Şiir Defteri

TÜRBANLILAR ARABİSTAN'A BİKİNİLİLER AMERİKA'YA (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
10.01.2019 / 10:58
766 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Her bıyıklıyı babası sananlar gibi belli ki her türbanlıyı da Akp'ci ya da Atatürk düşmanı sananlar var ülkede. Oysa türbanlı olup ta Akp'ci olmayan, Atatürkçü olmayan milyonlarca bayan var ülkede. Bunun temel nedeni de açık ki türbanı yani dini inançı(inancı) siyasete alet edenlerin kendileridir. Medyadaki haberlere göre; Deniz Çakır isimli sözde Atatürkçü, sözde sanatçı bir kadın bir kafe-barda türbanlılara ya da içkisine söz eden türbanlılara 'Burası Arabistan değil, Arabistan'a gidin' türü sözler demiş. Herşeyden önce şunu farkında mısınız; 'Arabistan Akp dünyasında sanki bir hakaret sayılmak haline düşmüş' gibi çünkü bakıyorsunuz Akp karşıtı birileri nezaman(ne zaman) Arabistan ile ilgili örnek verse, hemen hakaret sayılıyor ki bunun bir örneği de geçen yıl bir gazeteci kadının bir konu ile ilgili olarak verdiği örnek Müslümanlara hakaret olarak tanımlanmıştı, diyelim ki o olumsuz bir konuda örnekti ancak geçenlerde Deniz Çakır'ın 'Arabistan'a gidin' sözü yani 'İçkiden rahatsız oluyorsanız Arabistan'a gidin' sözü de Müslümanlara hakaret olarak tanımlandı; yani bir Müslüman için, Arabistan'a gitmek, Arabistan'da yaşamak onurdur, gururdur oysa. Yani birileri ne yaptığını bilmiyor ancak birileri de ne yaptığını bilmiyor durumda durum çünkü işin içine bir cehalet ve nefs olan siyaset girdi. Yani örnek ki Abd'de Amerikalılar Türklere 'Türkiye'ye gidin, burası Abd' dese, bu hakaret mi olur, bir Türk için; hayır. Gerçek ki toplumda ya da ülkede ya da bir kesimde türban karşıtlığı türbanın ya da İslamiyet dini inançının siyaset için, ve Atatürk düşmanlığı, laik Türkiye düşmanlığı için, Osmanlıcılık-Arabçılık tahakkümü için kullanılmasından dolayıdır yani bunun asıl nedeni Akp'dir. Yani gerçek ki eğer türban siyasete ya da Atatürk düşmanlığına ya da demokrasici Türkiye düşmanlığına araç olarak kullanılmasaydı Türkiye'de türban düşmanlığı da olmazdı; yani türbana gösterilen tepki gerçekte türbana ya da Müslümana değil de türbanın ya da dini inançın siyaset için, Akp için, Atatürk düşmanlığı için, demokrasi düşmanlığı, Osmanlıcılık için, Arabçılık için, laiklik düşmanlığı için, bilimdışılık için kullanılmasına. Bu bağlamdan olarak örnek ki İran'da ya da Suudi Arabistan'da bikini bayanlara türbanlı bayanlar ve türbanı savunanlar tepki göstermez miydi? Yani bu konuda önemli olan şey konu değil tepki yani tepkinin nedeni, amaçı, içeriği yani dünyanın neresinde ülkeyi, düzeni yıkmak isteyenlere tepki gösterilmez? Yani Akp karşıtı dünya açık ki türbanı değil de türbanın Akp için kullanılmak yanlışına sokulmuş olmasını düşman olarak görmekte, ve buna tepki göstermekte yani siyasi iktidarın kendi yanlışı yüzünden türban artık bir dini inanç simgesi değil de Atatürk Türkiyesi'ni yıkmak isteyen bir düşmanın simgesi olarak algılanmakta ki türbanın bu duruma getirilmiş olmasına da doğru denilemez. Herşeyden önce bilinmeli ki din demek dini tanımlayan Din hadisileri demektir; ve siyaset dine aykırıdır çünkü siyaset herşeyden önce yandaşlıktır yani dürüst, güvenilir, adil olmamaktır ki bu da Din hadisileri'ne aykırıdır. Yani açık ki Akp karşıtıları ya da türban karşıtıları tepki göstermeseler de türban ya da Akp yolundaki türbanlılar Din hadisileri'ne göre yanlış yoldadırlar. Yani Deniz Çakır onlara tepki göstermek yerine alkış tutsaydı, sevgisini-saygısını sunsaydı da Din hadisileri açısından durum değişmezdi yani sorun bir Deniz Çakır sorunu değil, türbanın Din hadisileri'ne zaten aykırı kullanılması sorunu. Belli ki olayın geçtiği yer kafe-bar türü biryermiş; bir dinlinin ise böyle yerlerde hiç işi olmaz. Gelelim Deniz Çakır gibi düşünenlerin dünyasına. İnternetten gördüğüme göre Deniz Çakır bikini giymekte. İçki içen biri olduğu da olay ile ilgili bilgilerden belli. Peki ey Atatürkçüler ya da ey Akp karşıtıları; Atatürk bikini, mayo giymek; içki, sigara içmek midir? Gerçekte bunlar Atatürkçülüğe aykırı, zıt şeylerdir. Atatürk'ün sigara, içki içmiş olması; mayo giymesi bunların doğru olduğunu göstermez yani doğrunun ölçütü kendisinin de dediği gibi Atatürk değil bilimdir/ilimdir; bu nedenle ki Atatürk 'Benim sözlerimle bilimin sözleri çelişirse beni değil bilimi dinleyin' demiş. Yani Atatürk'ü yani Atatürkçülüğü sigara, içki yani nefs sananlar zaten yanlış yoldalar. Atatürk bir de 'Ben sıporcunun/siporcunun/sporcunun ahlaklısını severim' demiştir, belli ki bu söz bazılarına masal ya da yalnızca sıporcuları ilgilendiren bir söz gibi geliyor oysa sözün gerçek hali şudur: 'Ben insanın ahlaklısını isterim' çünkü belki farkında olmayanlar vardır: Sıporcu insandır. Ya da bu sözü yalnızca sıporla sınırla sananlarda bir akıl-mantık sorunu vardır. Yani Atatürkçüler önce Atatürk gibi yani mantıklı düşünmeyi yani mantık bilimini öğrenmeliler; yani 'Çocuklara zarar vermeyin' demek 'Hayvanlara zarar vermeyin' de demektir yani 'Hayvanlara zarar vermeyin' diye ayrıca söylemeye gerek yoktur çünkü 'Çocuklara zarar vermeyin' demek gerçekte 'Vicdansız, merhametsiz, şerefsiz, beyinsiz olmayın' da demektir. Yani öğrencilere 'Kod yazmak'tan önce mantıklı olmayı öğretmek gerekir. Yani gerçek ki başı örtmek dine aykırı değildir ancak dini siyasete yol yapmak dine aykırıdır; genelde ise başı bilimdışı nedenlerle örtmek dine aykırıdır çünkü din bilime aykırı herşeye de karşıdır, yalnızca ahlaka aykırı herşeye değil; yani Din hadisileri yani din yalnızca ahlakdışı herşeye değil, bilimdışı herşeye de karşıdır. Yani açık ki türbanı siyaset için kullananlar, türbanla siyaset yapanlar, türbanı siyaset için kullananların yanında yeralanlar(yer alanlar) zaten genelde dine, özelde İslamiyet dini inançına aykırıdırlar. Ancak yine açık ki Atatürk'ü, demokrasiyi, laikliği, özgürlüğü bilimsellik ve ahlak dışı bir dünya sananlar da Atatürk'e de, demokrasiye de, laikliğe de aykırıdırlar. Yani durum 'Albirinivurötekine/Al birini vur ötekine' hali gibi bir hal ya da 'Tenceredibinkaraseninkibendenkara/Tencere dibin kara, seninki benden kara' hali gibi bir hal, var olan hal. Bu bakımdan insanın şöyle diyesi geliyor: Türbanlılar Arabistan'a, bikinililer-mayolular-açıksaçık giyinenler-daracık giyinenler Amerika'ya; çünkü anlaşılıyor ki bu iki kesim ülkeye, topluma ve insanlığa yanlış şeyler sunmaktalar. Gerçekte ise gerçek çözüm şu yani kimsenin biryere(bir yere) gitmesin gerektirmeyen çözüm: Ülkenin siyaset ile değil; Felsefe-Bilim-Din hadisileri üçlüsü, devleti, hükümeti, düzeni ile yönetilmesi. Biryanda dini inançı siyasete alet edenler, biryanda ahlak-edeb tanımlayanlar; nedir bu ülkenin hali yaa, nedir bu ülkenin bunlardan çektiği yaa, yeter artık. Siyaset yapıyorsan dinle işin ne; ahlak-edeb tanımıyorsan Atatürk'le, demokrasi ile, laiklik ile işin ne? Siyaset yapan insanların dinle, İslamiyet'le, Muhammed'le işi ne? Siz dini, İslamiyet'i ne sandınız; yandaşlık mı? Herkesin içinde sütyen-külot dolaşan insanların Atatürk'le işi ne? Siz Atatürk'ü ne sandınız; utanmazlık, nefs köleliği mi? Kimi din diye siyasetin, siyasetçinin peşine takılmış; kimi Atatürk diye modanın, utanmazlığın peşine takılmış. Keşke Allah var olsaydı; o zaman diyeceğim şey 'Hepinizin Allah belasını versin' demek olacaktı. Türbanla Atatürk yanyana gelir de, çıplaklıkla Atatürk yanyana gelmez, getirilemez. Yani demek ki çıplaklık demek 'Nefsim hükümdarın' demek. Anlamıyorlar ki Atatürk yaşamakta olsaydı önce kendisi sigarayı, içkiyi, pılajları(plajları), modayı, ahlaka aykırı heryeri, sağlığa aykırı herşeyi yasaklardı çünkü Atatürk herşeyden önce bilim, akıl ve ahlak insanı idi, keyif insanı değil, nefs insanı değil. Türbanlılar Arabistan'a, bikinililer de Amerika'ya gitsinler de; ne türban takanlar ne ahlaka aykırı giyinenler rahat etsin artık yaa. En iyisi bunları Mars'a göndermek. Şu Mars seferleri başlasın da. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 10.1.19/10.51
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir