kıyametim olup kopuyorsan içimden
ve hala yer yüzüm, yüzüm
yerli yerindeyse ve yersiz davranışlar
beni yerimden götürünceye kadar
söyle ölüm önümde kaç satır daha var
ve davalarıma şahit bulamadım
yukarda Allah var diyemedim
çünkü başımı yukarı kaldırmadım beyim
yerde arar dururum ben bu aşkı
okyanusları avuçlarından döken o kadını
ve adımı hatırlatır bana Esmaül Hüsna
sandım ki kendimi Levh-i Mahfuzdan nüsha
ve Levh'i kalem elimden düştü bir anda
ben yok olamam asla küllerim kül olmadan
gidemezdi adımlar hiç yerinde durmadan
ve saatleri asırlardan beter olan şu ömrün
asırlarda bir anda gelip geçince gördüm
bu göz yaşları bu çakıl taşları
dökülürken yüzümden
imha olan bir şehri ihya etme eyleminde
ve elinde ellerinden bir mektup
diyorki bana dilim artık onu unut...
ne kadar somut olabilir bu aşk
yani bu kadar kolay mı?
yaşanan yaşatılan ölüm sevdaları
ayrılığa çıkan aşk davaları
ve görebilir misin gördüğüm rüyaları
kaybetmişim dualarda duaları
uyandım birden ne oldu diye diye
dedim ki Azrail mi getirdi hediye
ve yastığımın altında verilmiş fetva
artık senden başkasına çıkmaz bu dava
bozdur bozdur harca ahvali
artık bedava...
seni okuyorum arş-ı azamda
ve niyazlarımda
sanki sen görüyorsun
ve ben öyle ifa ediyorum aşkı
neden ortak olurlar Ya Rabbi bilmem
neden beni benliğimden alıp götürürler
haber bile vermeden, haberleri bile yokken
açım açlığa artık aşkına tokken
uzaklığından olsa gerek bu yakınlık
kırgınlık, alınganlık...
ılık ılık dökülen bir kanı
şiir diye yutturuyorum kendime
emiyorum dudaklarından aşk şarabını
edemem kazasını geçen şu vaktin
haddim değil Seni Seviyorum demek
ve yürümek yolsuzluğun yolunda
gidiyorum gölgem kolumda
diyordum ya tek kurşunla
tek bir kurşunla nasıl olurda
iki can rüzgar gibi üflenir
toza toprağa karışır
olacak şey değil...
Aklım karmakarışık
Neler dedim bilmiyorum
Kusurum varsa affola
ve kaybola ve hayrola
hayırsızlığım
adını unuttuğum yalnızlığın
kapısının önünde ben dilenci
boğuluyorsam denizde
bulmuşum inci
ve ince ince dokuyorum
ömür kumaşını
aşkın makasına layık
ayık dolaşmaktansa
içiyorum yokluğunu
gel şimdi kendine gelebilirsen...
Düzenleme:28.08.2008 / 20:01
bilgisayarım
28.08.2008 / 21:03
sevgili oğuz içindeki sevgiyi öyle dizelere dökmüşsünkü harikasın oğul en içten sevgilerimle datça dan selamlar{s:015}{s:027}{s:029}{s:030}
bilgisayarım
28.08.2008 / 21:03