size kalmadı dünya ki saçların şahitlik eder
Dili uzayan kaderin, dilini ellerin keser
Ne aciz bir varlığım tamam hatta susuyorum
Aydınlıkları emip karanlığı kusuyorum
Ey ay dile gelsin, it havlamaktan bıkmadı
Ey ay dile gelsin, o bunları duyar mı
Hakk'ı Hakk'ın yarattığıyla inkar etmeye benzer
Parmaklarımın hareketiyle yarılırken denizler
Senin ki firavunun imanına mı benzer
Ateşten katrelerin altında serili secdeler
Aklım dipsiz kuyudur, atsan taş dibe düşmez
Aklına güvenenler, yitirse de fark etmez
Ey gökteki ay olsan, güneş olurum batarsın
Benim aydınlığımda mumsun, bırakın kararsın
Hiçbir ateşin sözü kül olan kalbe geçmez
Arif o şu bu diye hiçbir kimseyi seçmez
Haddini bilenedir şu haddimin idrakı
Cehennemimi ararsın işte burada kapısı
İman dediğin çınar gibi dibe salar kökleri
Küfrederken küfürleri sanki küfretti dedi
Ey yalanın dilinden düşmeyecek bu diller
Sanki hiç bitmeyecek testisinde kibirler
Ki bir bendedir, kibirler sende
Benim varlığım yok olmuşken bedende
Neden be benim hep zalim olan
Yoksa yetimin hakkını olmayacak kollayan
Sus tamam artık sus, yeter bu kadar çile
Bal olsa da kelamın asla alınmaz dile
Gelse dile duvarlar, ağlamaktan beterler
Bir Hakim lafzıyla, çekip gider bende keder.
Ey nefrete tabi kadın, gafletlere düşmüş adın
Alın bakın mesneviye, kafirden tek farkı bul
Olabilrdi bir kul, ta ki çölde yok ki mahsul
Usul budur de destur, al bi gusul geç otur
Şekle dayalı maneviyatlarında bariz
Ki siz bir sineği dahi yaratmaktan acizsiniz
Kendinize gelin artık el fukara nizam
Bir penis olacağına, kıble olsun hizan.
Düzenleme:15.07.2008 / 13:41
yaren
15.07.2008 / 15:20
"Ki bir bendedir, kibirler sende
Benim varlığım yok olmuşken bedende
Neden be benim hep zalim olan
Yoksa yetimin hakkını olmayacak kollayan "bunun gbi bikaç tane daha içinde beğendiğim çok güzel dörtlükler var ama arada tekrara düştüğün basit hal mevzuuna dayanan dizler de göze çarpıyor inci gibi dizelerin yanında,sen de farketmişsindir zaten,şu haliyle de hoş baya bii uzun olmuş,bütün fikirlerini kapsayan bi şiir olmuş,buram buram da mesnevi kokuyor,ne kadar yazarsan yaz sende yazmak hevesi,enerjsi,yeteneği hiç bitmeyeceğe benziyor çünkü sen madeni bulmuşsun kardeşim{s:020}ızdırap seni şair yapmıyor ,şairliğin ya da şu ruhun sana azap çektiriyor ve ki zaten bunu bile bile sen isityorsun,daha öncede dediğim gibi"yan kardeşim yan,değse de değmese de...sende şu aşık gönlü olduğu sürece,iflah olmazsın"{s:020}Allah kurtarsın gene de ve de mutlu etsin,inanıyorum ki her şey gönlünce olacak,selametle...(amin){s:026} Düzenleme:15.07.2008 / 15:24
#1
ayşe
16.07.2008 / 20:43
yine uzun uzun yazmışsın sanırım canın sıkılmıyor neyse imtihandan ne haber inşallah iyi geçmiştir de derslerin bu kadar uzun yazmayı unutturur okumak için zaman lazım oğul {s:026}{s:026}{s:026}{s:015}
yaren
15.07.2008 / 15:20
Düzenleme:15.07.2008 / 15:24
ayşe
16.07.2008 / 20:43