Şiir Defteri

TÜRKÇEDEKİ MANTIKSIZLIK DURUMLARI-1: ARI VE BALIK SÖZCÜKLERİ (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
26.02.2021 / 11:41
327 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Önce mantık çünkü mantık felsefenin de, bilimin de, demokrasinin de, laikliğin de, özgürlüğün de, ahlakın da, vicdanın da, medeniliğin de, dinin de, adaletin de, akıl-ruh sağlığının da temelidir. Ancak; mantık yani mantık bilimi sözcük demektir; bu da hem sözcüklerin doğru anlamlarının bilinmesini, hem de sözcüklerin doğru kullanılmasını gerektirir. İnsan da, bir toplum da, insanlık da sözcüklerin doğru anlamlarını bildiği, ve sözcükleri doğru kullandığı ölçüde mantıklıdır yani sözcüklerin doğru anlamlarını bilmeyen insan da, toplum da, insanlık da; sözcükleri doğru kullanmayan insan da, toplum da, insanlık da mantık açısından sorunlu demektir. Gerçek ki hiçbir toplum 'Sözcüklerin anlamlarını doğru bilmek, ve sözcükleri doğru kullanan toplum' durumunda değil. Örnekler ki; demokrasinin, laikliğin, ve özgürlüğün 'Önce bilim ve ahlak' demek olduğunu; ahlakın 'Zekanın, akılın, mantığın, beyinin, ruhun, akıl-ruh sağlığının, özgürlüğün, insanlığın, ve evrenin soyut nitel zirvesi' olduğunu; dinin ise dini tanımlayan, 'Din bilim, ahlak, vicdan, merhamet, adillik, dürüstlük, güvenilirlik, tarafsızlık, sakinlik, israfsızlık, gösterişsizlik, medenilik, nefssizlik, ve bunlarla inziva' demek olduğunu kaç toplum biliyor? Bilselerdi zaten dünya 21. yüzyılda bile akıldışı, bilimdışı, ahlakdışı, barbar, vahşi, nefs kölesi, insanlıkdışı bir durumda olmazdı. Ve gerçek ki Atatürk olmasaydı, Türkiye Türkçesi olmazdı; Türkiye Türkçesi olmasaydı 'Özgürlük' sözcüğünün anlamını karşılayan tek bir sözcük bile olmazdı dünyada çünkü 'freedom, hürriyet, hürlük, serbestlik' gibi sözcükler 'özgürlük' sözcüğünün içerdiği 'Özün doğru ve gür gelişimi' durumunu içermemekte yani o sözcükler 'öz, beyin, ruh, soyutluk, nitellik' ile değil 'görünüm, biçim, dış, beden, nesne, somutluk, nicelik' ile ilgili, örnek ki bir muhabbet kuşunun kafesinden Kuzey kutubu'nda(kutbunda) bırakılması 'freedom, hürriyet, hürlük, serbestlik'tir ancak 'özgürlük' değildir çünkü Kuzey kutubu muhabbet kuşunun yaşamasına uygun değildir yani 'serbest' kalsa da muhabbet kuşu açlıktan önce soğuktan ölür oysa 'özgürlük' sözcüğüne göre muhabbet kuşu kutuplarda değil özüne, kendine, bedenine, niceliğine uygun ortamda bırakılmalıdır. Gerçek ki bir toplumun dili o toplum mantıklı olduğu ölçüde mantıklıdır ancak açık ki zaten 'Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği gibi 'Bilim ve ahlak' ile yönetilmek yerine' bilime ve ahlaka aykırı siyaset, ve, bilime ve ahlaka aykırı özel sektör ile yönetilmek mantıksızlıktır; bu durumda, dilde de mantıksızlığın, ve saçmalıkların egemen olması kaçınılmaz bir durum olur. Dil; 'harft'ten başlamalı, mantıklı ve ilk harfe göre uyumlu olarak türeyip gitmelidir; yabancıların da durumu dikkate alınmalıdır yani dili yalnızca o dilin toplumunun mantıklı bulması da, anlaması da yetmez. Dil her harfini de, her sözcüğünü de mantıklı olarak açıklayabilmeli ki Evrensel dil, Tek dünya dili olabilsin yoksa olamaz. Gerçek ki Türkiye'nin de Muhammed'in de, Atatürk'ün de istediği gibi 'Bilim ve ahlak' ile yönetilmek yerine siyaset ve kapitalistler ile yönetilmesi durumu Türkçede de, yabancı sözcük egemenliği yanında başka pekçok mantıksızlıklara neden olmakta. Bu mantıksızlıklardan biri de 'Arı' ve 'Balık' sözcükleri konusunda. 'Arı'ya neden 'arı' denilmiş de 'balık'a 'balık denilmiş? Arı ne yapar, bal yapar oysa balık bal yapmaz ancak 'bal' ile başlamakta oysa açık ki 'arı' denilen hayvanın adı 'bal' ile başlamalı, mantık açısından. 'Bal arısı' demek de yanlış çünkü iki sözcükten oluşmakta oysa bu hayvan tek bir sözcük ile tanımlanabilmeli. Bu durumda açık ki 'balık' diye balığa değil arıya denilmeli idi yani açık ki bal yapan bir hayvana 'balık' demek yerine bal yapmayan bir hayvana 'balık' denilmesi mantık açısından da, dil mantığı açısından da mantıksızlık durumu olmakta yani 'balık'ın 'bal' ile ne ilgisi var? Bu nedenle önerim ki Türkçe üniversitesi kurulmalı; ve Türkiye hem dilini mantık üzerine oturtmalı, hem de yabancı sözcüklere karşı savaşım başlatmalıdır yoksa Türkiye, Türkçeleri varken biryanda Fıransızca(Fransızca) 'Hijyen' denilen, biryanda Arabça 'Kıyafet' denilen, dil açısından mantıksız, ve tuhaf bir ülke durumunda olur ki bu da Türkiye'nin Dünya/İnsanlık/Bilim/Düşünce önderi/lideri olmasını önler. Önce mantık. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 26.2.26/11.40
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir