Şiir Defteri

ÇARESİZLER BAKANLIĞI KURULMALI (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
08.08.2023 / 05:02
186 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Hayat(Yaşam), özgürlük gerçekte çare bolluğudur. Patron ile işçi arasındaki temel fark gerçekte patronun çare bolluğu, işçinin çaresizliğidir örneğin patron istediği zaman istediği, istediği şeyi, istediği süre, istediği kadar yemeye gidebilir ancak işçi için bu söz konusu değildir; patron istediği zaman istediği yerde, işyerinde bile yatıp uyuyabilir ancak bu işçi için söz konusu değildir. Zenginle fakir arasında temel fark zenginin her istediğini yapabilecek, fakirin her istediğini yapamayacak olmasıdır. Bu açıdan baktığımızda kapitalizımın(kapitalizmin) yani özel sektörün çareleri işçilerden alıp patronlara vermek olduğunu görebiliriz, anlayabiliriz. Bu açıdan kapitalizımda(kapitalizmde) siyaset de çaresizlerin çaresizliğinin sürmesini sağlamaktır. Televizyon haberlerinde görüyorum; borç harç yüzünden, parasızlık yüzünden, işsizlik yüzünden suç işleyenler var. Sokaklarda yatan, gidecek yeri olmayan insanlar var. Koca şiddeti yüzünden çaresizlik içinde kıvrananlar var. Haksızlıklar yüzünden hayatları cehennem olan insanlar var. Uyuşturucuyu, içkiyi, sigarayı bırakamayan insanlar var. Karşılıksız aşk yüzünden, sevgisini sevdiğine açamama yüzünden kıvranan insanlar var; eşinin kendisini aldatması karşısında çırpınan insanlar var; kötü çalışma koşullarında çırpınan insanlar var; üç kuruş zam alabilmek için aylarca gırev(grev) yapmak, para kazanamamak durumunda olan insanlar var; patronları maaşlarını ödemediği için parasız kalan insanlar var; parasızlık yüzünden fuhuş yapan insanlar var; aile içi geçimsizlik nedeniyle ruhsal durumu bozulmuş, gidecek bir yeri de olmayan insanlar var; sağlıkları sağlıksız ürünler yüzünden çaresizlik karşısında çırpınan insanlar var; türlü nedenleri nedeniyle intihar etmeyi düşünen, intihar etmek isteyen insanlar var; hukuksal ve idari haksızlıklar karşısında sesini duyuramayan insanlar var örneğin bir eş kendini bıçakla yaralayıp, iki de yalancı şahit bulup, 'Eşim beni bıçakladı' deyip eşini hapise attırabiliyor; çocuğunu nasıl okutacağını bilemeyen çaresizlik içinde insanlar var; çocuklarının neler yaptığını çaresizlik içinde merak eden aileler var; evliliğinde, ailesinde herşeyin doğru gidip gitmediğini merak eden eşler var; sorunları karşısında nasıl bir yol izleyeceğini bilmeyen çaresiz insanlar var; çaresiz köylüler, işçiler, işsizler, memurlar, memureler, fakirler, öğrenciler, gençler, çocuklar, hamileler, bekarlar, evliler, yaşlılar, hastalar, kimsesizler var; yani türlü türlü sağlıksızlıklar, haksızlıklar ve çaresizlikler içinde kıvranan insanlar var. İlkel mantık ve ilkel hukuk suçun nesnel nedenlerini aramak ve nesnel nedenlerini ortadan kaldırmak yerine işin kolayına kaçar ve suçluları ortadan kaldırmak ister ve buna bir de örneğin 'Şeriat' gibi dinsel adlar takar. Ben Çaresizlik bakanlığı kurulmasını ve sorunları karşısında çaresiz kalan insanların bu bakanlığı aramalarının ve onlara çare sunulmasının sağlanmasını gerekli buluyorum. Bu suç işlemeden önceki durum yani çaresiz kalınmış ve henüz suç işlenilmemiş. Bir de çaresizlik yüzünden suç işlemiş olanlar var. Onlara yapılması gereken de basit suçlar ise ruhsal desteğe gereksinimleri varsa özel yerlerde ruhsal eğitime alınmaları, ruhsal durumlarında sorun yoksa cezalarının bitiminde kendilerine çareli bir hayat sunulmasıdır. Yani Önleyici tıb(tıp) gibi bir de böyle bir Önleyici bakanlık zorunlu bence. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 5.6.16/07.56
Düzenleme: 08.08.2023 / 05:05
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir