Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 19

Yazan: Birturkbilgesi
07.08.2020 / 02:04
652 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Bilgelik insanlara şöyle seslendi onlardan çok uzaklarda Benim derdim ben kaynamış patates yerken sizin et yemeniz Ben kulübede yaşarken sizin saraylarda yaşamanız Ben meteliğe kurşun atarken sizin para içinde yüzmeniz Ben yaya giderken sizin güzel, pahalı arabalara binmeniz Benim yalnızlığım, sizin kalabalıklığınız Ben kimsesiz iken sizin çoluk çocuğunuzun olması Benim mutsuzluğum, sizin mutlu olmanız değil Benim derdim hem yanlış hem kötü yolda olmanız Aldanış içinde olmanız, Şöyle ki Aynı yerde Biri zenginlerin ve gençlerin gittiği ve pahalı bir lokanta Biri de yaşlı, fakir ve üstübaşı perişan kimselerin gittiği ve ucuz iki lokanta vardı Yaşlı, fakir ve üstübaşı perişan kimselerin gittiği lokantacı Zenginlerin ve gençlerin gittiği lokantaya bakar bakar Ve içinden 'Şu halime bak Zenginlere ve gençlere hizmet varken Bu yaşlı, fakir, üstübaşı perişan Ne oldukları bile belirsiz Beş para etmez kimselere hizmet vermek zorundayım' Diye söylenir üzülür dururdu Bir gece tuhaf bir rüya gördü Her zamanki gibi lokantasındaydı Ve yine o yaşlı, fakir, üstübaşı perişan kimselere istemeye istemeye hizmet veriyordu Saçı sakalı birbirine karışmış ak saçlı, ak sakallı biri geldi Şimdi dedi lokantana gelen bu insanların senin hakkında ne düşündüklerini Düşüncelerini gösteren düşünce balonları ile sana göstereceğim Lokantadaki her yaşlı, fakir, üstübaşı perişan kimsenin başlarında Düşünce balonları belirdi birden Ve lokantacı onları okumaya başladı Birinde şu yazıyordu: 'Ben ki fizik alimiyim, sırf fakir olduğum için Karınımı(Karnımı) doyurabilmek için Bu beş para etmez lokantacıya katlanmak zorundayım, bağışla beni ilim' Bir başkasının düşünce balonunda şu yazıyordu: 'Ben ki kimya alimiyim, sırf fakir olduğum için bu beş para etmez Lokantacının yerinde karın doyurmak zorundayım, bağışla beni ilim' Bir başka balonda şu yazıyordu: 'Ben ki matematik alimiyim, sırf fakir olduğum için Bu beş para etmez lokantacıya karınımı doyurabilmek için katlanmak zorundayım Bağışla beni ilim' Böyle böyle, her düşünce balonunda bir dalda alimlik yazıyordu Ve tümünün de kederleyici ana nokta 'Şu beş para etmez lokantacı' ve 'Bağışla beni ilim' idi Lokantacı sabah uyanır uyanmaz lokantasına koştu Ve her masaya şu yazılı güzel kağıtlar koydu: 'Hoşgeldiniz sayın alimlerim' Ve bir daha hiç öteki lokantacıya özenmedi O artık paranın içinde var olan bir güzellik değil Parasızlığın içinde bir güzellik idi Ve şöyle dedi 'Ey para sen ne de kolay şeylerin güzelliğisin' Ve lokantaya gelen yaşlı, fakir, üstleribaşları perişan kişiler Lokantacıya şöyle dediler: 'Biz hiçkimseye alim olduğumuzu söylememişken Ve alimmişiz gibi davranmamışken Alim olduğumuzu nereden bildin?' Ve bilgelik paraya şöyle seslendi: 'Sen kuşkusuz ki yalnızca kolay, değersiz ve yalan şeyleri Değerli gösteren bir ayna gibisin.', Dünyada iki yol vardır: İlimin yolu ve paranın yolu İlimin yolunda alimlere rastlanırken Paranın yolunda her türlü cahile ve zalime rastlanır Ve bilgelik insanlığa şöyle dedi: 'Ey paranın yoluna esir olmuş insanlar Ben sizi neden kıskanayım Ben size neden özeneyim Esirlik altın zincirlerle Cehalet altın bardaklarda diye üstünlük Aldanış servet veriyor diye diye doğru mu olur Baksanıza içi kor dolu dünyanın üstünde İçi bağırsak bok dolu hallerinize Baksanıza mezarlardaki hallerinize Mezarlarınızdan çıkarıp sizi kim evine götürmek ister Kuşkusuz ki bokun dolu olmadığı tek yer ruhtur Ve o da ancak ilimle yükselir Saray kapısında diye çürük kapıya özenilmez Zengin ayağında diye altın ayakkabıya özenilmez Felsefeyi, bilimi ve dini masal mı sandınız Ruhu değil de kendinize Neden bedeni taht İlimi değil de Neden kendinize cehaleti hükümdar Nefssizliği değil de Neden kendinize nefsi onur yaptınız Neden kebabı şiirden üstün tutarsınız Neden mideyi beyinden üstün tutarsınız Neden maddeyi kendinizden üstün tutarsınız Ve sonra da nasıl kendinize insan dersiniz Hayvanlar insanlardan üstün değilki Mide dolmadan Nefs doymadan insan olmak İnsan olmak değilki İnsan olmak hayvanlarla yarışmak değilki Siz hiç mezarlarda hayal gördünüz mü?'. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 2.9.17/14.58
Düzenleme: 07.08.2020 / 02:22
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir