Şiir Defteri

ERDOĞAN BELEDİYE BAŞKANI MI SEÇİLECEK? (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
15.02.2019 / 17:32
747 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Gerçek ki Türkiye'de özellikle son 15 yıldır demokraside de, siyasette te, eğitimde de, sanatta ta, turizım(turizm)da da, medyada da, dinde de, sıporda(sporda) da büyük bir akıldışılık yaşanmakta. Bunun asıl, gerçek, temel nedeni ise Atatürk sonrası, Türkiye'nin felsefe, bilim, ve dini tanımlayan Din hadisileri üzerine kurulu olmaması; siyaset ve özel sektör denilen cehalet ve nefs üzerine kurulu olması. Demokraside akıldışılık şöyle ki örnek ki demokrasiye karşıt siyasi partilere izin verilmesi; siyasi iktidarın demokrasinin temel özelliklerinden olan 'güçler ayrılığı'nın yok etmesine bile izin verilmesi. Sanatta şöyle ki akıldışılık ta, ahlakdışılık ta gündem sanatçıların temel özelliklerinden olmaya başladı. Dinde de şöyle ki ülke pılaj(plaj), otel havuzu, site havuzu, moda adları altında dine aykırılıklar doldu; ve öyle ki dine aykırı olmasına karşın eşcinsel bir sanatçı Sanat güneşi diye baştaçı edilmekte. Yani biryandan(bir yandan) dinden imandan söz edilmekte, biryandan da dine aykırı ne varsa serbest yapılmakta. Zina da serbest, eşcinsel evlilik yani eşcinsel aile kurmak ta serbest. Erdoğan. Biraçıdan(Bir açıdan) Akp genel başkanı, biraçıdan cumhurbaşkanı. Yani cumhurbaşkanlığını yargıçlık, siyaseti yargılanması gereken olarak düşünürsek bir kişi hem yargıç hem yarglanması gereken kişi durumunda olmakta. 2019 martında yerel seçimler yapılacak. Ortalıkta yani mitinglerde Chp genel başkanını da, İyi parti başkanını da göremiyorum, televizyon haberilerinde(haberlerinde). Ancak gördüğüm bir tuhaflık var ki Erdoğan seçim süreçi başlar başlamaz meydanlara çıktı ve konuşmaya başladı; kendisinin de yer aldığı Akp televizyon reklamı(tanıtımı) bile yaptırmış 'Memleket işi gönül işi' diye. Ancak nasıl bir konuşma? Bir cumhurbaşkanı gibi değil; Akp genel başkanı ya da belediye başkanı adayı gibi bir konuşma. Mitinglerde Akp'cilik yapıyor; Chp'ye, İyi parti'ye, Millet ittifakı'na saldırıyor; onları hedef göstermek gibi konuşuyor; yani cumhurbaşkanlığı yani birleştiricilik, kapsayıcılık, toplayıcılık, aydınlatıcılık değil açıkça siyaset, açıkça siyasetçilik yapıyor; örnek ki bugün yani 15.2.2019 tarihinde, Bursa'daki mitingteki konuşmasında, cumhurbaşkanlığı açısından çok tuhaf şöyle bir şey de dedi: 'Bu vatanı seviyorsak Chp ve onunla yürüyenlere Osmanlı tokadı vuralım.'; bu söz ne cumhurbaşkanlığına yakışır ne demokrasiye, üstelik te bir de Akp kitlesini muhalefete karşı şiddete, barbarlığa, vahşiliğe bile yönlendirebilir. Böyle bir cumhurbaşkanlığı cumhurbaşkanlığına aykırıdır ancak bazı yandaş Tv kanalıları Erdoğan Akp adına, Akp için konuşurken bile isiminin(isminin) yanına 'Cumhurbaşkanı' yazıyorlar ancak akıl şöyle düşünüyor: 'Akp adına siyaset yapar gibi konuşan biri nasıl cumhurbaşkanı olur, demek ki cumhurbaşkanlığı adına değil Akp başkanlığı adına konuşuyor.'. Sanki Erdoğan cumhurbaşkanı değilmiş de belediye başkanı adayı imiş gibi; hemen hemen hergün meydanlarda Akp adına konuşuyor, Akp adına siyaset yapıyor yani sanki cumhurbaşkanlığını bırakmış da belediye başkanı olmak istiyormuş gibi bir hal sergilenmekte tarihe. Cumhurbaşkanının partili de olması gerçekte gerçek demokrasiye aykırıdır çünkü bu hal bir mahkemede aynı kişinin hem yargıç hem savcı hem sanık hem kanun yapıcı olması gibidir. Yani bu durumda ancak cumhurbaşkanı cumhurbaşkanı gibi konuşurken ya da cumhurbaşkanlığı adına konuşurken cumhurbaşkanıdır; siyasi partisi adına konuşurken cumhurbaşkanı değildir, siyasi partisinin elemanıdır. Bir de şu var: Erdoğan'ın Akp adına, Akp için düzenlediği o mitinglerin parasını devlet mi ödemektedir yoksa Akp mi? Gerçek ki Erdoğan'ın Akp için konuştuğu, Akp için çırpındığı, Akp için didindiği o mitinglerin masraflarını devlet değil Akp karşılamalıdır. Yani lafa bakar mısınız; 'Bu vatanı seviyorsak; Chp'ye ve onunla yürüyenlere Osmanlı tokadı vuralım' diyor. Yani 'Hep birlikte vuralım' diyor; bu nedir, şiddete davettir. Chp Yunan ordusu değil ki neden böyle söyleniyor? Kaldı ki vatanını gerçekten sevenler vatanın, devletin, milletin serveti olan fabrikaları, kurumları, şirketleri, kaynakları örnek ki şeker fabrikasılarını(fabrikalarını), Seka kağıt fabrikası'nı, Et balık kurumunu özelleştirmez yani kapitalistleştirmez yani kapitalistlere sattırmaz. Bir de şu 'Tank palet fabrikası' işi var. Yani bakın; soğancı sıtokçu(stokçu), kabzımal terörist, muhalefet düşman ordusu gibi gösterilmek haline gelmiş oluyor. Ve unutulan birşey var: Kurtuluş savaşı'nda tokatı atan Osmanlı değil Mustafa Kemal ve halkıdır; Mondros anlaşması ile tokat yiyen Osmanlı'dır. Yani Mondros anlaşması ile Osmanlı'nın tokat atacak hali bile yoktu. Yani bu 'Osmanlı tokatı' konusu artık boş, anlamsız bir konudur; öyle ki toplum da zaten Osmanlı tokatı değil kickbox, karate, teakwondo, box gibi yani geçti artık Osmanlı tokatı zamanı. Dini tanımlayan din hadisileri der ki 'Adil ol, dürüst ol, merhametli ol, vicdanlı ol, tarafsız ol, bilimsel ol, medeni ol.'. Türkiye ve tüm dünya siyaseti ve özel sektörü artık bırakıp felsefe, bilim, ve Din hadisileri yünetimi, egemenliği, varlığı, mutluluğu, kutluluğu dönemine geçmelidir. Yani bir cumhurbaşkanının Akp adına didinmesi ya da Akp adına didinen birinin isiminin yanına 'Cumhurbaşkanı' yazılmasının hali nedir? Yani İslamiyet dini inançının diniinançderi(dini inançderi/peygamberi) Muhammed bu tuhaf hali görse ne derdi? Alkışlar mıydı, üzülür müydü? Benim tanıdığım, benim bildiğim Muhammed çok üzülürdü. Mustafa Kemal Atatürk te öyle. Peki öyle ise Türkiye nereye gidiyor Türkiye; tarihinde ilk kez sebze kuyruğuna girdi. Bu nasıl bir kalkınmadır, bu nasıl bir başarıdır? Türkiye bir tarım ve hayvancılık ülkesi idi oysa; bir Afrika ülkesi değil. Dedim ya; 'Alice harikalar diyarı'nda vardı; biz de 'Türkiye tuhaflıklar diyarı'nda' olduk. Yani meydanlarda, mitinglerde görüyorum ki Erdoğan belediye başkanı adayılarından daha çok çalışıyor, daha çok didiniyor, daha çok çırpınıyor; acaba cumhurbaşkanlığını bırakıp belediye başkanı mı olacak ya da olay 'Düğünde gelin ve damat oturur, anneleri babaları koşuşturur' gibi bir hal mi? Yani Erdoğan'ın miting miting bu halini gören yabancılar onu ülkenin cumhurbaşkanı değil de belediye başkanı adayı sanabilirler. Bildiğim kadar, bu seçim yerel seçim, belediye başkanı ve muhtar seçimi; yani cumhurbaşkanı seçimi değil. Çok yorma kendini ey insan Tarih ve hayat ne bulduysa içine alan bir kazandır Dünyada en büyük kazanç Felsefe, bilim, ve Din hadisileri kazandır. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 15.2.19/17.25 (Yazı fotoğrafları ile birlikte aynı simle internette var)
Düzenleme: 15.02.2019 / 17:39
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir