Şiir Defteri

Gezi ruhu

Yazan: onderkaracay
19.03.2014 / 21:36
681 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Yılların yağmasına karşı milyonlarca insanın isyana dönüşen diliydi, Gezi ruhu. Bu ruh; ahmaklığın, müritliğin, kula kul olmanın değil, aydınlanmacı bir bilincin sonucuydu, Toplumsal öfke patlamıştı, Yeşile yönelik kemirgen saldırgan Taksim’e kadar gelmişti, İyi ayyaş salvoları dolaşıyordu, kahramanlık şövalyesi gibi milyonları zor tutuyordu, Milyonlar sıfırlanmak zorunda kalana kadar zor tutuldu evlerde, Öğrendik ki bu milyonlar o bildiğimiz milyonlar değildi, Gezi ruhunun doğal milyonları karşısında polis şiddetiyle, korumasıyla evde, ayakkabı kutularında saklanan milyonlar karşı karşıyaydılar. Siyasetin sahne alamadığı ve almaya cesaret edemediği bir sahneydi, Korkaklara o sahnede yer yoktu, Cömertçe ölümler zalim ve haince gerçekleşiyordu, Birileri failleri bildiği halde saklıyordu, Halkına düşman gibi silah, gaz, su ve şiddet doğrultanlar; Gezi ruhuna bazı marjinal gruplar dese de, Genci, yaşlısı, kadını, erkeğiyle, tencere-tavasıyla, Ulusalcılığın, Cumhuriyetin, Laikliğin ve Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri olanların havasıydı, Gezi Cumhuriyetin geleceği kaygısı ile meydanlardaydı, Karşısında ise rüşvet ve yolsuzlukların geleceği kaygısı ile feveran edenlerin halleriydi, Türkiye Cumhuriyetini yıkmaya çalışanlar, yeni Türkiye hayali ile kişisel hırslarına teslim mi olmuşlardı? Ya da neydi bu yolsuzluklar ve üzerine kapanmalar, Dönekliğin, yandaşlığın, işbirliğinin, liboşluğun, omurgasız duruşun, pusulasızlığın, şaşkınlığın yakası ele geçmişti ayakkabı kutularıyla, Tapelerle dökülmüştü iğrençlik yüzsüzlüğe, Son yılların en büyük halk hareketi bir halk devriminin başlangıcıydı gezi ruhu, Bu el ele çıkışı Arslanlı yola uzatmak ve Mustafa Kemal’in fikirlerinde birleşmek tek çareydi, Tehlikenin farkına varanlar talanın ayarını bozmuştu, Gezi ruhu, Gavur İzmir diyenlerin İzmir’e yolu düşmüş, Verilen tavizlerle binlerce insanımızın katili terör örgütünün pervasızlığı ve talepleri bir tarafta patlayacak kadar şişmişti, Daha da şişsin diye açılım üstüne açılımlar akil planlara dönüşmüştü, Her akil uğradığı yerde halkın tepkisi ile şaşkına dönmüştü, Zalim kendini aklamak için sandığı gösterip taşımalı miting sistemiyle yollara düşmüştü, Güvendiği yer bağımsız yargı olacağına orayı güvenilmez yaptığını bildiği için şaibeli seçim ve sandığa işi düşmüştü, Gösterecekti herkese gününü bir daha kazansaydı inlerine bile girecekti milletten yetki alsaydı, Sanki 12 yıldır yetkisizdi, Nedense girememişti bazı inlere, Kendisine karşı çıkmak için meydanlara inenlere, Günlerini gösterecekti, Öldürttüğü insanların geride kalanlarını bile alkışçılarına yuhalatabilecek kadar hakimdi milyonlarına, Tek sıkıntı bir sorun olduğunda sıfırlamaktı, Nereden çıkmıştı bu gezi ruhu, Ruhunu allak bullak etmişti zalimin, Ama paraları vardı, mitinglere devletin imkanlarını kullanmakta dahil taşımalı sistem mitingleri vardı, Belki de köfte ekmek ve harçlık parasına geleni bile vardı, Bunları yapacak gücü ve pervasızlığı da vardı, Bunca rüşvet ve yolsuzluk karşısında boş meydanlara miting yapması gerekirken, Bu kalabalıklarda neyin nesiydi? Sorun sadece iktidarın rezaleti değildi, Bütün bunlardan habersiz; görsel medya, tüketim ve borçla uyuşturulmuş halk muhalefet tarafından uyandırılmamış hatta bu delalete destek bile olunmuştu, Demokrasinin dördüncü gücü basın ihanet içerisindeydi, Talimatlarla haber yazıyor, talimatlarla doğru yazanı ekmeğinden ediyordu, Direnen az ahlaklı insan vardı onlarda yazacak gazete bulamıyordu, Çoğu da mahpus yatıyordu, Dünyanın neresinde olursa olsun bu kadar rüşvet ve yolsuzluk ortaya dökülecek, O iktidar bırakın miting yapmayı sokağa bile çıkamazdı, Ülkemizde çıkabiliyordu, hatta sağa sola saldırarak, daha fazla yavuz hırsızlığa soyunarak, Meydanlar duyarsızlık haykırıyordu aslında, Muhalefetin anası cemaat ve tarikatlara kol kanat germiş, Kendi ulusalcı tabanını gözden çıkarmayı göze almıştı, Bakalım attıkları gül kırdıkları dala değecek miydi? Cemaate haksız zulüm yapılıyor diyenlerin asıl zulüm gören vatanseverleri unutmasının faturasını anlayabilecek miydi? Dimyata pirince gidenler eldeki bulguru kaybedince anlayacaklardı anlayacaklarına, Ama iş işten geçecekti, Zalim yeniden halktan yetki aldım diyecek işine gelmediği herkesin inine girecekti, Dağdaki teröristlerde siyasi alana çekilmiş itibara dizilmişlerdi, Koca bir devlet terör örgütü ile müzakere edecek seviyeye düşürülmüş, Tavizler tehditleri artırmış, Açılımlara açılımlar yetişmişti, Yönetmesi gereken yönetiliyor, Psikolojik harp ile birileri zayıf düşürülüyordu, Gezi ruhu ise canlı canlı birilerine tabanı yağla, Türk Milleti her hainlik ve delalete yüzünü göstereceği anı bekliyorum diyordu. Önder Karaçay
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • VEJETARYEN1978
  • Serdar150
  • yunuskivanc
  • Adıyaman
  • Şiirlik
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir