Şiir Defteri

ÇIPLAKLARI İYİ KORUYUN (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
19.07.2018 / 11:49
747 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Felsefe de, bilim de, dini tanımlayan Din hadisileri'ne dayalı din de gerçekte utanmakla başlar ki bunun en genel hali 'Cehaletten utanmak'tır k nefs de en büyük cehalettir. Felsefeyi dışlamış eğitim eğitimi kullanıyor demektir; ahlakı dışlamış üniversite, üniversiteyi kullanıyor demektir; demokrasiyi felsefeden, bilimden ve ahlaktan soyutlayan anlayış demokrasiyi kullanıyor demektir; Din hadisileri'ni dışlamış bir devlet de dini kullanıyor demektir. Yani bir ülkede üniversitede cinsel sunumlu, cinsel tahrikli giyim; dövme, takı, makyaj, bilimdışı inanç gibi şeyler serbestse o ülkede üniversite kullanılıyor demektir. Bir ülkede demokraside demokrasi düşmanı siyasi partiler, örgütlenmeler serbestse o ülkede demokrasi kullanılıyor demektir. Bür ülkede hem mabedler hem genelevler, zina serbestliği, eşcinsellik serbestliği, çıplaklık serbestliği varsa o ülkede dini inanç kullanılıyor demektir. 'Bir sigaradan birşey olmaz, bir biradan birşey olmaz' ile ülkemize giren moda öyleydi, böyleydi derken ülkemize sütyen-külot demek olan bikiniyi, mayoyu bile soktu ise modanın art niyetini, modanın bir saldırı silahı, modanın bir yok etme silahı olduğunu anlamamak artık aptallık olur. Felsefenin amacına bakın, düşünürler yetiştirmek; bilimin amacına bakın, alimler, alimeler yetiştirmek; dinin amacına bakın, evliya gibi insanlar yetiştirmek. Bir de modanın amacına bakın; çıplak, cinsel sunumlu, cinsel tahrikli, utanmayı dışlamış yani felsefenin, bilimin ve dinin amacına aykırı, zit insanlar yetiştirmek, toplumlar ve dünya yaratmak. Yani bu durumda modaya karşı savaşmamak ya cehalettir ya aptallık yani cehaleti alkışlamak üstelik de yok edici cehaleti. Bikini, mayo derken moda şimdi de utanmazlığını deniz kıyılarından, havuzlardan alıp şort dediği ancak gerçekte külot olan birşeyi kara hayatına sokmaya başladı yani bayanlar şort diye gerçekte külot ile ortalıkta dolaşmaya başladılar ki bu bayanlık türü zaten eskinin zarif, hanım, kibar, nazik bayanlık türü ile özden de tabandan da zıttır. Ve karadaki çıplaklığa da dini inanç kesiminden, şiddet türü, yanlış, bazı tepkiler oldu. Bir toplumun ya da insanların yanlış şeylere tepki göstermesi neden yasak olsun? Demokrasi ya da laiklik ya da özgürlük yanlış şeylerin efendiliği demek değilki; o zaman sınavda yanlış yanıtlar veren öğrencileri de başarılı sayacaksın değil mi? Gerçek ki okuldaki yanlış ile hayattaki yanlış yanlış kavramı açısından aynı şeylerdir. Yani devlette ya da siyasi iktidarda ya da toplumda ya da ülkede de bir tuhaflık var: Bir yandan din dersi eğitimi veriyorsun, Diyanet açıyorsun, mabedlerin var; biryandan da çıplakları koruyorsun. Bu durum açıkça demokrasinin ve dini inançın kullanılmasıdır, uygulanması değil. Yani yere çöp atan birine neden tepki gösterilmesin? Yere balgam tüküren birine nedne tepki gösterilmesin? Gürültü yapan birine neden tepki gösterilmesin? Peki bunlar yanlış, kötü değil de ortalıkta külotla ya da sütyen-külotla dolaşmak yanlış, kötü ya da ayıp değil mi; değilse o zaman okullarda din dersi de öğretmeyeceksin,ayıp kavramını da öğretmeyeceksin, Diyanet'in de olmayacak, ilahiyatların da olmayacak. Yani size kim diyor 'Demokraside, özgürlükte, hukukta, insan olmakta utanmak yok, utanmak olmaz' diye? Atatürk de 'Ben insanın ahlaklısını severim' demişken, hadis de 'Din utanmaktır' demişken çıplaklığı ya da külotla ya da sütyen-külotla ortalıkta dolaşmayı yani utanmazlığı savunmak, korumak da nedir? Demek ki siz ya ne yaptığınızı ya ne okuduğunuzu ya da ya Atatürk'ü ya dini ya demokrasiyi bilmiyorsunuz. Kuşkusuz ki genelevlerin yani yasal fuhuşun serbest olduğu, zinanın serbest olduğu, eşcinselliğin serbest, bikini ya da mayı denilen sütyen-külot ortalıkta dolaşmanın serbest olduğu, mini şort denilen külotla ortalıkta dolaşmanın serbest olduğu bir ülkede utanmayı anlatmak ve anlamak da oldukça zor olur. Demokrasi yanlış, kötü, zararlı şeylere tepki değil mi? Öyle ise yalnızca bilime göre değil, ahlaka göre de yanlış şeylere karşı çıkmak, tepki göstermek hakkı olmalı yani insanlar sütyen-külotla ya da külotla ya da cinsel sunumlu ya da cinsel tahrikli giyimli olanlara sözle ve hukuk içinde tepkiler gösterebilmeli. Felsefeyi, bilimi, dini, demokrasiyi ve özgürlüğü utanmak kavramını dışlayıp var etmek gerçekte demokrasinin temeli olan doğru kavramını inkar etmektir. Ne yani insanlar çevre kirliliğine tepki gösterecekler de ahlak kirliliğine tepki göstermeyecekler mi? Ne yani dilencileri toplayacaksın da cinsel tahrikli giyinenleri toplamayacak mısın? Ne yani falcıları, büyücüleri, medyumları toplayacaksın da utanmayı dışlamışları toplamayacak mısın? Ne yani Atatürk'e sövenleri toplayacaksın da ahlaka sövenleri toplamayacak mısın? Bir ülke yalnızca cehalete karşı eğitim ve savaş değil; akıl-ruh sağlıksızlığına karşı da eğitim ve savaş vermelidir ki bilimsel olsun; ve ahlakı dışlamak, utanmayı dışlamak, çıplaklık zirvesi ancak sokak delilerinde görülebilecek bir akıl-ruh sağlığı sorunudur. Yani sorun bakalım 'Kimlerde utanma yoktur?' Diyecekler ki delilerde, mafyada, şunda bunda yani size hiç erdemli kesimden örnek veremeyeceklerdir; öyle ise devlet ya da siyasi iktidar ya da toplum ya da ülke neden kendini utanmak yönünde değil de utanmazlık yönünde geliştirme içine girmeye çalışıyor? Neden ahlak korunmak, savunulmak yerine ahlaka aykırılıklar korunuluyor, savunuluyor? Sokak hayvanlarını koruyan vicdan ahlakı korumaya gelince nerede? Siz hiç çıplak evliya, derviş, peygamber gördünüz mü; öyleyse biryanda mabedler biryandan çıplaklık, toplumun götürülmek istenildiği yer neresi? Demokrasi bayan cinselliğine özgürlük ya da egemenlik vermek değil; felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne egemenlik vermektir. Televizyonlara bakın; baylar boğazlarına kadar giyinikler iken bayanlar neredeyse sütyen-külotla çıkacaklar; açık ki birileri dolaylı olarak bayanlar üzerinden, doğrudan olarak da moda ile bayanlar ve ülke üzerinde büyük oyunlar oynuyor. Önerim ki Ahlak bakanlığı kurulsun; pılaj, havuz gibi yerler yasaklansın; cinsel sunumlu, cinsel tahrikli giyim yasaklansın; ve cinsel sunumlu, cinsel tahrikli giyimlilere hukuk içinde ve sözle tepki demokratik hak sayılsın. Ya bu kafa yapısına dur denilmezse sokaklarda altta tanga, üstte sütyen ya da çırılçıplak bile dolaşır. Üstlerinde ahlakdışı bir moda, ellerinde son model ceptelefonları, kafalarda Felsefe-bilim-Dn hadisileri-Kültür-Ayda bir tane bile kitap okumak yok, kendilerini gülünç bir biçimde bir halt sanıyorlar. Etinle değil beyininle, ruhunla övün. Açık ki ahlaka aykırılığı seçmek soorunu yalnızca modanın bir haltı değil genetiğin ve kalıtımın da bir haltıdır yani ahlak karşılığa karşı bir savaşım olmazsa tüm dünya sonunda çıplaklar kampına döner; sonra da üniversite mezunu yapsan ne olur yapmasan ne olur, gördük işte Adnan Oktar isimli tuhaflığın üniversite mezunu Kedicik'lerinin ve Aslancık'larının hallerini. Açık ki Kedicik'ler ve Aslancık'lar gibi toplum istenilmiyorsa ahlaka sahip çıkmalıdır, en başta devlet, siyasi iktidar yoksa hem Kedicik'lere ve Aslancık'lara karşı çıkıp hem de ahlaka sahip çıkmamak büyük bir tuhaflık ve büyük bir gülünçlük olur ve akıl bu durumda şöyşle düşünmek zorunda kalır: 'Kedicik'lere ve Aslancık'lara tepki gösterenler gerçekte bu durumu kullanıyorlar'. Pılajların hallerine bakın; dişisi erkeği çocuklar, gençler, yetişkinler, yaşlılar birarada(bir arada) sanki pılajlar genelhamam. Yani bu hal farkında olunmasa da gerçekte 'Biz hepimiz Adnan Oktar'ız, hepimiz Kedicik'iz, hepimiz Aslancık'ız' demek gibidir. Utanmanın kalmadığı, utanmazlığın korunduğu bir ülkede din dersine, Diyanet'e, mabedlere ne gerek var? Çıplaklık değil medenilik olan, utanmazlık değil medenilik olan; çıplaklığa, utanmazlığa karşı çıkmaktır medenilik olan; çıplaklık medenilik olsaydı cinsel organları meydanda dolaşan sokak delileri en medenileriniz olurdu. Felsefeyi, bilimi, Din hadisileri'ni, ahlakı değil çıplaklığı, utanmazlığı iyi koruyun siz; o üniversitelerinizin bile gerçek bir üniversite mezunu yetiştirmediklerini göreceksiniz; ve eğer dünyayı yaratan bir ilah olsaydı, halinizin Sodom, Gomora ya da Pompei gibi olduğunu görecektiniz. Sodom'u, Gomora'yı, Pompei'yi yok eden şey bikini giymemeleri değildi ki utanmalarının olmaması idi. Evet öneriyorum: Ahlak bakanlığı, ve kamusal alanlarda devriye gezen kamusal alanlar ahlak polisi kurulmalı; ve utanmazlığa tepki göstermek yani yanlışa tepki göstermek de demokratik hak sayılmalı. Bir ülkede hem hacca gönderen şirketler hem de pılajlara gönderen şirketler olması hem akıla aykırı hem dine aykırı hem de demokrasinin ve dini inançın kullanılması anlamına gelir yani dürüst olmamak anlamına gelir. Mantıksızlığın olduğu yerde de ne demokrasi olur ne eğitim ne özgürlük ne laiklik ne özgürlük ne medenilik ne hukuk. Utanmazlığın olduğu yer Sodom, Gomora, Pompei olmayabilir ancak kesin ki tımarhane gibi biryer olur ki bu da zaten Sodom, Gomora, Pompei olmaktan farksızdır. Ben ahlaka aykırı giyinenlere tepkiyi felsefel, bilimsel, dinsel ve demokratik açılardan doğru, haklı ancak tepkinin şiddet ile yapılmasını yanlış, haksız buluyorum. Yanlış, haksız tepkileri gözönüne alırken de İçişleri bakanı ve Mhp başkanı gibi liderlerin 'Kafalarını kırın, bacaklarını kırın, kemiklerini kırın, taş üstünde taş-baş üstünde baş bırakmayın, analarından emdikleri sütü burunlarından getirin' türü sözlerinin de gözönüne alınması gerektiğini öneriyorum çünkü baş nereye giderse kuyruk da oraya gider; buyüzden Türkiye'nin biran önce demokrasi, ırk ve dini inanç sömürüsü yapan siyasetin elinde alınıp demokrasi diye felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin, düşünürlerin, alimlerin, alimlerin, bilgelerin eline verilmesini öneriyorum. Demokrasi ve utanmazlık da, felsefe ve utanmazlık da, bilim ve utanmazlık da, din ve utanmazlık da, laiklik ve utanmazlık da, özgürlük ve utanmazlık da, hukuk ve utanmazlık da, eğitim ve utanmazlık da zıt şeylerdir. Ya sizin bikini dediğinize bu millet 'Sütyen-külot'; sizin mini şort dediğinize bu millet 'Külot' diyor. Bırakın kelime oyunları yapıp masumluğa yatmayı. Atatürk Türkiye 'Şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz' dedi ancak 'Türkiye çıplaklar, ahlaka aykırılar, utanmazlar; ortalıkta külot, sütyen-külot dolaşanlar; ortalıkta ayaklı cinsel organ gibi dolaşanlar memleketi olabilir' de demedi. Herşeyi size tek tek söylemek mi gerekir? Leb'den leblebiyi anlayamıyor musunuz, ülkenizdeki 200'den çok üniversieteye karşın? Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 19.7.18/11.15
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir