İHTİSAR
Mahal fezanın konuştuğu vakit işte o devir
Ne kadar kaçsanda beyhude herşey bitmiştir
Kalem kağıt hep mechulde, defter hep şiir
Kader Allahın kelamı ola sağ bilek hep diktir
Hayır; ileride bileceksiniz!
Hayır, Hayır! İleride bileceksiniz!
Hayır, kesin olarak bir bilseniz
Andolsun, o cehennemi muhakkak göreceksiniz
Yine andolsun, onu gözünüzle kesin olarak bileceksiniz
Sonra o gün; nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz
Devran bu giden aşk yolunda kaçıncı kervan
Hüsran Yar hüsran düşman hüsran kafirler ayan
Dayan kalp sabreyle, herşeyin zamanı var
Bedir güneşi zapteyle, günahla kalp binkat kanar
Dinle ebedi ilahı aşk silahtır bedihi
Hangi dildir realin ilmi katibi
Yazdır katibi vesselam, aleyküm selam
Ben sana şükretmedikçe büsbütün devran haram
Ellerim buz tutmuş dünya alevlerinin mektebinde
İstanbul kaybolmuş faili mechul cinayetlerde
Bir katil bulunmuş esrar çeker şekilde
Bir kul görülmüş günahtan dul, sevabın peşinde
Kapımı çalma, kır ve gir, gönlüm devrilir
Kalbi isteme, çal ve git, sensin muktedir
Ruhuna selam bu sensiz zaman dertlidir
Bir gün dolar zaman zamanla ozaman ömrüm bitebilir
Gece geceyi sürükler, gündüz kapar gözleri
Hayat aşka peşkeş çeker, miller yakar dilleri
Yaz sil kış sil onlar silsin defteri
Ben yazarım evveli ve ebedi mabet şairi
Nefis pek nefis tadı güzel kula özel gelde tatma
Bir gün olsun bir dua et günahla yatma
Hayata tecavüz eden kolaysa şimdi rahatla
Cebin boşalır elbet bembeyaz çarşaflarda
Yarın hep beklenir yarın yine beklenir
Mahluk kalbi kulluk edemez neden böyle kirlidir
Bazen fazla kurcalama hayat alengillidir
Allah nedir bilen elbet doğru yolu gösterir
Bariz caiz her sözüm elime kalemi vereni gör kör
Bin cenabet gününde bir gün guslet öyle öl
Ben bakire değilim inan, kalbim günah susuz çöl
İnsan nedir bilirsin, bazen keramet bazen sade döl
Yüzüstü bırak beni toprağa iki yüz
Riya zira hep sendedir kimisi hep dürüst
Zor herzaman dahada zoru tetiklerki hayat zor
Cennetten tapula arazi, para bol zati papaza sor
Gönüller sis duman bulut ağlar yıldız kayar
Bense nedense hep yüzüme damlamanı beklerim
Parmaklarım otuz üçbin kere adını sayıklar
Ben büyümedim aşk prangalı dilim yürüyemem hep emeklerim
Hasret adınla paralel, alevi körükle ruhuma sen ve karayel
İçimde sel, yüzümde sen, hüznüm ve ben, gözüm ırak gözlerinden
bir çift sözün ne olursa olsun alır gotürür beni benden
beden nedirki ben onla çürüyemem
Sen aşkıma küfretsende gökten iner kevser
Anlasanda anlamasanda elbet sesine keser
Oğuz ölüme gitmek ister bir an olsun öyle bekler
Aşk sen ve sen ve sen benim şairim sizler...
İHTİSARLA YARAMI SAR GÖNLÜME KAR YAĞAR
BİR TEK KELAMINLA ÖLÜR GÜNEŞ BİR TEK KELAMINLA DOĞAR
SAĞNAK YAĞIŞLAR GÖZLERİMDE TRAFİKLER TARUMAR
BENİMDE EN AZ KADER KADAR BELLİ BİR SABRIM VAR