Şiir Defteri

EY İSKELET

Yazan: Birturkbilgesi
18.07.2023 / 04:02
134 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Ey iskelet yani ey havalaragiren(havalara giren), burunukafdağında(burnu kaf dağında) Kendinibeğenmiş(Kendinibeğenmiş), kendinibirhaltsanan(kendini bir halt sanan) Ey aynaya bakıp içindeki bağırsağı, boku, iğrençliği, iskeleti, insanlıkdışılığı görmeyen insan İçi lav, kor, ateş, insanlıkdışılık dünya üzerinde Belki birbirlerini çocukluktan tanıyorlardı, belki hiç tanımıyorlardı Birgün annen olacak dişi, yedi, içti, beslendi, büyüdü, ve sonunda, baban olacak kişi ile Evlendi Ve dişilik organında birtakım maddelerden bir molekül oldu Birgün baban olacak erkek, yedi, içti, beslendi, büyüdü, ve sonunda, annen olacak kişi ile Evlendi Ve erkeklik organında birtakım maddelerden bir molekül oluştu Annenin molekülü ile babanın molekülü birleşti Ve annenin karınında(karnında) senin molekülün oluştu O molekül önce cenin, sonra bebek oldu, ve doğdu, sen dünyaya geldin Seni vicdansızca, merhametsizce, bencilce, sorumsuzca, hayat(yaşam) denilen ölüme tutsak Ettiler Ve toplum, ve devlet onları şakşakladı Sana ad ve soyadı verdiler Ve içi bağırsak, bok, iğrençlik, insanlıkdışılık dolu bedene 'Sen' dediler Ve üzerinde doğduğun, altı lav-kor-ateş-insanlıkdışı toprağa 'Vatanın' dediler Sen doğmadan önce ne sen anneni ve babanı tanıyordun, biliyordun, ne onlar seni, Sonra büyüdün Hangi ülkede doğdu isen sana o ülkenin dilini öğrettiler Hangi ülkede doğdu isen sana o ülkenin dinsel(dini) inançını(inancını) öğrettiler Boka ve sidiğe dönüşecek yiyecekleri ve içecekleri zevkle, hazla, keyifle yiyipiçeceksin Dünya sana anne, baba, akrabalar, arkadaşlar, dostlar, eş, çocuk verdi Onlara da seni, oysa birzamanlar(bir zamanlar) birbirinizi hiç tanımıyordunuz, bilmiyordunuz Sonra sen de içi lav, kor, ateş, insanlıkdışılık dolu dünya üzerinde İçi bağırsak, bok, iğrençlik, insanlıkdışılık dolu bedeninle İçi bağırsak, bok, iğrençlik, insanlıkdışılık dolu birine 'Sana aşığım, seni seviyorum' diyeceksin Senin de içi bağırsak, bok, iğrençlik, insanlıkdışılık dolu, 'Canım' dediğin Ve 'Hayat' denilen ölüme tutsak ettiğin çocukların olacak Onlar da sana anne ya da baba diyecek Birgün, öleceksin, çürüyeceksin, yeniden ve yine moleküllerine parçalanacaksın Moleküllerin toprağa, havaya, ve suya karışacak Ve yine ne sen, ne annen, baban, akrabaların, eşin, çocuğun, dostların, arkadaşların Seni tanıyacak Önce dünyada, birgün de evrende, molekül parçacıkları olarak yerini Sonsuzlaştıracaksın Tanınmazlıktan, bilinmezlikten geldin Tanınmazlığa, bilinmezliğe gideceksin Ve birgün seni tanıyan, bilen hiçbir yakının, tanıdığın, arkadaşın, dostun olmayacak Dünyadaki kum zerreciklerinin durumunu, halini, yazgısını, kaderini paylaşacaksın Ey insan, bilinen kimyasallardan oluştun, bilinmeyecek duruma dönüşeceksin Bırak aileni, akrabalarını, eşini, çocuklarını, arkadaşlarını, dostlarını Kendini bile unutacaksın, bilmeyeceksin, anımsamayacaksın(hatırlamayacaksın) Gerçek ki dünya yalan değil, sana gerçekleri ve doğruları öğretmeyenler yalan Hiçdeğilse, dini tanımlayan,'Din mantık, ahlak, bilim, vicdan, merhamet, adillik Dürüstlük, güvenilirlik, tarafsızlık, sakinlik, medenilik, sadelik, israfsızlık, nefssizlik Ve bunlarla inzivadır' diyen Din hadisileri'nin evrensel ve tutarlı din tanımına sarıl da Tutarlı yaşa, tutarlı öl; mantıklı yaşa, mantıklı öl; onurla yaşa, onurla öl Gerçek ki dünya acımasızdır, vicdansızdır ancak yalan da, yalancı da değildir Dünya gerçekleri ve doğruları asla saklamadı Gerçek ki senin gerçek annen, gerçek baban, gerçek kardeşlerin, gerçek akrabaların Gerçek arkadaşların, gerçek dostların, gerçek vatanın toprakta, suda, havada Ne senin bileceklerindedir, ne seni bileceklerdendir Kalırsa kitaplarda, gazetelerde, internette resimlerin, ve senin hakkında yazılar kalacak Ölüm seni beyini, ruhu, akılı(aklı), bilinçi(bilinci), kişiliği, ailesi, belleği(hafızası) Geçmişi olmayan zerreciklere Yani geldiğin zerreciklere geri götürecek Ne sen, ne ailen, ne çocukların, ne akrabaların, ne arkadaşların, ne dostların olacak Sonsuza kadar Toz zerrecikleri gibi hiç zerrecikleri olacaksın Hiç olacaksın, hiçlik olacaksın Sonsuza kadar, Kimse dünyanın umurunda değil Dünya bile Çünkü herşey beyinsiz, kimyasal zerreciklerden oluşmakta Böyle iğrenç, insanlıkdışı bir dünyayı, bedeni, ve yaşamı(hayatı) bir ilah Üstelik de övgü, övünç, onur, gurur, başarı olarak yaratmış olamaz Gerçek ki herşey rastlantıdan rastlantı, Ey iskelet yani ey insan Dünya sana hiç yalan söylemiyor Sana aynalar ve gözlerin yalan söylüyor, Evet ey insan, ey iskelet Gerçek ki sen diri iken de, ölü iken de kimkimsesizsin Gerçek ki sen bu dünyada ve bu evrende kimkimsesizsin Gerçek ki sen sandığın da, senin sandığın da herşey yalan Gerçek ki bu dünyada senin iki gerçek, sonsuz dostun var Biri, sana doğru yolu gösteren, 'Din mantık, ahlak, bilim, vicdan, merhamet, adillik Dürüstlük, güvenilirlik, tarafsızlık, sakinlik, medenilik, sadelik, israfsızlık, nefssizlik Ve bunlarla inzivadır' diyen din Biri de seni dünya ve beden insanlıkdışılıklarından sonsuza kadar kurtaracak olan ölüm. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 22.4,23/10.25
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir