Şiir Defteri

AVRUPA BİRLİĞİ'NE HAYIR-YERLİ VE ULUSAL SÜREÇ ÖNERİM (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
12.07.2019 / 00:19
748 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Akp kendisinden önceki dönemi suçlamakta, kendisini göklereçıkarmakta(göklere çıkarmakta); ancak anlamadığı ya da unuttuğu birşey var: Türkiye'yi özellikle 1950'den beri Müslüman siyasetçiler yönetiyor; dinsizler ya da komünistler değil. Yani Akp yaprakları suçlarken ağaçı(ağacı) da suçladığının farkında değil. Zaten Müslüman ülkelerine bakıldığında, topunun da bilim, teknoloji ve medenilik olarak çağın çok gerisinde oldukları görülür. Yani Akp suçlayacaksa Atatürk'ü ya da Atatürkçüleri ya da cumuhuriyeti ya da Lozan andlaşması'nı değil Müslümanları suçlamalı ya da eleştirmeli öncelikle yani aynayabakmalı(yani aynaya bakmalı) çünkü Türkiye'yi özellikle 1950'den bu yana yönetenler kendi inanç yoldaşları. Gerçek ki Türkiye'de askeri darbeleri yapanlar da, Fetö de Hıristiyan(Hıristiyan) ya da Yahudi ya da Budist ya da dinsiz ya da uzaylı değildiler. Yani 1950'den beri bu ülkeyi ne zaman tek başına Chp yönetdi; bu ülkeyi ne zaman dinsizler ya da komünistler yönetdi(yönetti); hangi Chp başkanı Müslüman olmadığını söyledi? Bu yazım Türkiye'yi insanlık ve dünya önderi, lideri durumuna getirmek için düşüncelerimin birbölümünü(bir bölümünü) içerir. Avrupa birliği insanları kendi dinin inançlarına hayat biçimi olarak, davranış olarak, eylem olarak karşı çıkarlarken Müslümanlara ve Müslümanlığa saygı ve serbestlik göstermeyeceği açıktır. Avrupa birliği'nin Türkiye'den istediği zinanın suç olmaktan çıkarılması, çıplaklığın serbest olması, fuhuşun serbest olması, pornonun serbest olması, domuz eti satışının serbest olması, sigaranın ve içkinin serbest olması, eşcinselliğin ve eşcinsel evliliğin serbest olması gibi şeyler gerçekte Müslümanlığa karşı ayrımcılıktır çünkü Müslümanlıkta bunlar yasaktır yani açık ki Avrupa birliği hem ayrımcılığa karşı olduğunu söyleyip hem de çaktırmadan ayrımcılık yapmaktadır. Türkiye insanlığın ve dünyanın önüne; felsefe, bilim, dini tanımlayan Din hadisileri ve Türkçe ile çıkmalıdır; bunun için de önce Osmanlıcılık'ı akıl-ruh sağlığına aykırılık ve insanlık suçu olarak yasaklamalıdır çünkü Osmanlıcılık öz bebek kardeşlerini, öz çocuk kardeşlerini, öz annelerini, öz babalarını, öz evladlarını, öz çocuk torunlarını bile öldürtmekten çekinmemiş; karılarından başka bir de cariye adı altında, çocuk yaşlarda sayısız kapatmanın olduğu; ülke ekonomisinin temelinin başka ülkeleri fetih adı altında işgal etmek ve haraca bağlamak olan; akıldışı, ahlakdışı ve insanlıkdışı birhayatı(bir hayatı) baştaçı etmektir ki gerçekte bunu Türkiye anayasasının da yasaklamış olmazı gerekir. Yani 21. yüzyılda ve sonrasında hem Osmanlıcılık yapıp hem de ilık önderi, dünya önderi olunmaz; bunu zinayı, fuhuşu, eşcinselliği, çıplaklığı, pornoyu, astrolojiyi serbest bırakan, koruyan Avrupa birliği'nin de, Abd'nin de, öteki devletlerin de anlamaları yani artık dünya önderi, insanlık önderi olamayacaklarını anlamaları gerekmektedir yani artık dünya tarihi, insanlık tarihi başıboş durumdadır, yönünü yitirmiş durumdadır, kendini yitirmiş durumdadır ve yeni bir önder, lider aramaktadır ve bu önderlik, liderlik de yalnızca felsefede, bilimde ve Din hadisileri'nden önderlik ile olacaktır ve olanaklıdır, Türkiye'nin biran(bir an) önce bu bilgiyi, bu veriyi doğru ve iyi değerlendirmesi ve kendini buna göre yeniden yaratması hem gelecekte var olmak için hem de dünya ve insanlık önderi olması için gereklidir. Türkiye Avrupa birliği'ne giriş ile ilgili tüm sözleşmelerini yırtıp atmalıdır; Türkiye ne Ab'ye ne Abd'ye ne Rusya'ya ne Arablara ne başka ülkeye kuyruk ya da tampon ya da pazar olmak için kurulmadı. Türkiye'nin Avrupa birliği'ne girmeye değil; Avrupa birliği'nin felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne girmeye geresinimi var çünkü akıldan da, ahlaktan da, insanlıktan da çıkmış, uzaklaşmış durumda. Türkiye'de evler yabancı mallar ile dolu. Türkiye'de hiçbir evde, hiçbir kimsede yabancı mal olmamalı; her evde, herkeste yerli mal olmalı. Evlerdeki her yabancı mal çöplüklerde toplanmalı, ve devlet düşük fiyatla yerlerine yerlilerini vermeli; herşeyin yerlisi üretilmeli; yabancı mallar boykot edilmeli. Türkiye'de felsefe, bilim, Türkçe, ve dini tanımlayan Din hadisileri yani ahlak üzerine kurulmalı. Türkiye'yi siyaset, siyasetçiler, özel sektör, ünlüler değil felsefe, bilim, Din hadisileri, düşünürler(filozoflar), alimler, alimeler, bilgeler yönetmeli; milleti böl mekten ve insanları birbirlerine düşman etmek ve Batı uşaklığı demek olan siyaset de vatanı ve milleti sömürmek ve Batı uşaklığı demek olan sektör de yasaklanmalıdır; Türkiye'de herşeyden önce internette yani yazma hakkı hukuk güvencesi sağlanmalıdır ki hem internet güvencesi olmayan ülke dünya önüde güvenilir olmaz, hem de internet güvencesi demek öteki ülkelerdeki insanların da güvenmesi, gelmesi demektir yani internet hakkı yani yazma hakkı güvencesi olmayan ülkelere asla güvenilemez. Türkiye yerli sanayisini ve yerli savunma teknolojisini yaratmalı, kurmalı. Türkiye iğnesinden uzay gemisine kadar herşeyini kendisi üretmeli. Avrupa birliği'ndeki Abd'ki akıldışı ve ahlakdışı hayat düşman ilan edilmeli ve insanlığın önüne serilmeli. Tüm okullardan yabancı dil dersi kaldırılmalı; yabancı dil ancak üniversitede ve seçmeli olmalı. Türkiye'deki yabancı okullara Türklerin gitmesi de, Türk öğrencilere yabancı burslar da yasaklanmalıdır. Akıldışı herşey de, ahlakdışı herşey de yasaklanmalı; örnek ki zina, pılajllarda çıplaklık, eşcinsellik, tıravestilik(travestilik), bar, pavyon, gece kulübü, sıtriptiz(striptiz) kulübü, sex shop, diskotek, genelev, bay-bayan karışık masaj salonu, bay-bayan karışık sıpor(spor) salonu, akıldışı moda, ahlakdışı moda, ahlakdışı medya. Öncelikle de her bilgisayardan Windows ve yabancı yazılımlar kaldırılmalı, yerlerine yerli yazılımlar koyulmalı. Facebook, Twitter gibi şeylerin yerlerine hukuksal güvenceye, hukuksal dokunulmazlığa sahip yerlileri koyulmalı; Türkiye'de yüzlerce bılog(blog) sitesi açılmalı ve bılog sitesileri devlet, hukuk, anayasa güvencesi altında olmalıdır. Türklerin yabancı adlara sahip olmalarına asla izin verilmemelidir; Türklerin yabancı adları, ve yerli işyerilerindeki yabancı adlar Türkçe adlar ile değiştirilmelidir. Okullarda, üniversitelerde; felsefe diye felsefe tarihi değil, felsefe bilimi öğretilmelidir; din diye Arabçılık, Osmanlıcılık, düzen yandaşlığı, siyasi yandaşlık, boyuneğmek(boyun eğmek), biat, itaat değil dini tanımlayan Din hadisileri öğretilmelidir. Arabalar(Otomobiller) dahil, her yabancı malın yabancı markası ya sökülmeli ya da yabancı markanın üzerine Türkçe sözcük yapıştırılmalıdır. Türkiye herşeyin yerlisini üretmeli, ve önce kendi milletinin gereksinimlerini karşılamayı seçmelidir; kendi milletinin gereksinimlerini karşılayınca öteki ülkelere de satışlar yapabilir. İyi beslenmeyen hamal ağır yükler taşıyamaz; gereksinimleri karşılanmayan milletler de tarihin ağır yükünü taşıyamaz. Kötülerin güçlü bedenleri olabilir ancak iyilerin güçlü beyinleri olmalıdır. Yani Türkiye bedene değil, beyine yönelmelidir yani felsefeye, bilime, teknoloji üretmeye, herşeyin yerlisini yapmaya. Tarihi doğru değiştiren şey büyük bedenler değil, büyük beyinlerdir, büyük düşüncelerdir, ve insanlığın en büyük düşüncesi dini tanımlayan Din hadisileri'dir. Pusula da, harita da, gemi de Abd ya da Abd ya da başka ülkeler ya da siyaset ya da özel sektör ya da moda ya da cehalet ya da nefs değil; felsefe, bilim, ve Din hadisileri olmalıdır. Evet önce ne kolay şey yapılmalı, ve tüm bilgisayarlara yerli mal olan Pardus yüklenme devrimi başlatılmalıdır, ve kamusal alanlarda akıldışılık da, ahlakdışılık da yasaklanmalıdır, anayasa yani hukuk akıldışı ve ahlakdışı herşeyi yasaklamalıdır, akıldış-ahlakdışı hiçbirşeye izin verilmemelidir; yabancı malını getirene aynı malın yerlisi ve ulusalı verilmelidir; ve devlet de bunlara yardımcı, destek olmalıdır. Özel sektör Türkiye'yi değil; Türkiye özel sektörü yönetmelidir. Devlet şirket gibi değil; şirketler devlet gibi yönetilmelidir; ve devlet siyasetle değil felsefe, bilim, Din hadisileri, düşünürler, alimler, alimeler, bilgeler, bilimciler ile yönetilmelidir. Batıdaki akıldışı ve ahlakdışı herşeye karşı Türkiye bilimsel ve ahlaklı olanı kurmalı Türkiye'de, ve tüm dünyadaki mantıklı, ahlaklı insanlar yaşamak için de, okumak için de, gezmek için de Türkiye'ye akın etmeli. Evet; yerli ve ulusal ancak felsefe, bilim, ahlak ve Türkçe ile. Bunlar yoksa zaten Türkiye ne yerli ve ulusal(milli) olabilir ne de kalkınabilir ne dünya önderi olabilir ne insanlık lideri olabilir. Evet; yerli ve ulusal olmak için önce nicelikte ve nitelikte felsefel, bilimsel, ahlaksal arınış ve yükseliş zorunludur. Türkiye'de; sağcı, solcu; dini inançlı, dinsiz; işçi, kapitalist; üniversite okumuş, üniversite okumamış; zengin, yoksul; Din hadisileri'nin ve Atatürk'ün de dediği gibi; dürüst, bilimci ve ahlakçı herkes birleşmelidir, birlik içinde olmalıdır, ve Türkiye dünyaya yepyenibir dünya görüşü, yepyeni bir insanlık görevi ile ortayaçıkmalıdır(ortaya çıkmalıdır). Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 11.7.19/00.11
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir