Şiir Defteri

NEVZAT TARHAN BİLİME AYKIRI BİR KİŞİDİR (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
29.09.2019 / 00:49
674 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Nevzat Tarhan kanserden ölen, ve internetteki fotoğraflarından modasever görünen bir bayan genç için 'Kızımız çok çile çekti ama ümidini kaybetmedi, Ölümle yüzleşebilseydi, ölümbilincine sahip olsaydı, seküler dünyanın dünyasallaşma rüzgarına kapılmasaydı dinlerin hayata anlam katma ve teselli gücünden faydalanabilseydi hastalığı düşman gibi görmezdi diye düşündüm' diye bir Tweet yazmış ve 'Sen nasıl böyle söylersin!' içeriğinde tepki görmüş. Nevzat Tarhan önce 'Seküler'lik olan laikliği ya da bilimdışı inançları devlet yönetiminden uzaklaştırma, hayattan uzaklaştırmayı öğrenmek zorunda. Sekülerlik olarak laiklik bilime aykırı, bilimdışı, ve barbarlık, vahşilik içeren dini inançları devlet yönetiminden, ülke egemenliğinden ve özel hayattan uzaklaştırmak üzerine kuruludur ki sekülerleşmenin asıl nedeni de büyük bir barbarlık ve vahşet çağı olan Engizisyon çağıdır, Engizisyon'un insanlara yaptıkları vahşettir. Yani sekülerlik anlamında laikliğin iki nedeni var: 1- Bilimle, akılla ülke, devlet yönetmek, 2- İnsanları, toplumları barbarlıktan, vahşetten korumak yani vicdanla ülke, devlet yönetmek; yani laiklik demek özetle 'Bilim ve vicdan' demektir. Bu nedenle ki laiklik devletlerindeki vahşetler de dini inançlılar tarafından yapılır. Nevzat Tarhan bilime aykırı, bilimdışı bir kişidir; bilimci olması bunu değiştirmez çünkü meslek olarak bilimle uğraşmak ayrıdır, kişilik olarak bilimsel olmak ayrıdır yani bilimci bir insan bilimsel kişi olmayabilir ancak bilimle uğraşmayan kişiler de bilimsel olabilir yani bilim bir meslek iken, bilimsellik hayat(dünya) görüşüdür, kişiliktir, ruhtur. Bu nedenle ki çağımızda bile bilimdışı şeylere inanan, örnek ki putlara bile tapan bilimciler bile olabilir. Yani üniversite, okul, öğretim, eğitim yalnızca bilim üzerine değil bilimsellik üzerine de kurulu olmalıdır yani okullar, üniversiteler, öğretim, eğitim yalnızca bilim üzerine değil bilimsellik üzerine de kurulu olmalıdır ve özellikle üniversitelerde bilime aykırı şeylere inanan öğrenciler ve akademisyenler, okullarda da bilimdışı şeylere inanan öğretmenler olmamalıdır. Yani Nevzat Tarhan'ın düşüncesi yalnızca kendisi ile sınırlı değildir; üniversitelerin ve okulların alayında da aynı tür düşünce vardır. Gerçekte Nevzat Tarhan'ın yalnızca o sözleri değil kişiliği de bilime aykırıdır çünkü örnek ki 'Kadınlar evlilikte Hürrem sultan gibi olmalıdır', 'Kadınlar yatak odasında kabare kızı gibi olmalıdır' gibi tuhaf, bilime de aykırı, ahlaka da aykırı örnekler ve amaçlar vermiştir oysa bilim bilime aykırı dünyaları amaç olarak vermez. Nevzat Tarhan bilime aykırı olduğu yani bilimsel olmadığı için mantıksızlık ve tutarsızlık içindedir ki bu hem bilimle uğraşıp hem de bilime aykırı şeylere inanmak biçiminde değil, hem dini inançlı olup hem de sultan, ve kabare gibi dine aykırı gibi şeyleri amaç örnek olarak vermesidir ki Hürrem sultan denilen kişi yedi yaşındaki bir veliaht çocuğu bile öldürtmüş biridir ki Nevzat Tarhan 'Sultanlarla düşüpkalkan/düşüp kalkan alimler de hırsızdır' yani dine aykırıdır hadisine aykırı bir durum göstermektedir, Hürrem sultan'ı amaç örnek vermekle, övmekle, baştaçı etmekle. Yani Nevzat Tarhan hem bilime aykırı bir kişidir hem de dini inançına aykırı bir kişidir yani neresinden bakılırsa bakılsın tam bir mantıksızlık ve tutarsızlık içinde olan bir kişidir yani 'bilim' diyor ancak bilime aykırı şeylere inanıyor, din diyor ancak dine aykırı şeyleri amaç örnek veriyor, savunuyor, baştaçı ediyor yani laik olmamak Nevzat Tarhan'ın kendisini bile bilim ve din önünde kurtaramıyor. İnsanlığın yanıldığı bir nokta da şu: Dini inançı din sanıyorlar oysa din 'Din bilimdir/ilimdir, ahlaktır, vicdandır, merhamettir, dürüstlüktür, medeniliktir, nefssizliktir' diye dini tanımlayan Din hadisileri'nin açıkladığı dindir yalnızca yani bu durumda bir dini inançtan olmak dinli olmak değildir, yalnızca dini inançlı olmaktır yani Nevzat Tarhan'ın amaç örnek gösterdiği ve laiklik karşıtı olan alan din değil dini inançtır çünkü sözlerinden de belli ki dini yani Din hadisileri'ni bilmiyor ki zaten dini tanımlayan hadisleri Din hadisileri adı ile dünyaya, insanlığa ilk kez ben duyurdum, tanıtdım(tanıttım) ki bu da 2015 yılında falan oldu ancak bu süreçe gelmem için en az 15 yıllık bir çalışma yaptım yani bir sabah kalkıp 'İşte bunlar dini tanımlayan Din hadisileri' demedim yani eğer Nevzat Tarhan Din hadisileri konusunda yazılarımı okumamışsa kuşkusuz ki dinin ne olduğunu bilemez, bilmeyenleri de bilmedikleri şeyler konusunda suçlamak yanlış olur. Yani Nevzat Tarhan öncelikle laikliğin dine değil dini inança karşı olduğunu; ve laikliğin bilim ve vicdan üzerine kurulu olduğunu artık ya anlamalı ya öğrenmelidir ki laikliğin bir de ahlak üzerine kurulu olmaması zaten laikliği ve laiklik üzerine kurulu demokrasiyi büyük bir sorun durumuna getirmektedir ancak Engizisyon çağında da, daha öncesinde de toplumlar, ülkeler, devletler ahlaksızlık karşıtı durum içinde olduklarından belli ki laikliği ahlak üzerine kurmayı da düşünmemişler yani örnek ki hava kirliliğinin olmadığı dönemlerde hukukta, kanunlarda(yasalarda), anayasalarda hava kirliliği konusunun yer alması da bu nedenle olanaksız oldu ancak eskiden de bilimdışılık ve vicdansızlık devlet yönetiminde, ülke yönetiminde bile hep vardı ki laikliğin bilimi ve vicdanı temel alması, ahlakı da temel yapmaması bu nedenledir yani örnek ki laiklik Sodom'da, Gomora'da ya da Pompei'de çıkmış olsaydı ahlak ilkesinin de laiklikte yer alması zorunlu olurdu yani yılanların olmadığı yerde yılan serumuna para veren olmaz. Yani temel sorun Nevzat Tarhan değildir; ülkenin, Türkiye'nin, anayasanın, eğitimin bilimdışılığı dışlamamış olmasıdır yani Nevzat Tarhan gibi daha binlerce akademisyen, binlerce öğretmen var. Yani Şeytan'ın varlığına inanıyorsan, fala-büyüye inanıyorsan üniversitede, öğretmenlikte, akademisyenlikte ne işin var? Ve bilinmeli ki bilimin yani pısikolojinin/psikolojinin 'ruh' dediği şey dini inançların 'ruh' dediği, bilimdışı, akıldışı, maddeüstü, doğadışı bir ruh değildir yani bir ilahın verdiği bir ruh değildir, bedenin yani maddenin kendi özelliği olarak bir ruhtur tıpkı ampüldeki ışık gibi. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 29.9.19/00.49
Düzenleme: 29.09.2019 / 00:51
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir