Şiir Defteri

SURİYELİYE GÖRE HUKUK DÖNEMİ (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
22.07.2018 / 07:31
792 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Bir ülke felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisileri ile yönetilmezse kendisine doğru ölçü noktası olarak bir nokta bulamaz yani insanlar bile günlerini güneşin doğduğu yere göre yani güneşe göre belirlerler ve bu doğru, iyi bir yöntemdir; felsefe, bilim ve Din hadisileri de insanlığın, ülkelerin ve insanlığın güneşidir yani en doğru ve en iyi ölçüt noktasıdır, ölçütüdür yani dünya gemi, hayat kaptan ise felsefe, bilim ve Din hadisileri harita, pusula ve dürbün gibidir. Felsefe, bilim ve Din hadisileri üzerine kurulu olmayan ülkeler hükümdarlık, siyaset, gelenekgörenek, töre gibi felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne aykırı kültürleri kendilerine güneş, ölçü, ölçüt, harita, pusula, dürbün olarak alırlar ve ortaya felsefeye, bilime, Din hadiisilerine ve öyle ki akıla, ahlaka, vicdana zıt durumlar, sonuçlar ortaya çıkar. Ülkemizde birileri nasıl ki sürekli olarak Bedelli askerlik'i gündeme getiriyorsa biriler de sürekli olarak çocuk yaşta evliliği gündeme getirmeye çalışıyor, yelteniyor çünkü felsefeden, bilimden, Din hadiisleri'nden uzak akıl cehaleti ve nefsi kendisine güneş edinir. Ülkemizde Suriyeliler var, Suriye'deki içsavaştan kaçıp gelen. Ancak şunu da sormak gerekir felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde: 'Kaçan acaba kaçılmayacak olan mı?' yani örneğin sigaraya, içkiye karşı olanlar var, sigaraya içkiye karşı olmak doğru, iyi birşey ancak sigaraya, içkiye karşı çıkanlar kundaklarındaki bebek kardeşlerini, çocuk kardeşlerini, öz annelerini, öz babalarını bile öldürttüren sultanları seviyorlarsa sigaradan, içkiden kaçıldığı gibi onlardan da kaçmak gerekir. Şiddet olaylarını geçelim; ülkemize gelen bazı Suriyelilerden gördük ki örnek ki bayat, küflü ekmekleri öğütüp un haline getirip onlardan ekmek yapıp satanlar, kaçak eczacılık yapanlar, kaçak doktorluk yapanlar yani görüldü ki Suriyeliler ile ülkemize gelen kültür ne bir Batı kültürü ne de dini tanımlayan Din hadisileri'ne uygun bir kültür; yani adeta bir Afrika kültürü; zaten felsefe, bilim ve Din hadisileri açısılarından geri olan ülkemiz böylece daha da gerileme eğilimine içine girmeye başladı öyle ki artık karşımıza Suriyelilerin çocuk evlilikler çıkmaya başladı yani herşeye Müslüman diliyle 'Eyvallah' da buna da 'Eyvallah' olmaz artık, üstelik de hükümet çocuk evliliklerine karşı savaştığını ileri sürerken. Yani ne akıl alacak gibi değil; 13 yaşındaki kız çocuğu 26 yaşındaki adamla evlendirilmiş. 'Türkiye kanunlarına göre suç olduğunu bilmiyorduk' demişler ve yırtmışlar. Yani 'Müslüman din kardeşi' denildi', 'Misafir' denildi, falan filan denildi. Ancak ne din hadisileri'nde yani gerçek, doğru dinde böyle birşey var ne misafirlikte böyle şey olur. Yani bu durum cehaleti aşmış bir nefs sorunudur, bir insanık sorunudur; akıl-ruh sağlığı sorunudur artık. Yani biryandan Türkiye'de çocuklara yönelik cinsel suçlara karşı savaşıldığı söyleniyor, çocukların cinsel istismarına tepki gösteriliyor; biryandan da evlilik adı altında üstelik de imam nikahı diye İslamiyet alet edilip evlenme yapılıyor ve hukuk bunları 'Bilmedikleri' için serbest bırakıyor. Demek ki Türkiye'ye gelmeden önce de bir ülkeye gitmeden önce de 'Önce bileceksin'. Suudi Arabistan'da tırafik(trafik) kazası ile birinin ölümüne neden olup idam edilenler 'Bu ülkede tırafik kazası ile insan öldürmenin idamlık olduğunu bilmiyorduk' dediklerinde idamdan kurtuluyorlar mı, hayır. Gerçek ki Suriyelilerin bu 'Bilmeme' halleri Türkiye'de çocuklarla evlenmek isteyenlerin ekmeklerine yağ sürme olanağı olarak da kullanılmakta yani nasıl ki daha bir ay önce 'Bedelli askerlik gündemimizde yok' diyen siyasi iktidar nasıl ki 1 ay sonra bedelli askerliği çıkardı, birgün de bugün 'Çocuk evlilikleri yasak' diyen iktidarın Suriyelileri örnek gösterip 'Çocuklarla evlenmek serbest' diye bir kanun da çıkarmayacakları artık kesin değildir yani 'din kardeşleri' yapıyorlarsa bunlar da neden yapmasınlar? Yani ülkemizde herşey Akp'ye göre düzenlenirken bir de Suriyelilere göre düzenlenmeye başladı. Yani Suriye'ye sormamışlardır eminim: Sizin ülkenizde 13 yaşında çocukla evlenmek serbest mi?' diye. Yani bu durumda; ülkesinde uyuşturucu kullanmak serbest olan birisi de uyuşturucu ile yakalandığında 'Türkiye'de uyuşturucunun suç olduğunu bilmiyordum, bizim ülkemizde uyuşturucu serbest' dediğinde uyuşturucusu ile birlikte serbest bırakılması gerekir ya da ülkesinde kan davası serbest olan birisi Türkiye'de 10 hasımını öldürdüğünde 'Türkiye'de kan davasının yasak olduğunu bilmiyordum' dediğinde serbest bırakılmalı öyleyse. Oysa hukukta 'Kanunları bilmemek mazeret değil' kanunu vardır. Yoksa bu kanun yalnızca Türkiyelilere ya da Akp'li olmayanlara mı ait? Felsefeden, bilimden, Din hadisileri'nden uzak akıl gerçek, doğru, güneş akıl değildir ve görülen ki Akp'nin akılı da felsefeden, bilimden, Din hadisileri'nden uzak bir akıl. Yani boşuna değil ülkemizde birilerinin 'Yedi yaşındaki kız çocuğu evlenebilir', 'Dokuz yaşındaki kız çocuğu evlenebilir' diye fetvalar vermesi yani demek ki durum 7 yaşına doğru bile gidebilir, dikkat etmek gerekir. Bayanların başlarının örtülmesinin nedeni daha iyi anlaşılıyor yani demek ki sorun bayanların başlarında değil bayların başlarında çünkü ortalık çocuk yaşta kız çocuğu evlilikleri ile dolmaya başladı ancak hiç oğlan çocuğu ile evlenen bayan yok sanırım yani demek ki tehlike bayanlarda değil baylarda yani demek ki çözüm bayanların başlarını örtmesi değil bayların nefslerini örtmesinde ki dikkat ederseniz zaten hep baylar değil bayanlar cinsel saldırıya uğruyor. Felsefe, bilim, Din hadisileri olmayan yerde gerçek demokrasi; gerçek demokrasi olmayan yerde de gerçek eğitim ve gerçek hukuk olmaz; siyasetçiler ya da hükümdarlar ya da çıkar çevreleri ne derse o olur. Ya peki ülkemizde Yamyam'lar da olsaydı ve insan etleri ile yakalandıklarında 'Sizin ülkenizde insan eti yemenin yasak olduğunu bilmiyorduk abi' deselerdi? Yani bu durumlar ya hapishaneye gitmeli ya akıl hastahanesine bence ancak asla serbestliğe değil. Din hadisileri'nden haberiniz yok, 'Din kardeşiyiz' diyorsunuz; misafirlikten haberiniz yok, 'Misafirlerimiz' diyorsunuz. Anlayın artık: Gerçek ve doğru özgürlük insanın olduğu yerde değil felsefenin, bilimin ve Din hadisileri'nin olduğu yerdedir. Yani bu durumda Atatürk'e hakaretlerin artışını da anlamak gerekir. Felsefenin, bilimin ve Din hadisileri'nin olmadığı yerde her anormallik olur çünkü; kimi bikini, mayo, şort, büstiyer diye sütyen-külot gezer, kimi de çocuklarla evlenir. Evet size yine bir Tufan gemisi gelecek ancak o geminin içinde Felsefe-Bilim-Din hadisileri olacak bu kez; yoksa belli ki yine Sodom, Gomora, Pompei olacaksınız siz. 'Bilmiyorduk' ne demek? Tv'de gece gündüz uyarı yapılıyor. O zaman kedilere, köpeklere işkence edenler de 'Hayvanlara işkence etmenin suç olduğunu bilmiyorduk abi' desinler ki zaten eskiden öyle idi. Bu yapılan 'Suriyeliye göre hukuk dönemi'nden başka şey değildir. Zaten Türkçeyi de şivelere bölmüşlerdi. Şimdi de hukuk bölünüyor demek. Herhalde sırada vatanın bölünmesi kalır artık. Devlet de 'Atatürk devleti' ve 'Akp devleti' gibi ikiye bölünmüş durumda sanki. Atatürkçüler sigarayı, içkiyi, bikiniyi bırakmadıkça; ve felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne sarılmadıkça kurtulmaz ya da düzelmez bu ülke. Suriye'de suç değilse Suriye'ye gidin kardeşim; medeni, insani, bilimsel dünyada böyle şeyler suç. Yani bunlara ya hapishane ya akıl hastahanesi ya sınırdışı olmalı bence. Ha bir de Osmanlı'da serbestti böyle işler. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 22.7.18/07.14
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir