Şiir Defteri

Deniz ve...

Yazan: rapoet
19.06.2008 / 23:47
743 kez görüntülendi
4 yorum yapıldı
Bir kurşun sıkta beynime açılsın aklım Ne derin bir denizmiş bu düşünce Ne deli bir ırmak ki içine düşünce İstemeden gidiyorsun, gittiği yere Senelerden beri bir hayalin peşinde Belki o gelir belki ben giderim ve ölüm olmuşken ecelden hediye Ben doğum günümü beklerim Şu beynimi bana sorsan sudur Sana sorsam kan dersin ve sen senelerce su yerine Beynimden akanı içersin Günahlarım engin bir dağ gibi Hangi rüzgâr üflese bu çığı ve şair voltasında sahili Ağırlıyor başım dalgaları Aşk ateş olduğundan beri Bende böyle deli bir yangın Ne suya uzanır elim Ne de uzanmaktan cayar Güvendiğin kadar güvenilir bu can Sen bu canı alsan da nafile Gözyaşları gibi akar bu kan Damla damla her saniye Ben bu yangında serinlemek için Ateşleri yudumlarken dudaktan Bir selam bekleyecek hiçliğim Öteki dünya kadar uzaktan Güneşi sen bellediğimden beri Körle yatıp şaşı kalkar oldum Yani yatakta tek kendim Kendimde ben seni buldum Saçlarına kar yağmış bir çocuk Mızmızlanan bir şair aşk Bir tokat kondurmak isterken yüzüne Diyebilir misin ki yüzüme bak Nice aptallarla dolu bu okyanus Sen karaya çıkma peşindesin Bırak boğulsun aciz beden Ne değeri var kokuşmuş leşin Hangi kapıyı el atsam Ardında hep kim o sesin Kimim desin ki bu şair Kimim dese içeri gel dersin Yılana uzaktan bakmak gibi bir şey Yakınlaştığında bir ejderha İşte neyse o şey Kendiside şahika, bedenide şahika Kelimeler tıpkı bir çembe Takıldığında düştüğün ateş Artık olmayan şeyleri düşünme Olmayacak, doğmayacak güneş Bat desende batmaz bu gemi Elbet bir yük üstüne binmeli Ne eksilmeyi kabullenir ne artmayı Ne deli bir denge bu şey Ben muhtaçlığa da muhtaç kaldım Serapları yutkunmaktayım Düştüğümde düşüncelere Bir tek Allah'a tutunmaktayım Bir kaşık sudan içtim okyanusu Bir kaşık suda boğdum kendimi Sordum soruların sorusunu Cevaplara takılıp düşmekteyim... Belki bir gecenin yorgunluğunu atarak Secdeye doğru akacak gözlerim Ki şu varlığım çamurlara batarak Yaradılışlarıma sesleneceğim Diyeceğim her saniye Maliki yevmid din Kapıya koşsam da artık nafile Çekip gitmiş ayak seslerin En son aldıklarımı giydim üstüme Sürdüm en güzel kokuları Adımları attığımda camiye Hatırladım gerçek adımı Şu kapılar şiddetle açıldımı Derin bir ürperiş, tüyler diken ve sözlerim ortalığa saçıldımı Demek ki derim rüzgârdı gelen Ey gece sen hep ertelen Ne zaman secde edeceksem seni İstiyorsan gözlerime sürüklen Yoksa yumacağım gözlerimi Sana olan sükûtlarım altın Ben bu serveti kime bıraksam Ne dünyalar satın aldım Fakirim fakir, noksanım noksan Aşka tok olsanda, hazır diye bu sofra Geç otur bir şeyler zıkkımlan Artık tat tadında bırak, doyurma Dünya ekmek olsa aç kalacaksın Hangi kadına baksam Hadi bunları geç, hangi adama Hangi sokağa adım atsam Çıkacaksın yine karşıma Ki ben bu delik olan arşı Dikeceğim senin için Ve okunacak bir şairin marşı Soracaksın niye ve niçin? Aç artık gözlerini, sadece ikimiz İşte her el, bizim elimiz Sanki herkes kardeşim gibi Bir can gitse, can çekişmeli Can kulağımı açtığım anda Senin sesin içeri girmeli Olmalı bir hoş manzara Kokun secdeme sinmeli Delmeliyim artık bu kabı Bu ceviz kabuğundan çıkmalı Artık susmalı kelimeler Sükûtlarda kaldı servetler Neyse artık yine bir ölüm Yine bir ölüm, öleyim bari Karşımdaki sensin diye Aynalara dalayım bari Şu güneşle seviştiğimden beri Kaynadım ve buhar oldum Demek ki dedim yolu bilmeli Gökyüzünü sonunda buldum. Şu rikkat meselesi ne kadar ince Kopuyor sırat gibi üzerinden geçince Şu aciz sözler elvedayı seçince Sanki bir vuslata hitap eder gibi Her ayrılıkla bir tuttum kavuşmayı Tıpkı donup kalmakla tutuşmayı Dövüşmeyi sevişmek gibi bildim Bu yüzden seninle kavga ederdim Senin kadar güzel, senin kadar ince Hayatın iğnesinden iplik gibi geçince Anlıyorum ki biz hiçbir zaman ayrılmadık Ne olursa olsun Allah'ın yanındaydık Ben sen mertebesindeyim Ben senle geçtim kendimden Dedim ki işte onun için sevdim Yoktur dedim benim gibi seven Ey Oğuz! Bir gül için diken zahmetindesin Sen ki aşk ağacının köklerindesin Senin susuzluğunu dindirmek için Şu gökyüzü inlesin... Şu cennet aptallarla dolu Bırak aklın peşini Buldum artık kadınımı Aynadaki eşimi Baktım ki saate, atmıyor nabzım Kalbi bıraktım tavernalarda Koştukça sana, kesildi hızım Şimdi adımlar manevlarda Ne garip bir düzen bu Kerhanelerde, tekkelerde Hatırlatır bir kadını Evlerde ve caddelerde Hep susalım diyedir bütün kelimeler Bu ağzımdaki dil ve naralar Birileri susar diye hep susarlar Susuzlukta mana ararlar Susuzlukta evet asıl mana İçemediğin su içtiğin aşktır Alışman gerekir bazen Alışamadığın alışkanlıklara Kim demiş az ve öz İşine geliyordur kısa söz Boş konuşmak sanar kendince Bunlar işine gelmeyince İşte kelam bende dağ Meyden okuyorum meydana Kim varsa çıksın ortaya Kessin bu manayı kıssadan kıssa Bu gün bir şiirin etrafında Tavaf ediyorum cümleleri Tamam diyorum bu kez bitti Diğer cümleleri karalarken Bir Allah ve birden başka kadın İşte bu iki şeye sevdalıyım Biri vuslat biri hicran Biri aşk biri düşman Gecelere aşığım gündüz olunca Penceremden içeri güneş dolunca ve bir şeyler artık son bulunca bende diyorum gideceğim galiba Hem ölüm var, ölüm diye bir şey yok Aklını karıştırır, akla saplı ok Hem tuzaktır akıl, hem de kurtuluş Kimine var oluş kimine yok oluş Gözlerimde okyanuslar Açılıyorum kendime Paha biçemiyorum Pahalardan kendime Ben ağlarken toprak gülüyor Bitki gülüyor, gök gürlüyor Ben ağlarken, benler ölüyor Biri doğuyor, biri bağırıyor Ne kadar ben varsa şu dünyada Hepsinin öpüyorum gözlerinden Aşığım kendime, aşığım zaten Çok şükür Allah, yanıyor sinem Ümitsizliğimdir bir kadının yok oluşu Bazen de bir kadına tutunmak Bazen kadınlarda aramak Allah'ı Bazen ne boş, bazen ne hoş Cebrail gelse de itsem elimin tersiyle Girsem soğuk ateşlerin içine Bu sefer yaksın, küllerim uçsun Allah demeyen diller tutuşsun Seviyorum Allah'ım sadece Senin için Bu yüzden ki o benimdir sadece Ne istersem istedim, her şey önümde Tövbe Ya Rabbi tövbe, yok gözümde Yalnızca o Kadın gelsin artık Kurtar Allah'ım beni bu bataklıktan Şahitlerim konuşsun bir bir Ve tutuşa tutuşa gelelim sana Tutuşa tutuşa yanalım bari Topraktan söktüm köklerimi Ben bir ağaç olduğumdan beri Döküyorum aşk meyveleri Verme Allah'ım verme Bela varsa ver belayı Gelme kadın istersen gelme Çek benden öte cefayı Benim Allah'ım benim Al şu kafir aklımı Benim Allah'ım benim Çıkardım saklı baklayı Bu sözler eğer yalansa Ben kafirim kafir Aşığım Rabbim aşık Aşkta yok diye kibir. Nedir cennet dediğin O benim avuçlarımda gül Nedir cehennem dediğin Oda avuçlarımda kül Ben ölümsüzüm ey kadın Öleceğime sakın inanma Ölmüşsem tabutuma bak Şaş artık olacak olana ''Kime seslenir söz sanatı Sanatçıda sanat mı kaldı? Bak ve düşün yaratanı Şurada kaç günün kaldı Seviyorum, sevdim kadını Bende erkeklik mi kaldı Kestim arzuların iştahını Bende tutacak oruç mu kaldı Siliyorum yazdıklarımı Ya da yazacaklarımı Her şeyi yaşadım artık Huzur mu kaldı, dert mi kaldı''... Ne kadar yücesin ya Kerim Var ve yoğun üzerinde olan Senin adınla yemin ederim Yalanda olsa, doğrulur kelam Ben ne güzel bir şairim Aşığım aman, yanıyorum aman Kellem mi şurada sallanan Sallansın aman, yakındır zaman Okunuyor ezan, el aman Parmakların seremonisinde Bir ücra köşedir Kuran Kalbimi verdiğim icrada Böyle yankılanır duam Artık şairden son kelam Selamın aleyküm ve Aleyküm selam...
Düzenleme:20.06.2008 / 15:15

Fıratın-Hüznü


20.06.2008 / 00:13
Kardeş ne istiyorsun benden annamadım. Tamam tamam artık uzun yazalım. : ) Güzele bakan kendini görür yalnızca, kara çalmışsa yine kendini. Ben sendim, görebilmen için kendini. Walla ne desem olacak. Gür bir nehirdir akan. Bastırdı sesimi. {s:020}

rapoet


20.06.2008 / 00:29
Ya Herru Ya Merru Ah benim deli hüznüm :)

bilgisayarım


20.06.2008 / 01:04
bengene yazıyorum rekorlar kitabına geçeceksin uzun şiirlerinle süpersin oğuz sevgiler{s:015}{s:027}{s:029}{s:030}

kayra_zamres


20.06.2008 / 11:04
sen yaz coşsun yağmur sen yazdıkça yağar mağrur diken zahmetinde,acının en tatlısısın yeter ki bat dur!=)
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • mimu
  • kartanesimKar
  • Ebuelfiya
  • Efeefe
  • Öz-gü
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir