Yalnızlığı avutmak içten içe.
Derin derin.
Kollarına bırakmak gibi tarının
Kendini.
Yalnızlıkla yaşamak.
Ölmek gibi değil
Ölmek birden ve sade
Aşk gibi yalnızlık
Kabullenerek yavaş yavaş.
Acıyla nefes almak her anı
Ve en kötüsü de alışmak galiba
Alışmak tuzunu unuttuğun yemeklere
Gülmeyi unuttuğun saatlere alışmak
Terli terli Sevişmeleri unutmak.
Aşksızlığa alışmak
Sakalını kesmeyi ertelemek her sabah
Ve
Ölümü hatırlamak her an
Ölümü beklemek gün batarken
Ve tüm olasılıklar olması gerekenden
Fazla olmaya hevesliyken.
Tekli koltuğunda ayakların masada
Ağzında bira tadı
Parmaklarının arasında bitmiş bir Sigarayla ölümü beklemek.
Oysa ne kadar sıkıcı değil mi yaşamak??
A.G.