Şiir Defteri

AMPUTE SPOR, SPORUN VE YARIŞMANIN ZARARLARI (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
07.11.2018 / 09:27
747 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Liseden beri sıpora(sipora, spora) karşıyım. Tam bir yazılı sınavdan önceki dersin beden eğitimi olması beni çok kızdırırdı. Beden eğitiminden terli terli, yorgun yorgun gel, sınava gir; ya da sınav yoksa terli terli sıranda otur; soyun, giyin; çok iğrenç bir hal bulurdum bu hali ve beden eğitimi dersinin kaldırılmasını düşünürdüm hep. Beden eğitimi dersinden de hep bütünlemeye/ikmale kalırdım zaten. Çünkü ben bilimci ya da yazar yani beyin insanı olmak istiyordum, sıporcu ya da beden insanı değil. Okulda sıporun ne işi var? Okul bilim yeridir, sıpor yeri değil. Bence okulda zorunlu sıpor olan yerde diktatörlük de vardır çünkü zorunlu sıpor beyini, ruhu bedene yani kasa yani kütleye boyuneğdirmekten(boyun eğdirmekten) başka şey değildir. Ve zorunlu olmayan yerde sıpor varsa ve sağlık ya da tehlikeli koşullar nedeniyle değilse orada ya ruh sorunu vardır ya mantık çünkü bazı insanlar da sıpor yapıp rahatlarlar, mutlu olurlar; bazılarının da yemek yiyip ya da makyaj yapıp ya da moda giyinip ya da sigara içip ya da içki içip ya da arabaları ile gösteri yapıp ya da silah ile rahatlamaları, mutlu olmaları gibi. Çağımızda en büyük tehlike olan moda insanları, toplumları bedene, beden ile mutlu olmaya yöneltmektedir, yönlendirmektedir çünkü modanın egemenleri böyle bir dünyanın yani cehaletin ve nefsin yani bedenin insanlarıdır. Beden ve beyin aynı tümde(bütünde) yer almalarına ve birbirleri olmadan var olamamalarına karşın aralarında bir savaşım(mücadele) ve zıtlık da vardır ve bu hal nitel beyinle yani ruh ile zirvesine ulaşır. Beden yani kütle yani nicelik yani duyu insanları genelde bedenleri, özelde ise kasları ile mutlu olmayı severler; bu nedenle ki sıpor yapamadıklarında ya da bedensel işlerine gidemediklerinde ve 6-8 saatten çok uyumaktan mutsuz olurlar. Sıpor ve beden işileri bedenden yana yer almaktır yani genelde beyine, özelde ise nitel beyine. Yani bedenden yana olmak ruhsal zekaya, ruhsal akıla, ruhsal mantığa, ruhsal bilinçe, ruhsal beyine karşı da olmaktır. Bu nedenle sıpor ve beden işileri gerçekte insana ve insanlığa çok zararlı, yanlış, kötü şeylerdir ki bunun hali Spartalılar'da, Roma arenasılarında, Nazi'lerde, terör örgütülerinde somut olarak ortaya çıkmıştır. Diktatörlükler sıporu çok sever çünkü sıpor beyine ve ruha yani nitel, derin ve ayrıntılı algılamaya ve düşünmeye karşı bedeni, kası ortaya çıkarmaktır. Yani gerçekte sıpordan yana olmak felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisileri yani beyin yani ruh üzerine kurulu nitel dünyaya karşı örnek ki Eski Romalıların yanında yer almaktır. Bence Spartalıları ve vücut geliştirme sıporunu haklı, doğru olarak yasaklamasına karşın Sovyetler birliği'ni yıkan nedenlerden biri de sıpor idi çünkü sıpor beyin gücünün beden gücüne yönelmesini ve beyin gücünün ya zayıflamasına ya yok olmasına neden olur. Öteki devletler, ülkeler yıkılmadıklarını sanmasınlar çünkü onlar da moda, sıpor, ahlakdışılık, siyaset, özel sektör, dini inanç, cehalet, nefs gibi şeylerle içten çürümekteler. Dünyaya sıpor ve moda pompalayan derin küresel güç bunu biliyor olmalı ki bunları sürekli, ısrarlı olarak pompalıyor. Geçenlerde de Gaziantep'de itfaiye de mini etekliler moda gösterisi yapmışlardı da müdür görevden alınmıştı. Moda kadını yanı cinselliği kullanır ülkeleri elegeçirmek(ele geçirmek) için; sıpor da insanları beyin yerine bedeni seçmeye yöneltip o küresel güce hizmet eder. Yani insanların, toplumların, milletlerin köle yapılması için sıpor ve moda zorunludur; yani sıpora ve modaya bu açıdan bakmak gerekir; bu ikiliye bir de sanat eklendi şimdi. Sıpor bedenle mutlu olma sanatıdır, Yoga denilen şey bile. Oysa insan beyini, ruhu, felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisileri ile mutlu olmalıdır yani genelde beyinle, özelde ise nitel beyinle yani ruh ile. Sıporun verdiği mutluluk, huzur, rahatlık, özgüven gerçekte beyinden, ruhtan uzaklaşmanın verdiği mutluluk, huzur, rahatlık, özgüvendir çünkü beyin, ruh kılıkırkyarmayı(kılı kırk yarmayı) ister, ayrıntıları ister, derinlikleri ister, herşeyi sorgulamayı ister. Sıpor, sıpor güzelliği, beden güzelliği, dış güzellik dünyanın içinin kor, lav, ateş; insanın içinin bağırsak, bok, pis şeyler, iğrenç şeyler dolu olduğunun unutulmasını ister yani sıpor yapıp kendini güzel olduğunu düşünüyor, güzel sanıyor; yahu dünyanın içi lav, kor, ateş, senin için bağırsak bok, nesi güzel! Gerçek ki sıpor bir uyuşturucu türüdür de; bu nedenle sıporda adrenalin gibi bedenin salgıladığı hormonlar gerçekte bir uyuşturucu türüdürler de yani adrenalin bağımlılığı gerçekte uyuşturucu bağımlılığıdır; akıldışılıktır. Bu nedenle sıpor, moda ve ahlakdışı-akıldışı sanatçılık insanlığın bilimdışılık, zina, fuhuş, eşcinsellik, çıplaklık, siyaset ve özel sektör gibi yasaklaması zorunlu şeylerdendir. Sıpor ve beden işiler zorunlu kötüler, zorunlu yanlışlardır gerçekte çünkü genelde beyine, özelde ise nitel beyine karşı olaylardır. Bedenle yarışmak beyine, ruha ve insanlığa zararlıdır çünkü felsefeyi, bilimi, Din tanımlayan Din hadisileri'ni yani beyini, ruhu değil bedeni, kası, beden gücünü insana, topluma, insanlığa, hayata, başarıya, üstünlüğe egemen yapmaktır. Bu nedenle sipor(sıpor/spor) dışkılamak, yellenmek gibi gizli, saklı yapılması gereken birşeydir; herkesin içinde ya da onurla, gururla yapılması gereken birşey değil yani sıpor ancak sağlık, korunma gibi zorunlu hallerde ve ölçülü yapılması gereken birşeydir. Herşeyin fazlası zarardır, sıporun gereksizi ve fazlası da. Yani zorunluluk ve ölçülülük dışında sıpor yapmak bilimdışı ve dindışı yan Din hadisileri'ne aykırı olmak demektir, hele ki yarışmak için sıpor yapmak tümden bilimdışılıktır ve dindışılıktır. Hayvanları hayvanlarla yarıştırıp mutlu olmalar, bebekleri bebeklerle yarıştırıp mutlu olmalar, çıplakları çıplaklarla yarıştırıp mutlu olmalar, yiyecekleri içecekleri yarıştırıp mutlu olmalar, giyecekleri yarıştırıp mutlu olmalar, özürlüleri özürlülerle yarıştırıp mutlu olmalar; nedir bu insanlığın hali böyle? Örnek ki Fenerbahçe futbol takımının Galatasaray futbol takımını yenemediği için üzülmesi ne demektir? Türkleri ya da Müslümanları yenemediği için mutsuz olması demektir. Yani sıpor işte insanları, toplumları ve insanlığı bu hale düşürür; sonsuzlaşırsa; felsefe, bilim ve Din hadisileri ile sınırlar koyulmazsa. Ben sıporun birgün hem yasaklanacağını hem de insanlıktan uzaklaştırılacağını düşünen biriyim çünkü insanlığın felsefel, bilimsel ve Din hadisileri'ne uygun olmasını önleyen en büyük engellerden biridir. Sıporun iki kardeşi vardır: Barbarlık ve savaş. Sıpora karşıyım ancak sağlık ya da koşullar ya da meslek nedeniyle zorunlu ise Uzakdoğu Do sıporularından yanayım çünkü bunlar hem bir felsefeye, ahlaka, terbiyeye, insailiğie sahiptir hem bedene sağlık verir hem de kişinin hem kendinisi hem başkalarını koruyabilmesini sağlar. Bu açıdan ikinci tercihim yüzmedir ancak bikini, mayo, sütyen-külot, külot, çıplak değil; ahlaklıca, edeblice. Sıpor genelde barbarlığa, özelde ise vahşete giden yoldur ki Spartalılar, Roma arenaları, Hitler Nazileri bu halin tarihte en zirve örneklerindendir. Bu nedenle ki ordular, terör örgütüleri, diktatörlükler sıpor olmadan yapamazlar; buna son zamanlarda ahlakdışılık yani cinsel teşhir ve fuhuş da katıldı; bay fahişeler yani jigololar da ve bayan fahişeler de güzel ve çekici görünmek için; kapkaççılar, hırsızlar, soyguncular, uyuşturucu satıcısıları bile sıpora başladılar, ve bedenlerini teşhir edip para kazananlar da örnek ki mankenler. Ahlaka aykırı ve kanunlara aykırı yerlerin kapısılarında da göreceğin şey düşünürler, alimler, alimeler, bilgeler değil badigard denilen kimselerdir. İnsanlık 21. yüzyıldaki bunca bilimsel, teknolojik ve yaşamsal olanaklara ve ilerlemelere karşın hala ilkellik, barbarlık çağlarındadır ve üstelik de o çağlara özlem, heves içindedir ki bunun cehalet ve nefs dışındaki ana nedeni ülkelerini felsefe, bilim ve Din hadisileri ile yönetmeyen cehalet ve nefs demek olan siyasetin siyasetçileridir. Türkiye ampute futbul takımının 2. olduğu yarışma maçında kaptanın sözleri sıporun ve yarılmanın ne denli yanlış ve kötü şeyler olduklarını bir kez daha ortaya koydu. Bu kişi gol yapamadığı penaltıdan sonra ağlayıp 'Penaltı gol olsaydı iş bitmiş olacaktı. Avrupa şampiyonu olduğumuzda mikrofonun başına geçtiysem, şampiyon olamamamızın da en büyük sorumlusu benim. Takımın ağabeyiyim. Türk halkı hakkını helal etsin' demiş. Siyasi parti başkanıları da sıraya girip 'Sen bize hakkını helal et' dediler. Yani anlamıyorum; özürlü insanları yarıştırıp mutlu olmak, onurlanmak nedir, neye hizmettir? Neden ağlıyorsun? Karşındaki insanlar da insan ve ampute değil mi? Zaten bu takım umreye gitmiş, yani bilimsel bir topluluk olmadığı ortada. Oysa dini tanımlayan din hadisileri 'Din bilimdir/ilimdir, bilim olmayan yerde din de olmaz' diyor. Yani dinlilerin bilim yerine maçlarda, yarışmalarda, beden gösterisilerinde, güç gösterisilerinde olmaları Din hadisileri'ne yani dine yani bilime de aykırı. Zaten 'Ben 5 Kasım'da mayına basıp ayağımı kaybetmiştim. Demek ki 5 Kasım bana yaramıyor' gibi dine ve bilime aykırı birşey de söylemiş. Yani özürlü insanlar özürlü insanları sıpor yani beden yani kas ile yenecekler ve yendikleri özürlülerin önünde, yendikleri özürlülere karşı mutlu olacaklar ve bunu ulusal onur yapacaklar, bu nasıl bir mantıktır? İnsan bedenlerini yarıştırıp mutlu olmak, onur duymak ilkel, nicelik kültürü günümüzde bebekleri ve özürlüleri yarıştırıp mutlu olmak kültürü aşamasına ilerlemiş. İnsanlık bundan mutluluk duymak yerine üzüntü duymalı. İnsanlar bedenleri ile değil beyinleri, ruhları ile ve felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde ilerlemede, yükselmede yarışmalı artık. Ben Türkiye ampute futbol takımılarının kendilerini fesih edip dünyaya, insanlığa tepki göstermelerini ve örnek olmalarını öneriyorum. Yeter artık insanları yarıştırmak. Yeter artık insanları, toplumları, insanlığı, dünyayı bedensel kültürün kölesi yapmak. İnsanlar ve insanlık sıpora değil felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne, düşünürlüğe(filozofluğa), alimliğe, alimeliğe, bilgeliğe yönelmeli. İnsanları ve insanlığı bedene yönelten şey temelde cehalet ve nefs; özelde ise siyaset ve özel sektördür yani cehaletin ve nefsin en büyük iki başı. Sıpor dünyası ne büyük bir yanlış ve kötü yolda olduğunu bebeklerin bile yarıştırılmasından anlamalıdır. Sıpordaki akıla aykırılık ya da ahlaka aykırılık ya da insanlığa aykırılık madalyalar, kupalar, ünlülük, ödüller ile örtülmeye, saklanılmaya, kapatılmaya, gizlenilmeye çalışılmakta. Yan ampute bir takım başka bir ampute takımı yenerse ve zafer diye kutlarsa bu ne demektir? Özürlü insanları yendiği, mağdur ettiği için mutlu olmaktır yani bunda mutlu olacak, onur duyacak ne var? Yani insanlara, toplumlara, insanlığa özürlü insanlara yardımcı olmaları öğütlenirken özürlü insanlar birbirlerini ezmek için didinmektedirler. Yani tıpkı hem 'Kadına el kalkmaz, kadın döven erkek erkek değildir' tuhaf şeyler deyip hem de kadınların birbirlerini dövmelerini yani bayan boks maçılarını, bayan döğüş maçılarını alkışlamak; ve bayanları asker, polis, işçi, amele yapmak ya da sütyenlerine külotlarına kadar soyup yarıştırmak gibi birşey. Belli ki insanlık akıl tutulması gibi birşeyin içindedir çünkü felsefeden, bilimden ve Din hadisileri'nden uzaklık ancak böyle bir dünya yaratır. Yani özürlü insanlar yarışıyor ya da yarıştırılıyorlar bari hiç değilse her maçları insaniyet olarak hep 0-0 olsun. Yani amaç yenmek değil beceri, başarı sergilemek olsun yalnızca tıpkı festivaller, şenlikler gibi. Kuşkusuz ki bu insanlar yarınbirgün sıpor ticaretine ve sıpor malzemesi ticaretine konu edilecekler çünkü kapitalizım yani özel sektör yani siyaset yani nefs yani cehalet böyle birşeydir. Ben özürlü insanların birbirlerini yenmek için yarışmalarını, birbirlerini yendiklerinde mutlu olmalarını, birbirlerini yenemediklerinde mutsuz olmalarını; birbirlerini yenmelerini onur, gurur yapmalarını onlara da insanlığa da hiç yakıştıramam. Bunlar felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne, beyine, ruha aykırı şeyler; ancak açık ki siyaset ve özel sektör bu aykırılıklar üzerine kuruludur. Açık ki ampute sıporun bu hali sıporun ve yarışmanın zararını bir kez daha ve en yeni örnek olarak ortayakoymuştur(ortaya koymuştur) ki bunun arkasında genelde cehalet ve nefs, özelde ise siyaset ve özel sektör vardır mutlaka. Gerçek ki 'Boşzamanlarda yapılan eğlenceli şey' anlamına gelen sıpor bu haliyle insanları insanlara, milletleri milletlere düşman etmekten başka şeye yaramaz yani beden sağlığı amaçlanırken ruh sağlığı da dışlanmış olunur ki daha dün bir boks maçında bir boksör öldü bir ülkede. Yani böyle sıpor, eğlence mi olur; olmaz. Bu vahşet, barbarlık ticaretinden ya da tatmininden başka şey değildir. Görüyorsunuz işte futbol maçılarındaki halleri. Biryerde horozlar horozlarla döğüştürülür, mutlu olunur; biryerde köpekler köpeklerle döğüştürülür, mutlu olunur; biryerde boğalar kılıçlarla öldürtülüp mutlu olunur; biryerde çıplaklar yarıştırılır, mutlu olunur; biryerde bayan popoları yarıştırılır, mutlu olunur; biryerde bayan memeleri yarıştırılır, mutlu olunur; biryerde yemekler yarıştırılır, mutlu olunur; biryerde bebekler yarıştırılır, mutlu olunur; biryerde özürlüler yarıştırılır, mutlu olunur; nedir bu insanlığın hali ya, hem de 21. yüzyılda? Bu mu çağdaşlık, medenilik, uygarlık, demokrasi, özgürlük, din iman? Bir de dünyada binlerce üniversite var, özel sektöre ve siyasete yani cehalete ve nefse uşaklık etmekten başka ne halta yarıyorlarsa. Ağlama ey milli ampute takım kaptanı; ağlarsan da Türkçe olmayan bir ada mahkum edildiğin, özürlüleri yenmeye yönlendirildiğin için ağla. Senden beklenilen asıl zafer başka özürlüleri yenmen değil; Türkçe ile anılmak ve 0-0 dostluk, insanilik, erdem, nitelik koşuludur. Sen yenilmekle yenilmedin gerçekte; eğer yenseydin yenilecektin gerçekte çünkü yanlıştan gelen bir mutluluktansa doğrudan gelen bir üzüntü yeğdir. Özürlüleri yenmek değil yenmemek onurdur, gururdur. Yenseydin ne yapacaktın; başka bir milletin, başka bir halkın özürlülerini yendin diye bayramı mı yapacaktın? Bak doğruluk seni işte böyle bir yanlıştan ve kötülükten korumuş. İşte böyle bir dünya yarattı sonunda genelde cehalet ve nefs, özelde ise siyaset ve özel sektör: Özürlünün özürlüye düşman olduğu bir dünya. Açık ki siyasetin ve kapitalizımın yarışma anlayışı ve yarışmacı dünyası işte böyle bir akıldışı ve insanlıkdışı dünya yaratmakta. Tek doğru yol felsefe, bilim ve Din hadisileri'dir; onlar hem insanlığın ışığıdır hem de turnusol kağıdıdır. Bence ya ampute takımlar kendlerini fesih etmeli ya da 0-0 zorunlu koşulu getirmeliler. İnsan da, milletler de sıpora değil felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne yöneldikçe yükselirler. Türkiye milletinin de, insanlığın da gereksinimi olan şey sıporcular değil düşünürler(filozoflar), alimler, alimeler, bilgelerdir yani siyasetin ve özel sektörün yani cehaletin ve nefsin en, hiç sevmediği şeyler. Ey ampute takım; sen özürlü insanları yenmekle, siyasete ve özel sektöre yani cehalete ve nefse haz olmakla değil özürlü insanları yenmemekle en büyük zaferini kazanırsın. Şu siyaset ve özel sektör denilen cehaletlere ve nefslere bir insanlık dersi ver artık. Kuşkusuz ki özürlüleri yenmek de, özürlüleri yenip mutlu olmak da, özürlüleri yenmeyi zafer saymak da ne Türkiye milletine yakışır ne dinlilere ne bilimsellere. Sen yenildin diye üzülme; seni yani özürlüleri yendikleri için sevinenler üzülsün. Kapitalizım ve siyaset yani cehalet ve nefs kardeşi kardeşle döğüştürüp nasıl da mutlu oluyor. Kardeşi kardeşten sonra bir de özürlüyü özürlüye düşürmüşler. Do/Ahlak/Felsefe/İnsanilik/Medenilik içermeyen her sıpor da pırofesyonel(profesyonel) sıporculuk da yasaklanmalıdır. Yani zorunlu isen sıpor yap ancak asla sıporcu olma. Bence sıpor genelde, temel kural olarak, hastalık ve koşullar dışında yalnızca yaşlılıkta yapılmalıdır. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 7.11.18/09.10
Düzenleme: 07.11.2018 / 09:28
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir