Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 162

Yazan: Birturkbilgesi
29.04.2018 / 08:26
928 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
'Mutlu bir yürek yüzü de aydınlatır' demiş Harper Lee Önemli olan ne mutlu bir yürektir ne de mutlu bir yüz Önemli olan şey felsefel, bilimsel ve dinsel doğruluktur Zaten insanlar yürekleri mutlu olduğu için mutlu olmazlar Mutlu oldukları için yürekleri mutlu olur Ve dolandırıcıların da mutlu yürekleri ve mutlu yüzüleri vardır Ve cehalet ile nefs de mutlu eder Mutlu insanları değil; felsefe, bilim ve din içinde olup da mutsuz insanları bulun Yoksa bir köpeğe bir kemik atsan köpek de mutlu olur, 'Ceza görmemiş ilk suçtan daha cesaret verici birşey yoktur' demiş Sade Sapıklar ya da aptallar için öyle olabilir ancak normal insanlar zaten 'Nasılsa cezası yok' diye Suç işlemezler Cesaret vermeyen şey ceza değil, cesaret veren şey nefstir Çünkü her kötülüğün temeli nefstir, Temel, öz olarak felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisileri alınmazsa Ve üstelik de bunların zıtları temel, öz alınmışsa Sizin için iyi, güzel, hoş olan, insanlık için kötü olabilir Çocuklarınıza iyi, güzel, hoş gördüğünüz seçimler insanlık için kötü olabilir Hayat ya da beden için doğru olan birşey beyin, ruh için zararlı olabilir Ki bunların tek ölçütü felsefe, bilim ve Din hadisileri'dir, Toplum, çevre, aile, hayat felsefe, bilim ve Din hadisileri üzerine kurulu değilse Cehalet ve nefs üzerine kurulu ise Toplumdan, çevreden, hayattan ve öyle ki aile de cehalet ve nefs içinde ise Örneğin aile sigara, içki içiyorsa, cinsel sunumlu giyiniyorsa Bikini, mayo giyiyorsa yani sağlıksal ve toplumsal utanmanın yanında Bir de bedensel utanmayı da dışlamışsa Felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne ve bunlarla inzivaya uzaklaşmak Bunların anlaşıldığının gösterilmesi gerekir Felsefeyi, bilimi ve Din hadisileri'ni yani dini öğrenmiş, anlamış olmak Bunlar içinde inzivayı gerektirir Farklı noktalar ortalamanın yönünü de değiştirir Zıt farklı noktalar ise daha da çok değiştirir Ortalamayı ve ortalamanın yönünü yanlıştan, kötüden, zararlıdan uzaklaştırmak için Var olan noktalara zıt yönde oldukça zıt noktalar gerekir İyi bir devlet iyi bir dosttan İyi bir dost kötü bir devletten iyidir Ve ne olursa olsun en doğru ve en iyi, dost felsefe, bilim ve Din hadisileri'dir, Var olan dini inança inanmayan bir alim ile var olan dini inança inanan Cehalet ve nefs içindeki bir kalabalık tartışıyordu Alimin onca doğru, iyi, hoş, medenice anlatmasına karşın ki dini inançlarda durum böyledir Kalabalık alime medeniyetsizce söylenmeye başladı Alim de bunun üzerine artık dayanamadı ve o da kalabalığa öfke ile bağırıpçağırmaya başladı Sonra da yaptığından pişman olup ellerini ve yüzünü göğe kaldırıp 'Ne bunlara akıl veriyorsun ne bana sabır, ben sana nasıl inananyım?' dedi, Felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin Ya da düşünürlerin, alimlerin, alimelerin, bilgelerin yerine siyasetçileri Ya da şirketleri ya da modacıları ya da medyacıları Ahlak edeb ve evrensel bilinç içinde olan ozanların yerine Bunları dışlamış popçuları, rockçıları, rapçileri, sözdesanatçıları(sözde sanatçıları) İncirçekirdeği(İncir çekirdeği) sanatçısılarını Yani cehaleti ve nefsi dinleyen bir toplum medenileşemez Medenileşemeyen bir toplum da felsefe, bilim ve Din hadisileri'ni öğrenemez Nefste merakını gideremeyen insanın nitelikte Ve soyutlukta dar akılı(aklı), dar mantığı, dar dünyası olur, Siyaset insanları cehalet ve nefs içinde bırakır ya da delirtir Sonra da 'İnsanlar böyle istiyor' deyip oy sandıkılarını(sandıklarını) Halkın iradesi olarak gösteren insanlıkdışı, bilimdışı, ahlakdışı, vicdandışı bir diktatörlüktür, 'Artık ben de rahat yaşamak istiyorum' diyen bayanları anlamak zor Çünkü bilmiyor olmalılar ki dünyada rahat edilebilecek tek yer mezarlıktır Eğer oradan da yol falan geçecekse orada da rahat edilemez Dünyada kim rahat etmiş ki Belli ki insanlara 'İnsanlıktan, gerçeklerden, doğrulardan Evrensellikten, toplumsallıktan, düşünmekten uzaklaşmak' rahatlık olarak öğretiliyor İnsanlardan uzaklaş ancak insanlıktan uzaklaşma, sokaklardan uzaklaş ancak Felsefeden, bilimden, Din hadiisleri'nden uzaklaşma Toplumdan uzaklaş ancak toplumsallıktan uzaklaşma Güneşten uzaklaş ancak karanlıklaşma, Yaşam hakkı-Duvar' diye ve kılip(klip) denilen birşey yayınlanmış Down sendromulu gençler için Biri bana ceptelefonuma göndermiş ve ben kılibin konusunun ne olduğunu bilmeden İzlemeye başladım, kılip karanlık başladığı ve hakkında bilgiye de sahip olmadığım için Ve telefonun ekranı da küçük olduğu için Kılibin baş oyuncusu yapılmış ünlü ve yaşlı akademisyeni tanıyamadım Amanın, izlemeye başlarbaşlamaz(başlamaz) mafya filımı(filmi) Dırakula(Drakula) filımı, korku filımı' Harry Potter'daki büyücüler okulu gibi Mafya çocuklar ya da Dırakula çocuklar yetiştiren Bir okulda geçen bir filım sandım önce gerçekten Kılip bir İngiliz müzik topluluğunun kurucusuna mı aitmiş neymiş Müzik 80'li yılların ünlü ve solcuların, komünistlerin o zamanlar pek sevdiği 'We don't need no your education(Eğitiminize gereksinimimiz yok) We don't need no your control(Denetiminize gereksinimimiz yok)' Bu kılipte ünlü bir tıp akademisyeni ve birkaç ünlü müzik sanatçısı yer almış Kılipte yer alan bir sözdesanatçı bayanın internette açıksaçık giyimli görüntüsüleri var Felsefece, bilimce, Din hadisileri'nce ne gençlere ne topluma önerilemeyecek Yer alan bir bay sözdesanatçı da hippi kılıklı, kulakları küpeli Ve bedeni(vücudu) dövmeli, tuhaf bir bay var Felsefece, bilimce, Din hadisileri'nce ne gençlere ne topluma önerilemeyecek Yani o kılip denilen şeyi izleyen çocuklar, gençlere bence Pek de doğru, iyi, güzel şeyler öğretmez Ve oldukça yanlış, kötü, zararlı şeyler öğretebilir En başta şiddete, barbarlığa, vahşiliğe yönelmek Şiddeti, barbarlığı, vahşiliği çözüm görmek gibi 'Bu hayatta farklılıklara yer yok' diye bağırıpduruyor akademisyen kılipte Oysa hayat farklılaşmak üzerinedir Doğa ve evren de Kılipte sanki Down sendromu'luğa yaşama hakkı değil de Toplumun tepesine çıkma hakkı isteniyor gibi Doğru şeylerin yanlış biçimde yapılmasına doğru, iyi, güzel bir örnek bu kılip Ve ülkemizde genelde eğitimin, özelde üniversiite eğitiminin Ve sanatın ne denli yozlaşıtığına da Yani düşünün ki doğru birşey için bile doğru kişiler seçilemiyor 'Ünlü olsun, çamurdan olsun' anlayışı egemen yapılıyor topluma Tıpkı 'Ahlaksız biri ancak fakirlere çok yardım yapıyor' anlayışının Ve bikininin, mayonun, cinsel sunumlu giyimin, modanın, utanmazlığın, cehaletin, nefsin Dine yamanmaya çalışması gibi Bence bu kılip ya yasaklanmalı ya da çocuklara ve gençlere izletilmemeli İzlerken benim bile tüylerim utançtan, öfkeden Şaşkınlıktan dikendikenoldu(diken diken oldu) Yani 'Al yanına birkaç ünlü, kendini doğru, haklı, üstün, güzel göster' öyle mi Öyle ki bu kılibi övgüyle, gururla bana gönderen kişi bile benim eleştirimden sonra Bu kılip denilen şeyi telefonundan sildi ve artık kimseye göndermiyor Yalnızca sanatın ve sanatçılığın değil akademisyenliğin bile ne kadar büyük bir yozluk Ve çöküş içinde olduğunu bir kez daha görmekteyiz bu kılipte Ne de olsa İngiliz malı İngiliz olmak medeni görünüm içinde barbar, vahşi olmaktır zaten Sömürgelerindeki katliamlarda görüldüğü gibi Bu kılip çocuklara, gençlere ve topluma bir de genelde yabancı müzik kültürü Özelde İngiliz kültürü daha da çok aşılanmakta oluyor Bu kılibe 'Lanet olsun; çocuklara, gençliğe, topluma kötülük ediyorsunuz Zarar veriyorsunuz' demekten başka bir ödülüm yok Yazık Yazıklar olsun Bırakın artık şu 'Yabancı olsun da çamurdan olsun' yabancılık hayranlığını Felsefe, bilim ve Din hadisileri olun Ve böylece hem yerli, milli hem de evrensel olun Demek ki kanser ya da tıp konusunda yüksek bilgili olmak da düşünür, alim, alime Bilge olmayı sağlamıyor Ben böyle bir kılipte asla yer almazdım Milyonlar verilse bile Cehalet ve nefsten başka birşey değil o kılip İngilizler biryandan böbürleniyorlar biryandan da şeyleriyle gülüyorlardır bize şimdi Yabancı kaşığı, yabancı hayranlığı Ve ahlakdışılık hayranlığı, nefs hayranlığı soktuğun kültürden hayr(hayır) bekleme Bu kılipte bir akademisyenin de akademisyenliğin de üniversite eğitiminin de Sanatın da sanatçılığın da cehaletini, nefsini, akıldışılığını ve barbarlığını görüyoruz Birkaç bikinili ve dansöz de koysaydınız bari Ve Kurtlar vadisi'nden birkaç sahne de Yazık, 'Baharı yaz uğruna tükettik, aşkı naz uğruna Ve papatyaları seviyor sevmiyor uğruna Derken ömürü tükettik bir hiç uğruna' demiş Sezai Karakoç Felsefeden, bilimden ve Din hadisileri'nden uzak hayat böyle olur işte Yazık. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 29.4.18/08.13
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • ademtok
  • mimu
  • kartanesimKar
  • Ebuelfiya
  • Efeefe
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir