Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 121

Yazan: Birturkbilgesi
27.03.2018 / 07:57
1098 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Yanlış anlamayın yani Amacım sözleri yalanlamak ya da eleştirmek değil Olasılıkları ve seçenekleri göstermek Çünkü bugün doğru olan söz yarın yanlış Bugün yanlış olan bir söz yarın doğru olabilir Benim tahtımda ilahlar ya da sultanlar ya da insanlar değil Yalnızca Felsefe-Bilim-Din hadisileri oturur Ben de onların hizmetçisiyim Dünyadaki tek en üstün hizmetçilik Sizin kurtulmak istemeyeceğinizi biliyorum zaten Belki gelecek kurtulmak ister sizden, İçi kor dünya hapishanesinde içi bağırsak bok ne kadar da mutlusunuz Ve havalısınız ey insanlar Sanki idam mahkumu değil cellatsınız Yoksa ölümün 'Bunlar zaten kafayı yemiş' deyip çekip gitmesini Ve size ölümsüzlük kalmasını mı bekliyorsunuz ya da umuyorsunuz, Bir ülkede en çok sevilenler ünlüler ise Ünlü değilseniz çok seveniniz yok Çok sevilmiyorsunuz demektir Öyleyse kendinize ve aşklarınıza abartılarınız neden, Toplumsallık(Sosyallik), toplum ile; insanlık ile, insancalık ile ilgileri yok Ancak 'Sosyal medya' denilen şeyi önemsiyorlar ve kullanıyorlar Bu şeye bayılıyorlar Çünkü amaçları onu yalnızca para, pazar olarak kullanmak Vay ki böyle sosyalliğe, Birzamanlar(Bir zamanlar) bir ülke varmış Birgün o ülkede bir yargılamacının karşısına birbirinden şikayetçi olan iki kadın gelmiş Yargılamacı kadınlara sormuş: - Hanginiz sigara, içki içiyor? Biri: - 'Ben' demiş. Yargıç yine sormuş: - Hanginiz bikini, mayo, mini etek gibi şeyler giyiyor? Aynı kadın yine: - 'Ben' demiş. Yargılamacı o kadına: - 'Suçlu sensin' demiş Ancak kadın; yargılamacıya öyle bir kanıt söylemiş ki yargılamacı ona: 'Sen suçsuzsun' demiş Gerçek hukuk böyledir işte Önce gerçeklerle, doğrularla düşünür, sonra sorar Önce sorup sonra düşünmez Yani önce felsefe, sonra bilim, sonra hukuktur Zalim olan zaman değildir Zamanın günleri alıp gitmesidir, 'Altı çizili kitaplarınızı vermek Yaralarınızı emanet etmektir bir bakıma' demiş Nazan Bekiroğlu Kitaplara bu denli fetişçe yaklaşmamak gerekir Çünkü kitap sevgisi yalnızca duygu değil akıl da içermeli Doktorlara yaralar da emanet edilmiyor mu zaten, 'Ne kadar harika birgün Çay mı demlesem kendimi mi assam karar veremiyorum' demiş Çehov Ona derim ki felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisileri'ni öğren 'Bazılarımız dayanmanın bizi güçlü yaptığını sanır Ama bazan bizi güçlü yapan bırakmaktır' demiş Herman Hess Ona derim ki bırakmak da dayanmaktır gerçekte 'Bırakmaya dayanmak' Dayanıksız şeyler güçlü olmaz İster kalıp dayan ister gidip İster ayakta dimdik durup ister yatıp İster anımsayıp ister unutup Şiirler bırakıp gitmek yanlış değildir ancak şiiri bırakıp gitmek yanlıştır İnsanı bırakıp gitmek yanlış değildir ancak insanlığı bırakıp gitmek yanlıştır İnsanı hayvan, bitki, nesne, madde olmaktan İnsandışılıktan, insanlıkdışılıktan ayıran ve koruyan en üstün şey hayal kurmak özelliğidir Bu yüzden diktatörlükler ve işkenceciler insanların hayal kurmalarını Türlü yollarla, türlü yöntemlerle önlemeye çalışırlar Hayaller ne kadar doğru, iyi, insanca ise insan da o kadar doğru, iyi, insanca olur Ki bilimsel, ahlaklı insan olmak Düşünür(Fillzof), alim, alime, bilge olmak da bu tür hayalin başında gelir, İnternetteki ahlakdışı, seks nesnesi, seks kütlesi, seks aracı kadınlar Pornodaki, seks sinemasındaki fahişeler Şiddet sinemasındaki, ahlakdışı modadaki, pılajlardaki(plajlardaki), site havuzlarındaki Ve otel havuzlarındaki bayanlar sayesinde bayan(kadın) ruhunun Bir halt olmadığını görüp anlamış oldu insanlık Meğer aşkı bayana(kadına, yetişkin insan dişisine) yaslamak ne yanlışmış Aşk şimdi başıboş, sahipsiz kaldı Meğer karanlıklıkta kalmasıymış bayanı ışık gibi yapan Meğer hayat gibi bayan ruhunun yüksekliği de yalanmış Meğer dünya, insanlık bayana değil baya Dişiye değil erkeğe benzedikçe yukarıdaymış Anlaşılıyor ki kadına özgürlük, kadın hakları denilen şey Yolunacak toplam kaz sayısını arttırmak içinmiş Erkek kazlar hem daha akıllı ve hem çok cimri çıktı demek Emeği insanı yükseltmiyor açık ki Emeği bile insanı yok ediyor Yani felsefe, bilim, Din hadisileri olmadan Emek bile tek başına bir zavallı, 'Kötülüklerin ilki ve en büyüğü Yapılan kötülüklerin cezası kalmasıdır' demiş Platon Yanılmış garibim, sözde nicel bir döngü yapmak istemiş belli Çünkü ilk ve en büyük kötülük nefstir Nefs olmasa kötülük de olmazdı Kötülükleri yaptıran da kötülüklere ceza isteyen de Kötülüklerin cezasız kalmasına neden olan da nefstir zaten Önemli olan şey kötülüklerin olmaması değil nefsin olmamasıdır, 'İnsan siyasi bir hayvandır' demiş Aristo Oysa insan; türünün tüm bireyleri için hayal kurabilen tek canlıdır, Aa, bakın bir Batılı 'Ahlak' demiş Hani ahlak deyince yalnızca Müslümanları, şeriatçıları, gericileri anlayan Kafanın katı hali var ya, bir de 'Ahlak bacak arasında olmaz' diye yumurtalar yumurtlayan İşte onlar sanıyorlar ki Batıda ahlak arayışı yoktur, ahlak evrensel değildir Ahlak bilimsel değildir 'Çocuğunuza paradan çok ahlak verin' demiş Beethoven Doğru demiş Ancak doğrunun ne olduğunu bilmek için felsefe Ahlakın ne olduğunu bilmek için dini tanımlayan Din hadisileri'ni bilmek gerekir, 'Ne ölünün arkasından konuşulur, ne de gidenin' demiş Aziz Nesin Ne yani Hitler'in arkasından konuşmayacak mıyız, öldü diye Ve dolandırıcının, gitti diye, 'Tüm Bible'lar(İncil'ler) insan yapımıdır' demiş Edison Bakın Batıdan akıllı insanlar da çıkıyor, Bir ülkede özel sektörün temel olması O ülkede devletin olmaması demektir Çünkü bir ülkede en doğruyu, en iyiyi, en güzeli, en üstünü Yalnızca devlet yapabilir Bir ülkede ekonomi devletin elinde olmalıdır Bir ülkede özel sektör büyüdükçe devlet küçülür Özel sektör büyüdükçe cehalet ve nefs büyür yani yanlış ve kötülük Felsefe-Bilim-Din hadisileri üzerine kurulu olmayan bir devlet Zaten devlet değildir O ancak özel sektörün elinde oyuncak olur Bakın dünya çapında üniversiteleri olan ve dünyayı yöneten Koskoca Abd cinlere, perilere, hayaletlere, hortlaklara, doğaüstü varlıklara inanıyor Çünkü orada bile gerçek, doğru devlet yok Gerçek ki Felsefe-Bilim-Din hadisileri üçlüsünün olmadığı yerde gerçek devlet de Gerçek demokrasi de, gerçek hukuk da, gerçek eğitim de, gerçek medenilik de yoktur, Boşuna 'Allah, Allah' deyip durmayın ey siyasetçiler ve ey hükümdarlar Allah olsaydı önce sizin belanızı verirdi. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 26.3.18/14.48
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • ademtok
  • mimu
  • kartanesimKar
  • Ebuelfiya
  • Efeefe
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir