hayat bir günah çeşmesi, iyi iç ve doyur kendini
istemeden kırdım kendi kendimi, şimdi elimde saatlerin akrebi
kimi içimdeki melekleri katletti, çok suç işledim lakin Allah affetti
geçti gitti her senem, bir resimde saklı kaldı geçmişi
gün geçer kervan gider, ölüm ölüyü sever kefen toprakta biter
ter boşalırken tenimde,n dudaklarıma kadar ıslak kelimeler
dünya bir işmiş elini dişleyen, ve gönül sayfalarında kara kalemle çizikler
ezik kaldı bebekler, emekleyemeden öldüler,
beni seyreden yaşlı gözler değildi, halime gülüp de geçtiler.
dünümü sorma bu güne gelme, ömrü kendine al bana uzun ömür dileme
iyi günler geçirdi her insan, fakirin haline bakmadı bile, niye?
her sene sinemde yara açtı kaç kere, yara bere içinde tutuk suretimle
seni sevdiğim güne lanet ettim bu gün şiirlerimle. sil hepsini!!!
yasları bana bağışladın.
gözlerim yaşla doldu, yaşlandırdın.
kalem baston oldu ayakta kaldım.
şiir destan oldu ellerimle, sakatta kaldım.
her dakikada bir ölüm var, her günde bir düğün var
dünya dengesi bozulmaz hiçbir zaman, bir yerde sevinç bir yerde tarumar
her aklın bir sabrı var ve hayatı kaybeder masa başında kumar
Allah hak ettiğini elbet sunar ama birileri gelir ve ellerinden çalar.
yine defterin başındayım, 17 yaşındayım aşımın taşlarındayım.
dişlerimi sıktım ve dayandım, geçen her saliseyi asırda saydım.
yanaklarımdaki tokatları ellerimle kapattım, ve dualarıma bir avuç açtım,
gökte gürledi ruhum yağmur olup da yağdım. duvarlara dayandım.
sinlerimde batık gemiler, hayalimde yari gördüğüm, rüzgarla eser gider
beni kapat ve yeniden başlat kader artık yeter, kim gelir bu kalbe kim gider
benden ödünç aldılar fakat geri vermediler,
nedeni neydi ki ben sevdim, sevilmedim,
ayrılık mektubunu önüme serdiler, ve gidiş o gidiş terk ettiler. terk edilenler.
bu gün mutlu olup baharı beklesem, yarın kesilir ümitlerim, matem olur esen
ve dilimi kesen paslı bıçaklar öyle canımı yakar ki, asırlarca keser, içimi deşer
ve aşkın şarabını soluksuz içen bu dudaklar,
öyle sarhoş ki su niyetine içine çeken
solmuş gülleri yaşar diye bahçelere diken bu eller, dikenlerinde kanla seviştiler.
günüme göz yaşı sun.
yarın gelmesin bırak ta bu güne uyusun.
söylediğim sözü bir tek o duysun.
sadece beni dinlesin, etmesin tek kelime sussun
susuz dudaklarıma o çare bulsun.
elimi tutsun ve şarkılarıyla uyutsun.
Bu Amerika kendi yaşarken katletti milletimi
Her gün bir vatandaş kaybetti hayattan biletini
Allah tuttu dilekleri ve yaşlar taş oldu bitti
gönlümün kan akan çeşmelerinden, kaç hancı kadehlere ekledi.
gel yaraları deş ve dik, bu günümde bu lirik ilk
sınırlarımda geçen her gün aşina, yani bilindik.
biz, ben, sen, bir filmdik ve gözyaşını izleyenlere ekledik.
rüzgar essin ve bütün günahlarımı benden alsın.
Ellerim şiirleriyle günahlarını bir arada toplasın.
yar bu son mektubum sana, ayrılık destanlarını yolladım.
ve geçmişte yazdığım her şeyi bu şiirde topladım, açıklara saldım.
dilim küfürlü bu yüzden defterim bazı kelimelerimi süpürdü
tozlar havaya kalktı ve her bir kelime öksürdü
bu içimdeki gürültü, sesini duyamayan kulaklarımı öldürdü
bu gün yazın içinde kışı yaşadığım kompleksli bir gündü.
Düzenleme:10.07.2006 / 18:36