Şehir
Kırmızılarını giymişti yine akşamüstü
Günün yorgunluğunu alıyordu güneş,
Gece mesaisine hazırlanıyordu zihnim
Düşünceler alıp başını gidecekti yine,
Sabah beş olunca, çaresizliğe uyanacaktım
Şehir
Siyah bir tül çekmişti üzerine
Ve mesaisi başlamıştı zihnin
Düşünüyorum
Mezarlar şehrinde ziyaret ettiğim,kayıplarımı
Düşünüyorum
Dost bildiğiklerimin bedhah çıkmasını
Düşünüyorum,aklımda bin bir tilki masalları
Düşünüyorum....
....
....
Ve şimdi saat sabahın beşi.
Tam da "Düşündüğüm" gibi,
Çaresizliğe uyandım