Şiir Defteri

KADIN SUYUNA ÖZGÜRLÜK DEMOKRASİ VE LAİKLİK (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
04.08.2023 / 03:33
179 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
- 'Türkler aya gitmiş.' - 'Yok ya onlar gidemez, yapamaz onlar; onlar kim, aya gitmek kim.' - 'Amerikalılar Mars'ta elli uzaylı yakalamış.' - 'Amerikalılar yapar.' Kafamıza hep bu saplantı sokuldu: 'Biz Türküz, hiçbir şey yapamayız. Bizden birşey olmaz'? O yüzden ki Batının deli Nietzsche'sini, yarım akıllı Karl Marx'ını, hiç akılsız Freud'unu, eksik mantıklı Lenin'ini, vahşi Stalin'ini bile taparcasına alkışlarken 'Ben Türk bilgesiyim' diyenleri taşladık çünkü bize 1400 yıldır hep başkalarını, yabancıları alkışlamak öğretildi. O yüzden ki padişahlar, elin(gavurun) kızıyla evlenir çocuk yaparken hamile kalan Türk kızlarını karınlarındaki bebekleriyle birlikte denize attırıp boğdurttu. Arabların Muhammed'ine, Batılıların ülkeleri işgallerine taparcasına bağlılık ve sevgi öğretildi bize ama Türklerin Atatürk'üne, İnönü'süne, Kurtuluş savaşı'na düşman olmak. O yüzden ki Batılılar bize ödül verdi mi doğru yaptığımızı, vermediler mi yanlış yaptığımızı sandık, düşündük hep. Neredeyse Nobel, Oscar bile onurdan, vicdandan, mantıktan üstün tutulur duruma bu yüzden gelindi işte. Çocuğu McDonalds'da bulaşıkçılık yapan anne ve baba, çocuğu Kızılay'da çalışan gencin anne ve babasının yanında bu yüzden havalar girdi işte. McDonalds'ta çalışan, Kızılay'da çalışandan bu yüzden üstün, değerli, çağdaş, uygar durumda sayılır duruma gelindi işte. 'Sen kimsin ki?' denildi insanlara; arakasında yabancı bir ülke varsa övmek, saygı ve sevgi gösterebilmek için. O yüzden çocuklara Türkçe adlar yerine yabancı adlar koyma hakkı verildi ve onlar da koyabildi işte. Abd'liler, Abd dışını, dünya olarak görmezlermiş; dünya dışı olarak görürlermiş. Algılamak, düşünmek kadar önemli ve belirleyici bir şeydir düşünceler ve kararlar üzerinde. Yanlış algılama en azından önemli bir süre yanlış yargılara ve yanlış eylemlere yol açar. Bize olağan üstü, insanca, uygarlık, çağdaşlık, olmazsa olmaz olarak gösterilen, tanıtılan ve algılattırılan özgürlük, demokrasi ve laiklik gerçekte Batı için evde beslediği hayvanından bile önemsiz, değersiz bir şeydir, bunu kendileri de 'algılayamasa da'. Batı için, bir ülkede; bayanlar bikini giyebiliyorsa erkeklerin içinde, sigara-içki içebiliyorsa erkeklerle, istediği ile sevişebiliyorsa(hayvanlar ve çocuklar dışında), cinselliğini istediği yerde istediği gibi sergileyebiliyorsa, gelirinin ne kadar çoğunu modaya ve kozmetiğe verebiliyorsa, bayanlar her erkekle sevişmeye ne kadar razısalar, o ülkede o kadar çok özgürlük, demokrasi ve laiklik var demektir. İşin gerçeği bu. Kimse kimseyi kandırmasın. Batının özgürlük, demokrasi, laiklik ölçütleri bunlardır. Batı için; emekçi hakları, insanların yaşam koşulları, eğitimde ve mantıkta bilimsellik ve ahlak, insanın insanca olması, özeleştiri, mantıklılık, vicdan, merhamet, sevgi, sevda, bağlılık gibi şeyler önemli ve zorunlu değildir. Batı; kadın haklarıyla, eşcinsellerin ve fahişelerin sorunlarıyla ilgilenir ama emekçilerin sorunlarıyla ve haklarıyla ilgilenmez, bilimsel ve onurlu insan olmanın sorunlarıyla ilgilenmez. Batıda, kadına ve hayvana söz söyleme; gerisinin canı cehenneme. O yüzden ki kadını subay yapar, o da gider Irak'ta tutuklulara işkence yapar. Batı için özgürlüğün, demokrasinin ve laikliğin temel ölçütü mantık değil bayan bedenindeki açıklığın yüzölçümünün, bedene oranıdır. 'Ne kadar köfte, o kadar ekmek', derler ya, işte öyle: Ne kadar çıplaklık ve onursuzluk, o kadar özgürlük, demokrasi ve laiklik. Yani Batı için; insanlar taşa, ateşe, oduna, hayvana tapmışlar, hiç önemli değil. Gerçekten de Batı, sermayesini; insanlığı insanca yapmakla değil sömürmekle, barbarlaştırmakla, ilkelleştirmekle, insanlıktan çıkarmakla sağlamaktadır. O buna özgürlük, demokrasi, laiklik der, desin. Uyuşturucu elde edilen kenevir yetiştiricileri de yakalandıklarında polise 'Abi biz bunları satmak için değil çiçek sevdiğimiz için besliyoruz, insanlık namına', derler. Cepçinin uyanığı da yakalandığında, 'Yok be abi, ben çalmadım bunu, geçerken elime takılmış', der. Dilin kemiği yok, her şeyi söyler. Biz bilimsel, mantıksal ölçülere bakalım, Batının yağşak ağzına ve ruhuna değil. Neden soyunarak gösteri yaptıklarını soran Tv'ciye Batılı kadın şöyle yanıt verdi: 'Soyunmazsak medya gelmez.'. Al gülünü, ver gülümü, hesabı. Medya özgürlüğünü özgür, demokratik, laik bir ülke için olmazsa olmazlardan sayan Batı, işte bu. O medya ki medya özgürlüğünü kullanmak için, kadının soyunmasını, çıplaklığını koşul yapıyor. Gerçekte Batı için; ülkedeki fahişe, eşcinsel, zinacı, çıplak sayısının çokluğu; bilimsel insan, aydın insan, onurlu ve vicdanlı insan sayısından çok daha önemli ve değerlidir. Yani kadın bedeni, Batıda; özgürlüğün, demokrasinin, laikliğin, hukukun ve sanatın temel ölçütüdür; bilimsellik, onur, toplumsallık, insanlık değil. Yok, Batı tertemizmiş de, pırıl pırılmış da, boş söz bunlar; hangi varlıklı fahişenin ve pezonun evi tertemiz, pırılpırıl, ışılışıl değil ki. Bu ölçütleri aşmak gerek. Demokrat bir toplumun, demokrat davranması gerekir ki demokrat olsun, değil mi? Gördük Batının demokratlığını Osmanlı devletinde, Japonya'da, Vietnam'da, Kore'de, Afganistan'da, Irak'ta, Afrika'da, Güney Amerika'da. Bu topraklar Batı insanlığı değil vahşeti, barbarlığı, ilkelliği kokuyor hala. Batının olduğu her şeyin altından barbarlık, vahşet, dalavere, kan, barut, fuhuş, ihanet çıkar. Ne yazık ki Abd ruhu, Dolar kadar temiz değil. Batının tek ölçütü vardır, o da 'şeyi'dir. Abd'de adam, eşini, yatakta bir erkekle yakalayınca eşini dövmüş. Mahkeme, adama, hapis cezası verdi; eşi daha rahat boynuzlayabilsin diye. Meğer adam, konuğa peçete ve kolonya tutmalıymış, duşun yerini göstermeli ve ona yemek de pişirmeliymiş. Kadına dokunmak yasahh. İsterse eve erkek getirsin her gün. Kadın tapıcı sanılır Batı ama gerçekte o da değil. Gerçek şu ki Batı, kadına tapıcı da değil, yalnızca sermayesini korumaya çalışan bir pezo mantığında ve durumunda. O yüzden ki medya, çevre katliamını kınayan kadınların gösterilerine bile, soyunmazlarsa gitmiyor. Batı ile özgürlük, demokrasi ve laiklik kavramlarımız, algılarımız da öteki çokşey gibi taban tabana karşıt gerçekte de bilincinde değiliz. Bu yüzden ki insanlığı Batı değil biz, Türkiye'liler kurtaracağız. Üzgünüm; Batı, insanlığın Atlantis'i olmak yolunda dörtnala koşuyor. Batı, insanlığın Atlantis'i olmak zorunda çünkü bunu kendi istedi, istiyor. Onu, bu isteğinden yoksun etmeyelim. Duyuyor musun, işitiyor musun Batı? Kurtuluş Savaşı'mızda; köy alanında, bir askerinin, gencecik bir köylü kızının önünde, eğlenerek, gülerek süngüleyip öldürdüğü yaşlı annesi seni çağırıyor. Unuttuysan o insanları; o anın fotoğrafını, arkadaşlarına, yakınlarına bir güzel anı olarak göstermek için bir subayının çektiği siyah-beyaz o eski resime bak. Ben o resimi, bir gazetede gördüğüm gençlik yıllarımdan beri unutmadım, unutmayacağım, unutturmayacağım ta ki sen insanca insan yani halkımızın sözüyle 'adam' oluncaya kadar. Kadın suyuna özgürlük, demokrasi, laiklik değil de bilim suyuna, insanlık suyuna özgürlük, demokrasi, laiklik oluncaya kadar sen de özgürlük de, demokrasi de, laiklik de düşmanımdır batı. Ağa babana de ki Türkiye'li bir bilge, sana sövüpsayıyor? 'O nasıl bilge ki, bilgeler sövmez saymaz', demesin bana; özgürlük, demokrasi, laiklik, kadın suyuna çorba olduğu sürece bilgeler de söver sayar. Hiç olmazsa ben bilimsel söver sayarım, senin gibi fahişe, pezo ağzıyla değil. Örnek vereyim bak, şekil A'daki gibi: 'Onursuz, kişiliksiz, barbar, aşağılık, hayvan, yavşak(bit yavrusu demekmiş Türk dil kurumu sözlüğüne göre), yoz Batı 'Ne diyem lan, ben sana ne diyem; senin anlayacağın başka dil kalmadı ki?. Senin bombaların varsa bizim de böyle güzel güzel, hanımhanımcık sözlerimiz var, napalım yani?. Umarım anladın. Gerçekte, Batıcılığı ağır suç saymak gerekir. Necdet Gürçiftçi Bir Türk bilgesi İnternette yayınlandığı zaman: 2010-haziran
Düzenleme: 05.08.2023 / 10:08
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Marslı
  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir