Şiir Defteri

İNSANLIĞIN EDEBİYATI; HATA,TARİHİ;ÇİLE

Yazan: usagi
04.10.2008 / 09:34
1078 kez görüntülendi
3 yorum yapıldı
İNSANLIĞIN EDEBİYATI; HATA, TARİHİ; ÇİLE Biz, çileye her zaman talip olmuş, ardı sıra başkaldırmış insanlarız. Lakin gün gelmiş hataya boğun eğmiş, onu benimsemişiz. Kalp nefse bağlanmış, nefis hataya… Çile, armağan edilmiş böylece insanlığa… ’’Kalp, bağlandığı yeri severse ısrar edermiş.’’ Böylelikle insanlar hatayı benimsemiş. Geçmişten günümüze değin, HAYAT adlı senaryoda, başrolü özveriyle oynayan tek vasıflı eleman hata. İnsanı, insanları, insanlığı, insanlığın yaşamını diğer bir deyişle ’’İnsanlığın Edebiyatı’’nı oluşturan değerler; sevgi, saygı, hoşgörü, dayanışma, fedakârlık, doğru-yanlış, mutluluk-mutsuzluk… Ve vasıflı olarak nitelendirdiğimiz hatadır. Hata, doğruyu bulma yolunda yürünen sokaklarda yanlış yollara sapmaktır. Telafisi yok mudur hatanın? Elbette ki vardır. Saptığımız o yanlış yoldan dönüp, doğruyu bulma adına dimdik yürümek ve bir daha yanlış yollara sapmamaya çalışacağımıza dair kendimize söz vermektir telafisi… Lakin saptığımız o yanlış yoldan dönmediğimiz takdirde, çile peyda eder gönlümüzün en ücra köşelerinde bile… Çile, dermanı kendi içinde olan bir derttir. Çile çeken insan derdine devayı ellerde ararsa, dermanının, çektiği çilenin içinde olduğunu idrak edemez. Bu da insana mutsuzluk verir. Ki mutluluk, küçük şeylerdedir. Bu yüzden arayıp durmuştur insanoğlu yıllar boyu mutluluğu… Lakin bulamamıştır. Buldum diyenler olmuştur fakat onlarınki de anlıktır. Bir türlü zuhur etmez aklımızda; insanın içindeki mutluluk… ’’Mutluluk içimde acı bir kelime, Mutluluk içimde lime lime! Mutsuzluk en çılgın, en büyük macera; En çılgın maceram, en büyük veba!’’ … Dizelerim, mutsuzluk yolunda mutluluğu ararken ya da içimdeki mutluluğu göremezken, ne hazindir ki, maceramın bana büyük bir engel teşkil ettiğini anlatıyor. …Ve Maceram bir hata ile sonlanıyor. Daha sonra çile, bir şiir gibi aktıkça akıyor içimde, gönüldeki kafiyesini bulma ümidiyle… Geçmişe baktığımız zaman, ’’İnsanlığın Tarihi’’ nin çileler içinde ömür tükettiğini görüyoruz. Lakin çile, Türk İnsanına istemediği kadar olgunluk bahşetmiştir. Olgunluğun Türk İnsanının başında taçlandığını görüyorum. Bu yüzden ’’Izdıraplar, insanları olgunlaştırır.’’ Türk İnsanı her an ölmüş, her an dirilmiştir. Bu çile demektir! Tarihimizde, hayatla ölüm sürekli boğuşmuş, vuruşmuştur. Çile budur! Çile sadece gözlerden akan iki damla yaş değildir. Ki gözyaşından ibaret olsa, insan döker ve kurtulurdu. O, tıpkı yana bir mum gibidir. İnsanı için için yakar, bitirir. Lakin yandıkça hayat bahşeder bazen insana… Geçici bir arzu, muvakkat bir huzur için, ebedi saadetini satan gafiller çileyi nerden bilsinler! Hatalar doğurur insanlığın çilesini… Bizler çilelerimizle küsmeden, onların gönlünü kazanmalıyız şimdi… Ki fidan gibi filizlenip, ağaç gibi yeşersin doğrularımız… H.Kübra YILDIRIM 11.05.2008/Pazar

bilgisayarım


04.10.2008 / 12:02
sevgili kübra çok güzel düşünceleri bizimle paylaşmışın o güzel yüreğine sağlık tabiki hata yapmadan doğruları bulamayız sizler daha genç bir fidansınız fırtınalar çıkacak şimşekler çakacak yağmurlar yağacak ama hiç dallarınızı eğmeyin kuvvetli durun biliyor musın zamanla hepiniz güzel bir ağaç olacaksınız dallarınızda tadına doyulmaz meyvalarınız olacak mutlu umutlu güzel günler dileyerek yanaklarından sevgiyle öpüyorum{s:015}{s:027}{s:029}{s:030}

Düzenleme:04.10.2008 / 12:04

Aksakal


04.10.2008 / 15:33
"Uşaği" kızım,H.Kübra Hanımefendi, Güzel bir anlatımla (kompozisyon), meşrebinize uygun bir edebi "deneme" gerçekleştirmişsiniz.Bir milli birey olma vasfınızı kaybetmemiş olmanız , bence sevinilecek ve övünülecek bir husus.Esasen bu vasfınıza uygun olarak, milletini tarihten buyana süzebilmiş, iyi anlamış bir insanın tahlilleriyle karşılaşmak benim dikkatimi yazınız üzerinde oldukça yoğunlaştırdı. İyi okudum ve hayatının büyükçe bir devresinde bunları yaşayan bir kişilik olarak, sizi çok da iyi anladım.Esasen büyük çoğunluğu ileri yaşlarına rağmen anlaşılamamış olan bir kısım hayat gerçeklerini, genç yaşlarda kavrayabilmek mutlak takdire şayan bir özelliktir.Bunun için de sizi kutluyorum.Zira bu yazınızın; bir hikâye, bir roman veya bir şiir gibi uydurulmuş şeyler değil,sizin ruhunuzun yankısı olduğunu biliyorum.Bu bakımdan bundan böyle de yazmanızı bekliyorum. Çünkü yazabilenlerin topluma karşı eğitim-öğretim borçları bulunduğunu gözden uzak tutmamaları gerektiğini düşünüyorum. Sevgi ve muhabbetlerimle sizi Allah'a emanet ediyorum... Enver Özçağlayan {s:026}

ayşe


04.10.2008 / 23:36
güzelliklerden daha güzelliğe dilerim daima başarılı olursun {s:026}{s:015}
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • PelikanO6
  • isocey
  • Arzum
  • SiirDiyari61
  • Dilara58
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir