Ekmeğim suyum ilim
Geri hepsi bir film
Dilimi dilim dilim
Edip çiğneselerdi
Bir şairi zerreye
Keşke demeselerdi
İplerini kalbime
Tek tek geçirselerdi
Geçmiyor ki hiç sözüm
Şu deli dalgalara
Artık eskisi gibi
Selam yok martılara
İçten içe bir ölüm
Kör mü yoksa can gözüm?
Akmasada şu yüzüm
Damlarmış avuçlara
Dediler ki ey Rize
Hele bir yanaş bize
Kulak veresin artık
İlim nakşeden söze
Evet, nakşi silsile
Kalp miraca gitsede
İsrayla göz görsede
Yazılmaz ki bu mısra
Bir sabah namazına
Aralanıyor gözlerim
Bir kadının kulağına
Dökülürken sözlerim
Görürüm ve ulaşamam
Güneş kadar yakındır
Yanarım ve tutuşamam
Güneş kadar uzaktır
Aslında işin doğrusu
Şu zamanım sel olsa
Dünyaları batırıp
Avuçlarıma dolsa
Solsa bütün çiçekler
Takvim saçını yolsa
Zerrelerim dile gelip
Görmediğini konuşsa
Doğrusu şudur ki
Zaman katliamında
Havada keskin bir
Ölüm kokusu hakim
Kılıçların gölgesinde
Cennet manzarası
Edebilse sakin
Ol sinire hakim.
Ey fukara nizam
Neyin sapını tutmuşuz
Bir yudum su aşkına
Pınarlar kurutmuşuz
Ve biz neyi unutmuşuz
Herşey herli yerinde
Sana senden öte sende
Otur dizinin dibinde
Rahmet etti tecelli
Rahmetten ötesi yok
Kahrı etti tecelli
Kahrından ötesi yok
ve şu bir kaç mısrada
Olmuşken zaman su
Akıp gitse Allah'la
Kimse kuramaz pusu
Dön bak mezarlara
Taşlara yazanlara
Toprağı kazanlara
Bir çift söz fısılda
De ki ey ölümlü
Dönüşsüz bir dönüşte
Hesapsız bir hesapta
Yüzün yere düşüşte
Tıpkı kargalar gibi
Şimdi leşe üşüşme
Aslanlardan ayrılıp
Çakallara dönüşme
Ekmeğini parçala
Hainlerle bölüşme
Sen nefsine düşman ol
Hiç kimseyle dövüşne
Hele şu yaprakların
Rüzgara teslimiyetine bak
Toprak ol çürüt ölümü
Su ol, su gibi ak
Ateşi kalbinde yak
Bırak cehennem sönsün
Dünyayı artık bırak
Ne hali varsa görsün
Bulutların dilleri
Olsaydı dillerinde
Dinlerini yağmura
Fısıldardı bin kere
Ve gel ki yemin etmişiz
Hakk yolunda müslüman
Ne zaman unutmuşsun
Ey fukara insan!
Ki bu şairi anlamaz
Öyle bir kaç andaval
Sözde iştirak eder
Çalıyor der bir kaval
Yüzüme baktı aval aval
Masiva saz şairi
Bilmiyor ki gönülde
Gönülden kalp katili
Gerçekten bu durakta
Bendim ölümün yolcusu
Diyorum ki ayrılık...
Artık bu sonuncusu
Mumla aranır oldum
Kendi karanlığımda
Ki ne güneşler boğdum
Benim aydınlığımda
Elbet sağırlığımda
Fısıltılar işitirim
La ilahe illallah
Muhammed resülullah
Elbette yetişirim
Ol ki fenafillah
Sıksın bir iki kurşun
Ölümü öldüren silah
Kanı kağıda damlamış
Bir kaç cümle kanımca
Kemikler hep çürümüş
Kalbimin mezarında
Bak ahvalin ressamı
İşte budur manzara
Ben benide geçtim ama
Cevap ver duvarlara
Söyle Allah aşkına
Sen neyin peşindesin
Bir tas suyun aşkına
Pınarlar geçmektesin
Boğulursun artık sen
Bir kaşığın suyunda
Arasan bulamasın
Bu aşkı o kuyunda
Düzenleme:02.08.2008 / 00:28
bilgisayarım
02.08.2008 / 00:17
sevgili oğuz nekadar uzun yazmışsın her dizenin anlamı var sevgilerimle {s:015}{s:027}{s:029}{s:030}
#1
kayra_zamres
03.08.2008 / 14:46
EL ALEM BUKADAR İÇTEN ANLATIR İŞTE=D harikasın
#2
ziyaRET
03.08.2008 / 23:35
Söyle Allah aşkına
Sen neyin peşindesin
Bir tas suyun aşkına
Pınarlar geçmektesin
Boğulursun artık sen
Bir kaşığın suyunda
Arasan bulamasın
Bu aşkı o kuyunda
azizim
yürekler çağlanır nidalarına
kurşunlar sıkılır sedalarına,
ve de "aşk bulunmaz" adalarına
sende onun adını yazmış sın artık...
gönlüne yüreğine sağlık..
{s:030}{s:030}{s:030}
#3
selametnur
07.08.2008 / 16:09
sevgili gönül dostum vaz geçilmeyecek birşeyler varsa insanların aklında evvela senin gibi dostlar gelir başta,zaten insan kendini anlattığı şeylerdende belli eder,dileğim dostluk gemisi daima mutluluk okyanusunda yüzsün onda bizler ve sizler daima kalıcı olsun hoşcakal rapor et arkadaşım,,,
bilgisayarım
02.08.2008 / 00:17
kayra_zamres
03.08.2008 / 14:46
ziyaRET
03.08.2008 / 23:35
selametnur
07.08.2008 / 16:09