Şiir Defteri

Dalgınlar-Uyanıklar...

Yazan: Eğitimci
18.01.2007 / 17:12
1831 kez görüntülendi
1 yorum yapıldı
“Ben dalgın insanları çok severim. Bu, onların iyi ve fikir adamı olduklarını gösterir. Zira kötüler ve boş kafalılar her zaman uyanıktır.” (Prens Ch. De Ligne) Türk Dil Kurumu lügatlerinde “dalgın” şöyle tanımlanmaktadır: Çevresinde olup bitenleri fark edemeyecek kadar düşüncelere dalmış olan veya dikkatini belirli bir konu üstünde toplayamayan, gafil. Açıklamalı Tıp Terimleri Sözlüğü ise, Absence: Geçici olarak dikkatin dağılması hâli; şuur uyuşması, dalgınlık. (Prof. Dr. Utkan Kocatürk) Her zaman tartışmaya açık bir konu: İyi ve fikir adamı olanlar mı, yoksa kötüler ve boş kafalılar mı daha çok “dalgın” olurlar? Telâş, öfke, stres, rahatsızlık, uykusuzluk, saplantılar, aşırı yorgunluk, ... gibi nedenler yüzünden aslında herkes, az ya da çok, dalgın olabilir... Kuşkusuz dalgın olmak ya da olmamak ne isteğimize bağlı, ne de her zaman kontrol altına alınabilen bir durum değildir. Dalgınlık, esasen bir hastalık da değildir, ancak iyiyi, doğruyu ve güzeli olduğu kadar kötüyü, yanlışı ve çirkini de fark etmemizi engelleyen bir etken olabilir... Olumlulukları ve olumsuzlukları fark etmemek bazen bir “kayıp”; bazen bunları fark etmek bir “kazanç” addolunabilir... Ne iyi ve fikir adamı olanlardan her zaman bir zarar, ne de kötüler ve boş kafalılardan her zaman bir fayda asla GELMEZ diye yeryüzünde bir kural yoktur. Aslında her insan “doğuştan” iyidir, lâkin yaşanan bazı olaylar, karşılaşılan bazı olumsuzluklar ve zamanın kötü koşulları onu adeta “kötü” olmaya zorlar. Yine de yüreğinde var olan iyi ve güzel duygular zamanla onun aslına rücu etmesini sağlayabilir. Gerçekten iyi ve fikir adamı olanların bencil, kıskanç, fırsatçı, zâlim ve kötülük üretme makinesi olmadıkları düşüncesi hayli yaygındır. Esasen yüreği insan sevgisi, iyimserlik ve paylaşma duygusu dolu olmanın bunda önemli rolü vardır... Özünü yitirmiş, maddiyatçı ve aşağılık duygusuna sahip olanlar ise, genelde kötü ve boş kafalı olup, bunlar hep uyanıktır... Zira yürekleri ve beyinleri salt kendi çıkarları için sürekli olarak ego’larına ve efendilerine (!) hizmet etmektedir... Kurnaz ve uyanık olanlar, iyi insan ve fikir adamı imajı vermeye ihtiyaç duyarak, bazen mahsus dalgın gözükmeye çalışsalar da bu sahte vizyon ile sadece, saf ve iyi niyetli insanların yanı sıra, kendilerini kandırmış olurlar.... Gerçek huzuru ve mutluluğu yakalamak, iyiler ve fikir adamı olanlar için ne kadar kolay ise, kötüler ve boş kafalılar açısından o denli zordur... Biraz komik, hatta bazen trajikomik olsa da yapılan hataları sözde dalgın (!) olmaya hamletmek ne derece inandırıcı ve ikna edici olabilir ki... Bütün dalgınlar ve dalgın olmayanlar (uyanıklar hariç...)! Kendimize ve çevremizdekilere içten ve dürüst davranmak adına; ne kadar “iyi ve fikir adamı” olursak olalım, gelin, her nevi dalgınlıklarımızı elimizden geldiğince kontrol etmeye çalışalım... Sevelim, sevilelim; Sayalım, sayılalım; Haddimizi bilelim; Âdil, doğal olalım...
Düzenleme:18.01.2007 / 18:10

sanat_sanat


19.01.2007 / 11:40
8. Paragrafta pek çok anlama gelebilen bir kurgu nedeniyle asıl maksadınız müphem kalmış. Beraber sayılması adetten olmayan varlık ve durumları bir arada saymışsınız. Dalgınlık-iyilik-kötülük arasında zoraki bir ilinti arayışı içindesiniz. Yazı bitmiş fakat biz hala bu kavramlar arasındaki ilintiyi arıyoruz. Sonuç: Çok şey söylemeye çalışırken asıl konu elden gitmiş gibi. Önerim: (Tabii ki haddim olmadan) Söz güzelliği mensur şiirler için yeter şart olsa da, fikir yazıları için yeterli olmadığından, "efradını cami, ağyarını mani" prensibi, dikkate elınmalı. En derin saygılarımla.

Düzenleme:19.01.2007 / 11:52
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Marslı
  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir