Şiir Defteri

MODANIN VE SPORUN AKIL-RUH SAĞLIĞINA ZARARI DURUMU (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
03.04.2021 / 08:37
324 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Savım ki biyolojik nedenli olmayan akıl-ruh sağlıksızlığının genel nedeni nefse köleliktir, özel nedeni ise mantıksızlıktır; bu durum gerçekte sisteme(düzene) köleliktir. Yani, akıldışı, bilimdışı, ahlakdışı bir sisteme karşı çıkmak da akıl-ruh sağlıklılığı belirtisidir, böyle bir sisteme destek durumunda olmak da akıl-ruh sağlıksızlığı belirtisidir; yani var olan pısikoloji(psikoloji) biliminin kendini yeniden yaratması zorunludur çünkü kendisi de sisteme kölelik durumu içinde bulunmakta; bu nedenle ki astroloji gibi bilimdışı, akıldışı şeylere inanan, akıldışı-ahlakdışı moda içinde pısikologlar(psikologlar), pısikiyatırlar(psikiyatrlar), ve pısikoloji akademisyenleri; bikini diye ortalıkta sütyen-külotla, mini şort diye külotla, tayt pantolon diye dar ve uzun külotla gezen pısikologlar, pısikiyatırlar, ve pısikoloji akademisyenleri; pirsingli, dövmeli, makyajlı pısikologlar(psikologlar), pısikiyatırlar(psikiyatrlar), ve pısikoloji akademisyenleri; sigara, içki gibi şeyler bağımlısı pısikologlar(psikologlar), pısikiyatırlar(psikiyatrlar), ve pısikoloji akademisyenleri olmakta; açık ki hukukun açıkça bilimdışılık durumu pısikolojide 'Bilim kılıfı altında bilimdışılık' olarak bulunmakta; pısikoloji (biliminin) bu durumu ile ki pısikologlar, pısikiyatırlar, ve pısikoloji akademisyenleri ülkelerinin siyasi, ekonomik, ahlaki, insani sorunları konusunda ağızlarınıaçmamak(ağızlarını açmamak), yalnızca bireylerin incirçekirdeği sorunları ile ilgili olmak durumu göstermekte ki zaten pısikoloji 'biliminin' 'bir' olmak yerine pısikolog' ve 'pısikiyatr' diye ikiye bölünmesi hem pısikologluğun tıp fakültesi yerine edebiyat fakültesine bağlı olması durumu da bu tuhaflığın belirtisilerindendir(belirtilerindendir). Sosyoloji mezununa sosyolog, jeoloji mezununa jeolog denilmekte ancak pısikolojide pısikolog ile pısikoloji biliminin zirvesi içerilmemekte, pısikolojinin zirvesini pısikiyatırlık içermektedir; açık ki durum, pısikologluk pısikolojiden 'anlamak', pısikiyatırlık pısikoloji 'bilmek' durumu gibi birşey olmaktadır yani pısikologluk ve pısikiyatırlık kaldırılmalı ve bunlar 'pısikolog'luk olarak birleştirilmelidir yoksa ortalık yaşam koçluğu, astroloji, medyumluk gibi saçmalıklar ile dolar. Savım ki ahlak zekanın, akılın, mantığın, beyinin, ruhun, akıl-ruh sağlığının, özgürlüğün, demokrasinin, laikliğin, insanın, insanlığın, evrimin, ve evrenin zirvesidir; nefs de hem en büyük cehalettir, hem kötülüklerin nedeni ve amaçıdır(amacıdır), hem de önce akılı, mantığı, sonra da ahlakı, vicdanı, utanmayı, insanlığı yok eder. Yani, ahlak da, nefse karşıtlık da çok önemlidir; öyle ki bu ikisi yoksa 'Sultanlarla düşüpkalkan alimler bile hırsızdır' hadisinin de dediği gibi alimi bile rezil eder; bu nedenle ki akıldışı-ahlakdışı dünyanın 'Ahlakdışı, ve nefs kölesi insan, insanlık, dünya, sanat, devlet, ekonomi, turizım(turizm), moda, sıpor, ve hayat türü' yaratmaktır. Gelelim konuya. Savım ki moda ve sıpor(spor) akıl-ruh sağlığına zarar vermekte, kötülük etmektedir. Bunun temel, nesnel nedeni; beyin ile beden arasındaki nesnel savaşımdır. Bu savaşımda beyin bedene, beden de beyine egemen olmak ister; beyin bedene egemen olursa örnek ki alim, alime olur, beden beyine egemen olursa sıporcu olur; ve toplumların da, insanlığın da sıporculara değil alimlere, alimelere gereksinimi vardır; yani birinci tuzak burada oluşmaktadır, sıpor ile toplumlar alimlikten, alimelikten yani beyinden uzaklaştırılıp bedene yönlendirilmekte, ve kapitalizıma uygun bireyler yani kassal kütleler, kas kütlesileri(kütleleri) yapılmakta. Gerçek ki beden ve beyin kefeli bir ağırlık ölçerin kefesileri(kefeleri) gibidir; kefelerden biri yükselirse öteki alçalır; sıpor kendi kefesini yani bedeni ağırlaştırmaya çalışır, beyin de kitap, felsefe, mantık, bilim, ahlak, vicdan gibi şeylerle ile kendi kefesini. Yani gereksiz yere sıpor da, aşırı sıpor da öncelikle beyine yani akıl-ruh sağlığına zararlıdır. Bu nedenle ki alim, alime türü insanlar ve toplum değil de köle türü insanlar ve toplum isteyen sistemler sıpora büyük önem verirler. Bu nedenle ki çağımızda sıpora büyük bir önem ve destek verilmekte; toplumlar türlü bahanelerle, nedenlerle, gerekçelerle, kılıflarla sıpora yönlendirilmeye, sıporun kölesi yapılmaya çalışılmakta çünkü sıporun kölesi olan, sistemin de kölesi olur. Yine savım ki ister ahlaka ve akıla uygun olsun, ister aykırı olsun moda da akıl-ruh sağlığına zarar verir, kötülük eder çünkü moda da sıpor gibi beyinin değil bedenin yanında yer almaktır yani terazinin beden kefesinde yer almaktır; şu farkla ki sıpor kas ister ancak moda kas istemez yani moda sıpora göre daha kolaydır. Sıporun ve modanın, beden yanlısı olmaktan dolayı bu nesnel zararına, nesnel kötülüğüne ek olarak bir de şu zararı, kötülüğü olur: Bunlar hem insanların, toplumun ilgisini çekmek içindirler hem de insanları, toplumu dışlarlar; 'Bana ne, sana ne, kime ne, ona ne, seni ilgilendirmez, kimseyi ilgilendirmez' kültürlü bir tür yaratırlar ki zaten insanları, toplumu önemseseler akıldışı-ahlakdışı durum göstermezler oysa sıpor da, moda da hem akıldışılık ve ahlakdışılık oluşturmakta hem de barbarlık, vahşilik, ilkellik, saldırganlık; yani sıpor da, moda da hem 'Sokağa çık kendini göster' der, hem de 'Başkalarından, toplumdan, insanlıktan sana ne?' der yani gerçekte ikisi de narsist, megaloman, şizofren, ve hükümdar bir kişilik içindedir; bu nedenle ki akıldışı, ahlakdışı, insanlıkdışı, köle, robot türü insan ve toplum yaratmak isteyen sistemler sıpora da, modaya da bayılır. Sıporu yalnızca sağlık, ve korunmak için yap yani sağlık sorunularına(sorunlarına) ilaç olarak, ve can kurtarmak için yap; ve övünerek, gururlanarak ya da gösteriş için ya da para için ya da eğlenmek/eğlendirmek için değil tıpkı dışkılamak gibi utanarak ve yalnızbaşına yap; kendini bedene değil beyine, sıpora değil felsefeye, bilime, Din hadisileri'nin tanımladığı dine, ve okumaya-öğrenmeye ver yani ne doğanın sistemine ne de nefs sistemine köle olma. İnsan, ve insanlık doğru yolu bulmak istiyorsa şu üç şeyi asla unutmamalıdır: 1- 'Din bilim, ahlak, vicdan, merhamet, adillik, dürüstlük, sakinlik, medenilik, israfsızlık, sadelik, gösterişsizlik, nefssizlik, ve bunlarla inzivadır' diyen Din hadisileri'nin tanımladığı doğru dini. 2- Dünyanın içinin lav, kor, ateş; insanın için de bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç, mide bulandırıcı şeyler dolu olduğunu. 3- Beyin ile bedenin hem dost hem de düşman olduklarını. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 3.4.21/08.35
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir