Bak şimdi şu zehirli çiçeğe
Tatlı tatlı kokarak arıları topluyor
Birazdan can verecek, şu şeffaf kanatçıklar
Al renkli güzelliği doyasıya kokluyor
Düşüyor kanatları yorgun, bezgin ve kırık
Rüzgârda savruluyor kuru çiçekler gibi
Ve bir bağrı yakarken hüzün dolu hıçkırık
Çiçek yine masumdur, tıpkı bebekler gibi!
Ey çiçek sen rengini hangi şafaktan aldın?
Hangi zehirli sular suladı bu gövdeni?
Hangi güneşi gördün? Hangi göllere daldın?
Hangi zalim büyüttü, kanla suladı seni?
Bağrından taşmadı mı deli deli bir sevda?
Ayrılık zevk midir ki ayırırsın seveni?
Sevenler ederlerken senin yüzünden veda
Seni kimse sevemez. Sevemez kimse seni.
Ey çiçek bu, yaktığın bilmem kaçıncı yürek?
İşte sen bir düşmansın dost gibi görünerek
Ayırdın sevdiğini bağrı yanık sevenden
Uzak ol, hoş kokulu, zehirli çiçek benden.
Naci ÖZDEMİR