Şiir Defteri

EVRİME KANIT SAVIM: DOĞUM VE ÖLÜM (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
30.09.2018 / 11:33
806 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Olağan insan zekası, akılı, mantığı, bilinçi(bilinci) duyular ve algılar üzerine kuruludur; yani olağan insan zekası, akılı, mantığı, bilinçi görmek, duymak, tatmak, dokunmak ister; ancak gerçekler ve doğrular bu hali aşar çünkü gerçekler ve doğrular görülemeyebilir, duyulamayabilir, tadılamayabilir, dokunulamayabilir. Evrimi anlamak da olağan zeka, olağan akıl, olağan mantık, olağan bilinç ile yeterli olmaz çünkü evrim yalnızca somut, nicel değil soyut, nitel bir yapıdır, haldir de. Yani evrim yalnızca canlıların yüzlerine, bedenlerine, kemiklerine bakılıp anlaşılamayabilir; bu nedenle evrimi anlamak için yalnızca duyular ve algılar yetmeyebilir; ve evrimi de somutluk ve nicelik içine hapis etmek de asla doğru olmaz çünkü evrime inanmamanın arkasında yalnızca duyular ve algılar yani somutluk ve nicelik değil dini inanç denilen soyut, nitel kuramlar, savlar da vardır; ancak bu durum olmasa bile evrim bir soyutluk ve nitelik akımıdır da. Açık ki evrime inanmayanların sorunu zekalarında, akıllarında, mantıklarında, bilinçlerinde değil; ilahlarından korkularındandır; bu nedenle evrimi anlatmak için yalnızca kanıt, delil yetmez; zeka, akıl, mantık, bilinç ile bir büyük korkuyu aşmak, yenmek de gerekir. Bu nedenle evrimciler yalnızca somut ve nicel kanıtla yetinmemelidir; felsefe, soyut mantık, soyut akıl, soyut zeka ile de evrimi hem anlamalılar hem de anlatmalıdırlar ki 'Evrime kanıt savım' yazılarım temelde bu hal ve bu amaç üzerine kuruludur. Diyelim ki; eğer insanı bir ilah yaratmış olsaydı; ve o ilah herşeyi yapmaya olanaklı bir ilah ise; ve insanı canlıların en üstünü, ve kendine en yakını olarak yaratmış ise; o ilahtan insana bir kutsallık, onur, gurur, saygı, saygınlık, manevi bir değer olmalıdır. Ancak durumun böyle olmadığı gibi bir de bunun tam zıttı olduğunu görmekteyiz. Şöyle ki: Ne doğum ilahi ne ölüm; ne doğum saygın ne ölüm; doğum pis, iğrenç biryerden, pislik içinde oluyor; ölüm ise hayvan leşi gibi kokup, çürüyüp, kurtlanıp, böceklenip olarak olmak; yani ne doğumda ne ölümde, hiçbirisinde bir ilahilik yok, üstelik de hayvanlarda da görülen bir sıradanlık ve iğrençlik var. Yani düşünün ki insan bile saygı duyduğu, değer verdiği insanlara farklı davranır; oysa öyle bir ilah ki insana da hayvana da aynı davranıyor. Yani düşünün ki bir hastahanede ölen bir hastanın bile ölüsü bir tabut yerine pis, kirli, iğrenç bir paçavraya sarılıp verilse ne büyük bir tepki gösterilir. Evet; evrim için yalnızca zeka, akıl, mantık, bilinç değil büyük bir cesaret de zorunludur. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 30.9.18/11.30
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • ademtok
  • mimu
  • kartanesimKar
  • Ebuelfiya
  • Efeefe
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir