Şiir Defteri

GERİ KALMIŞ ÜLKE OLMAK İÇİN MÜSLÜMAN MI OLMAK GEREKİR (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
16.05.2019 / 01:01
654 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Fitre, zekat gibi şeyler gerçek ki bir ülkenin, bir toplumun geri kalmışlığının mantıksal ve dolaylı itirafıdır; ve tuhaf ki bunların zorunlu olması bu geri kalmanın sonsuza kadar süreceğinin de mantıksal, dolaylı itirafı olmaktadır; yani demek ki Müslüman ülkelerde, Müslüman toplumlarda hep yoksullar da olacaktır. Fitre, zekat bir erdem, övünülecek şeyler gibi sunulmaktadır, gösterilmektedir ancak gerçek ki bu tür şeyler yoksulluğun gerçekleridir. Felsefe, bilim ve din insanların zengin olmasını istemez ancak yoksul olmalarını da istemez çünkü zenginlik doğru şeylerden kaynaklanmaz, yoksulluk ise çaresizliktir, ve felsefe, bilim, din doğru olmayan şeylere de, çaresizliğe de karşıdır. Dünyaya bakıldığında dünyanın en geri ülkelerinin genelde İslam ülkesileri(ülkeleri) oldukları görülmekte ki fitre, zekat gibi zorunluluklar da bunu göstermekte.Yani 'Acaba geri kalmış ülke olmak için Müslüman ülke mi olmak gerekir?' diye bir soru oluşmakta. Dini tanımlayan Din hadisileri'ne sahip bir dini inanç dünyası nasıl oluyor da dünyanın en geri dünyası olabiliyor? Bunun temel nedeni İslam dünyasının dini tanımlayan Din hadisileri'ne sahip olması ancak bu hadislerden uzak olmasıdır yani gerçekte İslam dünyasını geri bırakan şey İslamiyet değildir, dini tanımlayan Din hadisileri'nden uzaklıktır, ve bu uzaklığı yaratan yani İslam dünyasını yani Müslümanları dini tanımlayan Din hadisileri'nden uzak tutan hükümdarlar ve siyasetçilerdir yani eğer İslam dünyası dini tanımlayan Din hadisileri'ne sarılsaydı günümüzde dünyanın önderi Batı değil İslam dünyası olurdu yani İslam dünyasının içinde bulunduğu gerilikten kurtulması ancak Din hadisileri'ne sarılmakla olur. İslam dünyası başlangıçta Din hadisileri'ne bağlı idi, bu nedenle de ilk zamanlarında İslam dünyası alimler yetiştirdi ancak bu durum çok sürmedi. İslam dünyasının geri kalması genelde Din hadisileri'nden uzaklıktandır ancak özelde ise Emeviler ve Osmanlı'dır çünkü bunlar İslamiyet'i 'Din bilimdir/ilimdir; bilim yoksa din de olmaz' diyen Din hadisilerine yani bilime değil bir işgal ve sömürü türü olan fetihe yöneltmişlerdir; öyle ki Osmanlı hanedanlığı kendi öz bebek kardeşlerini, kendi öz çocuk kardeşlerini, kendi öz babalarını, kendi öz annelerini bile öldürtmekten çekinmeyen yani İslam'a aykırı sultanların dünyası olmuştur; çağımızda fetihin yerini ise siyaset ve ekonomicilik yani para almış durumdadır yani yine Din hadisileri değil yani Müslümanlar 21. yüzyılda da aynı yanlışı yapmaktadırlar; bu nedenle ki İslam dünyasından 21. yüzyılda bile alimler, alimeler değil terör örgütleri fışkırmıştır. Açık ki dini tanımlayan Din hadisileri'nden uzak siyasetçiler ve kapitalistler hem doğru olmayanı yapmaktadırlar hem de bunu 'Birbirinize fitre, zekat verin' deyip örtmeye çalışmaktadırlar çünkü 600'lü yıllarda değiliz, 21. yüzyıldayız artık yani her şeyin bol olduğu bir dünyada; yani 'Ülkeler gelişirlerken insanlar nasıl yoksullaşır?'ın yanıtı(cevabı) ülkelerin Din hadisileri'nden uzak olmalarıdır yani İslam dünyasını geri bırakan şey Batı değil, İslam dünyasının Din hadisileri'nden uzaklığıdır yani İslam dünyasını siyasetçiler, kapitalistler, hükümdarlar değil de Din hadisileri yönetirse dünyanın ekonomiden insanlığa kadar her alanda önderi İslam dünyası olur. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 16.5.19/01.02
Düzenleme: 16.05.2019 / 01:02
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir