Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 170

Yazan: Birturkbilgesi
15.05.2018 / 08:55
958 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Türkiye'nin ve her ülkenin ekonomide, sanayide, teknolojide, tarımda, hayatta Büyükadımlardan(Büyük adımlardan) önce felsefede, bilimde ve Dini tanımlayan Din hadisileri'nde Büyükadamlara(Büyük adamlara) gereksinimi var Büyükadama bayanlar da dahil kuşkusuz Büyükadımlar'a uysun diye Büyükadamlar dedim, Felsefeye, bilime ve din hadisileri'ne aykırı br ülkede bebekler ve çocuklar masum değildir Henüz suç işlememiş masumlardır, Ölüm size yaklaşmaz Siz ölüme hep yakınsınız zaten Çünkü ölüm hayatın, canlının kendi içindedir hep, Sokaklara ya da insanlara ya da yemeye içmeye ya da işe ya da sıpora(spora) Ya da eğlenceye ya da gezmeye ya da modaya ya da sanatçılara ya da sanata Ya da ticarete ya da paraya ya da denize ya da benzeri yerlere Benzeri şeylere koşuyorsanız yanlış yoldasınız, yanlış dünyadasınız demektir Çünkü koşmanız gereken tek doğru yer felsefe, bilim ve Din hadisileri Ve bunlara ait kitaplardır, Kitap okumak sanıldığı kadar kolay, sıradan birşey değildir Bir kitabı internetten okumakla bir kitabı doğrudan okumak arasında bile Gazete okumak ile kitap okumak arasında bile kat kat fark vardır Bir kitabı okumak önce kitabın kalınlığını aşmaya azim ve direnç Bu da beyine ve ruha daha çok gelişmişlik, üstünlük, nitelik katmak demektir Yani kitap okumak yalnızca okumak değildir, bu nedenle öteki okuma türleriyle Karıştırılmamalıdır Ayrıca kitabı tutmak bile kitap okumanın bir parçasıdır ve kitabı tutmak bile Çok şey öğretir Gazete, dergi okumak ya da kitap yazmak oyuncak bir kaleyle oynamak gibidir Kitap okumak ise dev bir kaleyi elegeçirmeye çalışmak gibi Yani insan kitap yazarken bile kitap okumakta olduğu gibi zorlanmaz Çünkü kitap yazarken yazdıkları kendi düşünceleridir Bir kitabı okumak ise bir başkasının düşüncelerini anlamaya çalışmak Kitap yazmak konuşmak gibidir, başkasının kitaplarını okumak ise dinlemek Ve konuşmak dinlemekten daha kolaydır, 'Gerçek sevgi sevilenin iyiliğini ister' demiş Umberto Eco Gerçek sevgi sevilenin iyiliğinin değil felsefenin, bilimin Ve dini tanımlayan Din hadisileri'nin gerçekleşmesini ister, Bilge öyle bir kimsedir ki istediği herşeyin insanlıkta yani dünyada gerçekleşmiş olsa Ve ölümsüzlük için herkese 'Ölümsüzlüğü dünyada mı yaşamak istersin yoksa uykuda mı Yaşamak istersin?' diye sorulmakta olsa Uykuyu seçer çünkü bilge dünyayı ve bedeni aşmış insandır Ve yalnızca felsefe, bilim ve Din hadisileri Gerçekler ve doğrular için yaşar, Sözler ve sözcükler kömürlü bir gemide gemiyi ilerletmek için Geminin ateşine atılan kömürlere benzerler Kömürlerin ateş içindeki yönleri önemli değildir, önemli olan geminin gitmesidir Doğru olmayan, yanlış sözler bile eğer insanca bir dünya için Gerçekler ve doğrular için söylenmişlerse O sözlerdeki, o sözcüklerdeki doğrulukları görmek, anlamak gerekir, 'Çevrendeki insanlar susacağı, konuşacağı ve duracağı yeri bilmiyorlarsa Sen fazla adım atmışsındır onlara, biraz geri çekil' demiş Eliot Oysa eğer düşünür, alim, alime, bilge biri isen Geri adım atmak yerine ileriye daha çok adım at çünkü Cehalet ve nefs içindeki insanların içinde kalacak kadar geride kalmışsın demektir, Siyaset savaşın daha kurnaz, ticaret ise daha da kurnaz halidir Siyaset savaşı örter saklar, ticaret siyaseti örter saklar Siyaset cehalet ve nefs demektir yani felsefenin, bilimin ve dinin en büyük iki düşmanı Buyüzden akademisyenlerin, düşünürlerin, alimlerin, alimelerin, bilgelerin Bilimcilerin ve dinlilerin ve din görevlilerinin siyasette yer almaları Felsefeye, bilime, dine Düşünürlüğe, alimliğe, alimeliğe, bilgeliğe, bilimciliğe, akademisyenliğe aykırıdır, Esnaflık da komşuluk da ölüyor İşyerilerinde asgari ücretle çalıştırılmakta olan çalışanların yüzleri donuk Sanki yüzleri düşmüş gitmiş Esnaflık ölüyor, esnafın işinin başında olmaması ve İşyerine bağlılık duygusu taşımaları olanaksız genç çalışanlar yüzünden Ve komşuluk ölüyor apartmanlar yüzünden Aynı apartmandaki insanlar bile birbirlerini tanımıyorlar, bırak yan komşularını tanımayı Önemli olan şey para ve tüketim olmakta İş, araba, ev, yazlık, televizyon, bilgisayar, internet, moda, cinsellik, yemek içmek, gezmek Yalnızca insanlar değil felsefeyi, bilimi, Din hadisiler'ini geçtim Kitaplar da dostsuz, komşusuz kalmakta Yok olan şeylerin yerlerine doğruları, iyileri gelse sorun değil Ancak görülen ki insanı insan olmaktan iyice koparan şeyler geliyor İnsanı bencil, sorumsuz, nicel, tikel bir beden, bir kütle, bir makina yapan Çünkü özel sektör denilen yozluk, çürüme, kanser ekonomisi için Dostluk, insanlık değil para önemli Ve taşımaya gönderiliyor insanlar sırtlarında kendi yok oluşlarını taşımaya Ölüm haçı kendisine taşıtılan Jesus(İsa) gibi Ve ülkemizde, siyasi iktidar yandaşı bir siyasetçiye 'Donanımsız' sözcüğü denilmiş Muhalif bir yazarın kitapı toplatılıyor Nefs yalnızca kendsi olmak ister, nefs yalnızca kendisine eşitlenmek ister Nefs yalnızca kendisine odaklanmak ister, nefs yalnızca kendisini yaşamak ister Önce akılı, sonra vicdanı öldürüp Ve nefsin bir adı da özel sektör, bir adı da siyaset, 'Kurban olduğum Allah'a bile günde beş vakit ulaşılabiliyorken Kendini ulaşılmaz sananlara selam olsun' demiş Necip Fazıl Kısakürek Hem kundaklarındaki bebekleri, çocukları bile öldürten padişahları baştaçı edip Hem de Allah'a ulaştıklarını sananlara ancak gülünür Ve ne acı dine yalnızca günde beş vakit ulaşabilenlere, 'İçimi okuyabilsen ölene dek kulum kölem olurdun' demiş Leyla Erbil Köle kul arayan bir içi okumak onu terk etmeyi gerektirir zaten, Türkiye'de mutlak ve kalıcı bilimsellik olmazsa Mutlak ve kalıcı demokrasi olmaz Mutlak ve kalıcı demokrasi olmazsa Türkiye'de edebiyat ve felsefe gelişmez Edebiyat ve felsefe gelişmezse Türkiye'de internet güvencesi olmaz İnternet güvencesi olmazsa Türkiye dünya merkezi ve dünya önderi olamaz İnternet güvencesi olmayan ülke kendi içi açısından da Öteki ülkeler açısından da güvenilir değildir, Sünnet ve kurban töresi belki de İbranilerin etçil kültürünün Ve dolayısıyla etçil ilah anlayışının bir kültürüdür Çünkü bakın Yahudilik tarihinde örneğin Tora'daki(Tevrat'taki) Mısır'dan çıkış anlatısında bile et konusu vardır Ve Yahudilikte yani İbraniler'de ilaha kızarmış yağlı et kokusu sunumu töresi vardır Yahudilik açık ki et ve kan üzerine kuruludur Bu yüzden ki Jesus(İsa) da ilahına etini ve kanını sunmuştur Bu yüzden ki Yahudilik'te kurban ve sünnet töresileri varken Hıristiyanlık'ta(Hristiyanlık'ta) kurban ve sünnet töresileri yoktur Çünkü Yahudilik'te kurban ve sünnet töresileri ilaha et ve kan sunumu içindir Ve Jesus et ve kan sunumunu kendi bedenini ve kanını Yani kendi hayatını ilaha sunup hem bu işi toptan çözümlemeye çalışmış Hem de Yahudilik'teki ilaha et ve kan sunumu töresini ortadan kaldırmaya çalışmıştır Zaten tarihte, daha önceki dini inançlara da bakıldığında ilahlara kurban adı altında Et ve kan sunumu görülür genelde Bu açıdan Jesus ilahına kendi etini ve kendi kanını sunup Genelde dni inançlardaki ilaha et ve kan sunumunu Özelde ise Yahudilik'teki ilaha kurban ve sünnet ile et ve kan sunumunu Ortadan kaldırmaya çalışmış olmalı Bu açıdan Jesus'un ilahlara et ve kan sunumu töresini yok etmeye çalışan bu yolu Bu seçimi öteki dini inançlara göre bir ilerleme sayılır, Bir devlet ya da ülke ya da hükümet ya da ekonomi Yastık altı denilen vatandaşın evindeki altına, paraya, dövize gözdikmişse(göz dikmişse) Başarısız demektir, İstanbul'un fethini baştaçı edenler, öve öve bitiremeyenler İstanbul'un fetihi ile övünenler gerçek ki, açık k dini tanımlayan Din hadiisleri'ni Yani dini ve İslamiyet dini inançını ya bilmiyorlar ya bilmezden geliyorlar demektir Çünkü 'İstanbul'un fetihi kıyamet alametidir' hadisi de 'Sultanlarla düşüpkalkan alimler de hırsızdır' hadisi de İstanbul'un fetihinin İslamiyet'in dinderi(peygamberi) için de İslamiyet için de Amaç, iyi, güzel, doğru birşey olmadığını anlatır Öyle ki İstanbul'a gözdikmek çağın en büyük nefs yerlerinden birine Yani nefse gözdikmekti yani örneğin bugünkü Paris'i ya da Newyork'a gözdikmek gibi Ve gerçekten de İstanbul'u fetih ile ne İstanbul'a ne dine ne İslamiyet dini inançına Doğru, iyi, güzel şeyler gelmediği gibi üstelik de Sultanların kundaklarındaki bebekleri, çocukları öldürmeleri Öz annelerini, öz babalarını bile öldürmeleri Vahşet ve nefs gibi, Din hadisileri'ne aykırı, zıt şeylerin gerçekleşmeleri gibi Şeyler gerçekleşmiştir Ve İslamiyet'te Kıyamet alametileri kötü, yanlış, çirkin şeylerden oluşur Bebekleri, çocukları, öz anneyi, öz babayı bile öldürtmek gerçek ki Din hadisleri adına utanç şeylerdir Çünkü Osmanlı hanedanlığı, Osmanlı sultanları Hem Din hadisileri'nden uzak hem de Din hadisileri'ne aykırı kimselerdi Öyleyken İstabul'u fetih edene, Osmanlı sultanlarına ve onları övenlere Onları baştaçı edenlere nasıl sevgiyle, onurla Ve din olarak ve İslamiyet olarak sarılırsınız Sizler hiç mi okumaz ya da hiç mi öğrenmez ya da hiç mi düşünmez misiniz İslamiyet'in dinderine bakın Hiçbir ülkeyi ne işgal etmiştir ne de fetih ne de fetih adı altında bir ülkeye yerleşmiştir Açık ki Osmanlı hanedanlığı, Osmanlı sultanları ile övünenler de Din hadisileri'ne Aykırı, zıt kimselerdir Baştaçıları Din hadisileri değil cehalet, nefs, dünya malı olanlardır İstanbul'un fetihi ya da işgali Osmanlı döneminde Din hadisileri için Din hadisileri'ne göre daha iyi biryer olmamıştır, Vatan borcu, vatan borcu diye diye Borcu bedelli askerlik denilen parayla ödemeye başladılar Demek ki Vatan borcu dememek, başka birşey demek gerekir, Akp yandaşı Demirören holdingli Kanal D ekranında, magazin yayınında Yarıçıplak bir Amerikalı kadın ünlü Sunucu 'Allah vergisi güzellik' diyor kadına Din hadisileri'nden yoksunluk şaşırtır işte böyle insanı ya da akılı Din hadisileri'nden uzaklık cehalet ve nefstir, Güneşi seversen güneş değil sen aydınlanırsın, güneş ve insanlık birşey kazanmaz Kitabı da seversen kitap değil sen aydınlanırsın, kitap birşey kazanmaz Sen kazanırsın ve insanlık kazanır Felsefeyi, bilimi ve Din hadisileri'ni seversen Hem sen kazanırsın hem felsefe, bilim ve Din hadisileri Hem insanlık İnsanlık kazanırsa sen de kazanırsın, halkın da, toplumun da, milletin de, ülken de, Demokrasinin öz anlamına göre Batıda demokrasi yok gerçekte Çünkü demokrasi felsefe, bilim ve ahlak demek Dini tanımlayan Din hadisileri'ne göre Batıda din de yok Çünkü Batıda Din hadisileri'ne aykırı olan fuhuş, zina, eşcinsellik, çıplaklık, sigara, içki Gibi şeylerin serbestliği var Oysa Yahudilik'te de, Hıristiyanlıkta da, İslamiyet'te de bunlar yasaktır Sormak gerekir Batıya: Jesus'un eti ve kanı nerede, Gelelim Sgk'nin durumuna Sgk bence çocuk şekeri, çikolata, gofret gibi şeylerden Diş fonu alsın Çünkü bunlar çocukların dişlerini çürüten en önemli şeyler bence Çünkü çocuklar şekerleri, özellikle çubuklu şekerleri saatlerce Bazan günlerce ağızlarında tutuyorlar yani bu durumda dişleri fırçalamak da çözüm olmaz Sigaradan da kanser fonu almalı Kanser yapıcı özellikteki maddeler içeren her üründen kanser fonu alınmalı Ve Sgk ilaç fabrikasıları kurmalı Yani kamu ekonomisiz ekonomi olmaz, kamu ekonomisiz devlet olmaz Çünkü millet bir cehalet ve nefs ürünü olan özel sektöre teslim edilemez Akıllı bir devlet, sorumlu bir devlet, insanca bir devlet, bilimsel bir devlet Milletini, insanlarını düşünen bir devlet bunu yapmaz, Devletin bankalardaki 10 yıl aranılıpsorulmayan paralara elkoyması çok yanlış Ve hukuka aykırı On yıl aranılıp sorulmayan arsalara, tarlalara, gayrımenkullere devlet elkoymakta mı Devlet istese o paraların sahiplerine ya da varislerine, variselerine ulaşabilir Tıpkı vergide, askerlikte, devletin alacaklarında olduğu gibi Unutulmasın ki kendi üretiminden değil vatandaşlarından gelecek paralara bağımlı Bir devlet de ekonomi de zayıftır Ve felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin yönetmediği Siyasetin yönettiği ülkelerden hayr gelmez Öyle ülkelerde cehalet çalar, nefs oynar Barbarlık çalar, vahşilik oynar, Cehalet, nefs, gösteriş, moda, para, mal, servet, siyaset, özel sektör, teknoloji, eğlence Mutluluk, sevinç, sokaklar, dünya size daha çok ışık sunabilir Ancak asla unutmayın ki aydınlık karanlık olabilir Çünkü bunlar gözleri ya da bedeni aydınlatırlarken beyini ve ruhu karartırlar Ve felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin olmadığı yerde on tane güneş de olsa Karanlık vardır Bazı ışıklar gibi bazı karanlıklar da gözle görülmezler, Yahudilerden tek öğreneceğiniz doğru şey yazmak sevgisi ile ayrıntıcılık sevgisidir Tarihi ayrıntıları ile yazmayanlar tarihi ayrıntıları ile yapamazlar, Bir devlet ya da hükümet ya da siyasi iktidar ya da ülke ya da millet Ya da halk ya da toplum dünyaya saygıyı bırakırsa Dünya da ona saygıyı bırakacaktır O devlet ya da hükümet ya da siyasi iktidar ya da ülke ya da millet Ya da halk ya da toplum felsefe, bilim ve Din hadisileri içinde ise ne mutlu ona Eğer o değil de dünya felsefe, bilim ve Din hadisileri içinde ise ne yazık ona Tümü de aynı yolda ise durum aptallığın en basit, en ilkel, en geri, en akıldışı bir halidir Jesus'u(İsa'yı) uçurdunuz da insanlığı birtürlü uçuramadınız, Sıporu zorunlu ve zorunlu miktarda, isteksizce, gönülsüzce, zoraki ve sakinlikle yap Hayvanca ya da Narsistçe yapma Karate-do'daki, Taekwando'daki bile 'do' sakinlik, terbiye, edep, ahlak 'Doo, çüş, oha' demektir, Gerekenin bir fazlasını yemek nefstir İki fazlasını yemek nitel akılsızlık Daha fazlasını yemek ise nitel gerizekalılık Özel sektör düzeni durmadan 'Yiyin, için, alın, harcayın, tüketin' diyor Ancak işçiye, memura, memureye, fakire hiç 'Alın, daha fazla para vereyim' demiyor hiç Ve patronlar, patroniçeler işçilerden ve memurlardan, memurelerden daha fazla kazanıyor Demek ki nitel gerizekalı bir düzeni ödüllendiren değil Nitel akılı ödüllendiren devlet yapısı ve dünya düzeni gerek O da yalnızca felsefe, bilim ve Din hadisileri düzenidir Ve o vatan, millet, insanlık, bilim ve teknoloji sömürgenleri Sanki bin elleri, bin ağızları, bin mideleri, bin makatları Bin cepleri varmış gibi Sanki ölümsüzlermiş gibi Bin kat daha fazlasını isterler hep Açık ki terörün de özel sektörün de vatanı, milleti, dili, dini imanı yoktur Özel sektör de düşük ücretlerle, güvencesiz işlerle, işçileri işsiz bırakmakla İşsizleri işsiz bırakmakla, ekonomiyi, ülke yönetimini elinde tutmakla Hukuku elinde tutmakla, adaleti elinde tutmakla, eğitimi elinde tutmakla Ülkeyi elinde tutmakla Bir farklı terör estirir ülkelerde Jesus'u uçuran insanlık kendini de uçurmalı artık Felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne Ruhuma bakma hiç, kendini göremezsin çünkü ruhumda yalnızca felsefe Bilim ve Din hadisileri var İlahlara kalkan o elleriniz felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne kalksın artık Çünkü varsa bile hiçbir ilah cehalet ve nefs içindeki bir insanlıkla muhatap olmaz Zaten cehalet ve nefs değil mi Adam(Adem) ile Eva'yı(Havva'yı Yani size göre ilk iki insanı da Öteki dünya'dan yani ilahın yanından Bu dünyaya attıran, kovduran Hem aynı cehalete ve nefse sahip olup Hem de aynı ilahın size farklı davranmasını nasıl beklersiniz Adam ile Eva'yı kovan ve yanına almayan bir ilah Cehalet ve nefs içindeki insanlığı neden yanına alsın Onlar da mutlaka sizden daha çok yalvarmışlardır Cehennem'i(Heaven'ı) olan bir ilah insanlığa neden acısın Din mi arıyorsunuz; Din hadisileri'ne yaklaşın Dinsizlik mi istiyorsunuz; Din hadisileri'nden kaçabildiğiniz kadar kaçın Bekliyor sizleri Din hadisleri. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 15.5.18/08.47
Düzenleme: 15.05.2018 / 09:04
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
  • eseisa
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir